-2-

52 9 27
                                    

Okulunun başlamasına daha 1 hafta vardı. Sırf Paradis'i tanımak için 1 hafta erken gelmiştin. Şu an yatağında dün olanları düşünüyordun. Cidden karşına bir asker çıkmıştı. Bir yüzbaşı...

Aynı baban gibi.

Gülümsedin. Hayattaki tüm şansını iliklerine kadar hissettin. Mutlu olmuştun. Üniversiteye gelir gelmez karşına böyle biri çıkacağını hiç tahmin etmemiştin. Ama çıkmıştı.

Birden telefonunun çalmasıyla yatağından kalkıp makyaj masanın üzerinden telefonunu aldın. Arayan Hange'ydi. Gülümseyerek telefonu açtın ve kulağına dayadın. "Efendim güzelim?"

"Y/N!!!! Çabuk hazırlan bugün büyük bir gün!"

"Ne günü?"

"Bugün Paradis'in kurucusu, tanrıça olarak anılan Ymir'in doğum günü bu yüzden büyük kutlamalar yapılacak. Bizim dünki askerlerde orada olacak kesinlikle katılmalıyız!"

Duyduğun haberle gözlerini kocaman açtın ve gülümsedin. "Tamam o zaman hemen hazırlanıyorum."

"Tamam yavrum meydanda buluşuruz."

"Tamam.", telefonu kapatıp hızla kıyafet dolabına yöneldin. Levi orada olacaktı. O yüzden çok güzel olman gerektiğini düşünüyordun.

Daha yeni tanıştığın adam için bu kadar heyecanlanmak biraz tuhaftı ama karşı koyamıyordun. Sen Levi Ackerman'a çekiliyordun. Bunun nedeni hayatında hiç sevgilin hatta flörtün olmamasıydı.

Çünkü sen gözü yükseklerde bir kızdın.

Hayatının aşkının kriterleri senin için belirliydi. Ve o kriterleri kimse değiştiremezdi.

Havalar sıcak olduğu için üzerine kırmızı bir crop altına da beyaz yırtmaçlı eteğini giydin. Saçlarını ise açık bırakıp hafif makyaj yaptın.

İyi göründüğünü düşündüğünde evden çıkıp meydana ilerledin. Meydan fazlasıyla kalabalıktı. Herkes toplanmış, maydanın ortasındaki Ymir heykelinin önüne hediye koyuyorlardı. Sonrasında ise o hediyeleri çocuklar ve ihtiyaç sahipleri alıyordu. En azından Hange'nin yoldayken telefonda anlattığı bunlardı.

Telefonu kapattıktan sonra etrafta Hange'yi ararken birden bir kadına çarpınca durdun. Kadın sana bakıp gülümsedi.

"İyi misin?", diye sorduğunda sende hafif şaşkınlıkla gülümseyerek cevap verdin.

"Evet iyiyim. Kusura bakmayın Hanımefendi."

"Önemli değil canım."

Kadının yanından ayrılırken ne kadar nazik biri olduğunu düşündün. Başkası olsa çoktan bağırıp küfür etmişti.

Çok geçmeden Hange'yi bulunca Hange senin elini tutup çekti. "Gel bak bizimkileri buldum!"

 "Gel bak bizimkileri buldum!"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
YanlışWhere stories live. Discover now