lodi

196 45 10
                                    

Hava kararmaya başlamadan önce motora bindik bu sefer

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Hava kararmaya başlamadan önce motora bindik bu sefer. Yongbok'un istemediği kadar çok film aldım. Belki cdsini bu filmler karşılığı bana vermeyi kabul eder diye. Birkaç gün böyle suyuna gitmekten zarar gelmezdi.

Minho da renk renk bileklikler aldı Changbin hakkında öyle şeyler düşündüğü için hala kendini suçluyormuş. Bir de dün gecelerini kusarak mahvettiği için özür hediyesiymiş.

Bu sefer kafayı bulmama sözü verdi bana. Yine aynısı olursa seni taşımam motorunu alır eve giderim tek başıma dedim. Tamam ben de Changbin'le kalırım dedi. Sonra yarının pazartesi olduğunu hatırlattım ve hayalleri suya battı.

Yine motor sesi dışında sessiz geçen yarım saatin sonunda orman girişindeki sahile ulaşmıştık. Dün bundan daha geç geldiğimiz için kalabalık daha azdı. Ateş yoktu, yakılmaya hazırlanıyordu.

Ortada Jisung, Yongbok ve bir kız dan ediyorlardı. Birkaç kişi etraflarına toplanmış, diğerleri de kendi halindeydi. Çemberin kenarında yere oturmuş Changbin ve Seungmin'i görünce yanlarına ilerledik.

Changbin ona yaklaşırken bizi fark edip oturduğu yerden kalktı. Dünkü gibi öpüşeceklerini sanıp bakışlarımı onlardan çektim ama Minho Changbin'in onu öpmesine izin vermeyip önünde doksan derece eğildi. Aptal insan. Bir daha sana şaka yapanı siksinler.

"Hey hey" diyerek onu omuzlarından tutup kaldırdı Changbin. "Ne oldu böyle sana?" dedikten sonra bir elini alnına düşen saçlarına geçirip taradı onları parmaklarıyla. "Daha iyi misin?"

Tamam Changbin özür dilerim bir daha senin hakkında böyle şakalar yapmayacağım ben de vicdan azabı çekiyorum şu an. "Gel karavana geçelim" diyerek kolunu Minho'nun beline sardı. Uzaklaşmadan önce bana dönüp "Seungmin'in yanına oturabilirsin Jisung'un sevgilisi o." dedi.

Of yemin ederim özür dilerim ya çok pişmanım.

Seungmin'in yanına oturduğumda gözü Jisung'dayken elini bana uzattı. "Kim Seungmin." Bir yüzüne bir eline baktım ama kafasını bana çevirmeyeceğini anlayınca elini tuttum. "Yang Jeongin."

"Dün Minho'yu alırken gördüm seni ama tanışamamıştık." Kafamı salladım. O zaman arkadaşımı motora taşımaya çalışıyordum. Ve sadece bir baş selamı verebilmiştim.

Konuyu devam ettiremeyince dans eden üçlüye döndüm. Yuh Yongbok üstündekini ne zaman çıkardın? Dudaklarım aralandı vücudunu melodiye bu kadar uygun hareket ettirmesine karşı. Kendi etrafında yavaşça dönerken Changbin'in yerinde oturan beni görüp hızlıca el salladı.

Bunu beklemediğimden ne yapacağımı bilemeyip gülümseyerek elimin birini enseme götürdüm. "Yongbok'la mı birliktesin sen de?"

Gülümsemem anında yok oldu ve şaşkınca Seungmin'e döndüm. "Ne?"

"Ne ne? Soruyorum işte Minho Changbin'le, sen de Yongbok'la mı?"

"Hayır." diyerek önüme döndüm. Omuz silkti. "Tamam."

green river, jeonglixWhere stories live. Discover now