Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Kahraman "Salih ne bu sinir ya?"
Cumali "Biri sana zarar mı verdi ? kendine gel bebe"
Selim "Salih iyi misin?"
Yamaç "Babamın oğlu?"
Salih omuzundan dürtülünce düşüncelerinden ayrılarak baktı kızarmış gözleriyle yanındaki abilerine ve Yamaça
Salih "Ne ? Noldu ? Neredeyiz ?"
Yamaç "Kahvedeyiz ve akşam oldu eve gidicez gelmiyon mu?"
Selim "İyi misin ? Saatlerdir aynı yere odaklanmış izliyosun"
Kahraman "Ve sinirden gözlerin kan çanağı"
Salih onların bu laflarına anlam vermeyerek kalktı masadan ve kapıya ilerleyip hiç bi şey umursamadan çıktı kahveden
Selim "Son günlerde bi şey var bunda"
Yamaç "Derdi vardır belki?"
Kahraman "Bence bi gidelim ardıyca , hiç gözüm su içmiyo bu hallerinden"
Salih boş sokakları elleri cebinde umursamazca geçerken bildirim sesiyle telefonu eline alır
📩Yeşilim Biliyom yine mi diyicen ama dayanamıyom işte görünce . Sana yine kırmızı gül aldım
Salih tüm dartlerden uzaklaşıp Eşinin tatlı mesağına '🤦🏻' reyaksiyası atıp telefonu cebine attı gülümseyerek
...
Salih Çukurdan çıkmış ve az uzaktaki Koçovalı evinin yanındaki ahşap evine ilerliyodu sessizce
Selim arkadan "SALİH DUR YA BİZİDE BEKLE" dedi
Salih arkasını döndüğünde nefes nefese onun peşinden gelen dörtlüyü gördü , dalgınken fazla mı hızlı yürümüştü yoksa onlar kahveyi kayatırken mi gecikmiştiler
Hem ne önemi varki zaten aynı eve gitmiyodular , evlerin yakın olması birlikte gidecekleri anlamına gelmiyodu bu yüzden Salih umursamadan önüne dönüp yoluna devam etdi
Yamaç koşup Salihin kolundan tutup onu durdurdu "Sana bilmeden zarar mı verdik ? Neden böyle soğuksun ? Yaran mı var?" diyodu Yamaç
Yamaç yine ne saçmalıyo diye düşündü Salih , nasıl yani yaptıklarını görmüyolar mı bu Koçovalılar
Salih galiba ilk kez krizini gözlerden uzak her kesden (bi kişi hariç) değil onların yanında geçiricekti bu defa ama yinede sinirlerine hakim olup derinden nefes verip yoluna devam etmek istedi
Bu defa Kahraman hızlıca gelip onu kolundan tutup durdurarak "Ya noluyo sana?"
Salih artık pimi çekilmiş bomba olarak sahaya atılmıştı bile ve patlayacaktı şimdi şu an
