Bir Tayin Meselesi

- 2. Bölüm -

Öğretmen oldum ben!
Şaka gibi ama gerçekten öğretmen oldum!
Helin Öğretmen oldum...

"Helin... Çok güzel oldun..."dedi duygulu bir sesle Ecrin.

Üzerimde beyaz, pembe çiçekleri olan bir elbise ve beyaz bir hırka vardı.
Ecrin ise ısrarlarıma rağmen kot pantolon ve mavi bir gömlek tercih etmişti. Sürekli artık doktor olduğunu, rahat olması gerektiğini hatırlatıp duruyordu.

"Ben çok heyecanlıyım ya."

"Al benden de o kadar."

Saate baktığımda 07.46 olduğunu gördüm.

"Çıkalım mı?"

"Bence de. Geç kalmayalım."

Kapıyı kilitledikten sonra çıktık.

Gönül isterdi ki arabaya binip şarkılar eşliğinde gidelim ama şu sıralar fakirliğin dibine vurduğumuz için otobüsle gittik.

İlk önce Ecrin indi. Birkaç dakika sonra ise ben. Biraz yürüdükten sonra okulun kapısında durdum.

Söyle bir baktım önceden homurdanarak geldiğim okula. Hüzünlendim o an. Okuduğun okula atanmak bambaşka bir duyguydu...

Gözümün önüne geldi çocukluğum.
Gülümsedim o saçının iki yanı örülmüş kıza... Bacaklarına kadar geliyordu çantası...

Beni düşüncelerimden ayıran büyük bir çarpışma oldu.

"Çok pardon! İyi misiniz?"dedi telaşla yanımdaki adam.

"İyiyim, sorun yok."dedim gülümsemeye çalışarak.

Gayet de sorun vardı yani! Omuzumu deliyordun be goril!

"Gerçekten özür dilerim."

"Dedim ya sorun yok."deyip çantamı toparlamaya çalıştım.

O da eğilip bana yardım etmeye başladı.

"Helin..." Başımı kaldırıp ona baktım.

"Efendim?"dedim anlamayan bakışlarla.

"İsminiz... Helin'miş..."dedi kimliğinden başını kaldırırken.

Hızlıca aldım elinden kimliğimi. E bir de T.C.mi alsaydın goril!

"Evet. Geç kalıyorum. Görüşürüz."
Hemen arkamı dönüp yürümeye başladım.

"Ekin!"diye bağırdı arkamdan. Gözlerimi devirdim. Şu an şu çocuğu yakasından tutup, Beni bir sal be adam!,diye bağırmak istiyorum.

"Memnun oldum!"dedim arkama bile dönme zahmetinde bulunmadan.

Okula söve söve girdim. Ne güzel bir ilk gün ama!

İlk kata çıktım ve birinin koluma girdiğini hissettim. Ah, ciddi misin?

"Yeni öğretmen!" Anlamsız bakışlar attım yanımdaki kıza.

"Tanışıyor muyuz?"

"Hayır. Ben Aslı. İngilizce öğretmeniyim."

"Helin. Türkçe öğretmeniyim."

"Biliyorum! Gel seni bizimkilerle tanıştırayım."deyip kolumdan çekiştirerek öğretmenler odasına soktu.

Allah'ım al canımı! Benim "sosyal ankastire"m var!

"Arkadaşlar yeni Türkçe öğretmenimiz!"diye bağırdı Aslı.

"Merhaba." Şu an ardıma bakmadan kaçsam ne olurdu sanki?

"Helin?"

"Goril?" Cidden mi? Daha yeni çarpıştığım çocuk!