𝑴𝒚𝒐𝒔𝒐𝒕𝒊𝒔 | 𝒄𝒉𝒂𝒏𝒎𝒊𝒏 |

0.6

"Şu siktiğimin Andrew'i yine ne istiyor!?"

"Kardeşine ne yaptıysak, aynısını kendisine de istiyor."

Chan sinirliydi. Andrew ile önceden de savaş içerisindeydiler. Onun ne isteyeceğini çok iyi biliyordu ve Chan bunu duymak bile istemiyordu.

Limana vardıklarında adamları ile arabadan inmişlerdi. Chan etrafına bakındı. Felix ve Hyunjin olduğuna emin olduğu çocukları görünce içi rahatlamıştı. Neyse ki iyilerdi. Sadece uzun boylu olanın yüzünde küçük yaralar vardı.

İkisinin de elleri bağlıydı ve arkalarındaki adamlar başlarına silah doğrultmuşlardı. Sarışın ve çilli olan çocuk korktuğu için ağlıyordu.

Andrew'e döndü ve bağırdı Chan.

"Ya onları bırakırsın ya da tam burada seni öldürürüm siktiğimin piçi! Ve emin ol seni yavaş yavaş öldürürüm. O çok sevdiğin kardeşin gibi."

Andrew sadece sırıtmıştı.

"Çatışma istemiyorum. Pazarlık yapmak için buradayım. Bence güzel bir şekilde anlaşıp istediklerimizi alıp gidebiliriz ha?"

Chan'da şuan çatışmak istemiyordu. Felix ve Hyunjin olmasaydı bunu seve seve yapardı ama Seungmin'e söz vermişti.

"Sikeyim ne istiyorsun biliyorum! Buna asla izin vermeyeceğim! Anla artık!"

"O zaman günah benden gitti."

Adamlarına işaret ettiğinde, Felix ve Hyunjin'in arkasındaki adamlar silahlarının tetiklerini çekmişlerdi.

Felix daha çok ağlamaya başlamıştı. Chan tam durmasını söyleyecekken iki el silah sesi ile duraksadı.

Umarım yanlış duyuyorumdur diye düşündü Chan. Felix ve Hyunjin'in olduğu tarafa bakınca ikisinin de sağlam olduğunu, arkasındaki adamların yere yığıldığını görmüştü.

Silahı adamlara doğrultmuş Changbin'i görünce sırıttı. İşte benim arkadaşım diye içinden geçirdi ve silahını çıkarıp Andrew'in adamlarına sıkmaya başladı.

Çatışma mı istiyordu? O zaman istediğini verecekti.

Kendisinin adamları ve Andrew'in adamları birbirlerine girerken, Changbin'in arkasından yaklaşan adamın kafasına sıkmıştı silahı.

Andrew çatışmadan uzak durup arabaların arkasına saklanmıştı ve içinden küfürlerini sıralıyordu Chan ve adamlarına.

Sağ tarafında ağlayan Felix'i gördüğünde sırıttı. En yakınındaki adamı tutup kendisini korumaya alarak, Hyunjin ve Felix'in yanına ulaşmıştı.

Andrew bağlanmış kollarından çektiği için canı yanan Felix çığlık atmış ve bütün gözlerin kendisine dönmesini sağlamıştı.

Chan'ın da bakışları kendisine döndüğünde, elindeki silahı Felix'in başına doğrultmuştu.

"Adamlarına söyle geri çekilsinler!"

Felix tehlikede olduğu için mecburen adamlarına geri çekilmesini söylemişti Chan.

Andrew'in adamlarından biri arabayı kendisine yaklaştırınca son kez bağırdı.

"İstediğimi almadan vazgeçmem Chris!"

Ve Felix'i denizin içine fırlatmıştı. Hyunjin kendisini iplerden kurtarmaya çalışırken bağırdı.

"Felix!"