ESKİMEYEN YARA

🌑4.Bölüm🌑 İhtimaller🌑

@pile16 @Karadenizperisi61 @selinhantol @adaatadmr @dystinabell @KubraKksal0 @BernaGebedek @geceninellitonu_ @SelfinazBulut5 @vuslat_tuna @Burcu_Aley 💞💞

Hayat uzun boşluklar içeren etrafını zaman dilimleriyle saran bir düzenek gibi değil miydi zaten? En başından en son anında var olana kadar yanında olup son anında terk etmeye mahkûm olan… Kürşad bu geceki yaşadığı tuhaf karşılaşmanın izini alnının kenarında taşıyacaktı hem de bir ömür izi kalacaktı o yaranın. Bu gece gördüğü o kahverengiler zihninin köşelerinden sızıp zihnini esir almış gibiydi. Elini uzatıp yaranın üzerini kapatan bandı sıyırıp avucunda yuvarlarken bakışları yara izindeydi. Parmaklarını uzatıp yaranın etrafında gezdirmişti, hafif bir şişlik dışında bir durum görünmüyordu.

“Senin alnına ne oldu?”

Kürşad sakin bir ifadeyle “Bir kadın kafamda şişe kırdı” dediğinde Aybars şaşırmış bir ifadeyle bakarken kendi tutmayıp gülmeye başlamıştı.

Aybars merakla ve şaşkınlıkla gülerken “Bir kadın, şişe kırdı? Senin kafanda?” diye sordu, ardından da kendini tekrarlama ihtiyacı hissetmişti. “Şişeyi senin kafanda kırdı yani”

“Öyle oldu, evet Aybars”

“Nasıl ve neden yaptı ki böyle bir şeyi? Hem sen neredeydin ki kulübe de gelmedin o kadar aramadım bakmadın da telefonuna?”

“Lahiti görmek için Arkeoloji İnceleme Binası’na gittim”

“Hidra canlanıp kafana vurmamıştır herhalde, kafana kim vurdu ben onu merak ediyorum”

“Tanımıyorum ki, öylece arkasına bile bakmadan arabasına binip gitti”

Aybars “Hiçbir şey anlamadım valla, şimdi şunu bana baştan anlatsana bir kardeşim ya” diye karşılık verdiğinde Kürşad arkadaşını daha fazla merakta bırakmayıp olanları kısa bir şekilde açıklamıştı. Aybars da tüm olan biteni hayretle ve kimi zamanda şaşırma nidalarıyla dinlemiş ama en çok henüz adını bile bilmedikleri bir kadının arkadaşının kafasında şişe kırması onu bayağı eğlendirmiş gibiydi.

Aybars “Valla o ellerin sahibiyle tanışmayı çok isterdim, merak etmedim desem yalan olur” dediğinde Kürşad’ın göz devirmesiyle karşılaşması uzun sürmemişti.

“Bakıyorum çok hoşuna gitti nerdeyse kızı bulsak tebrik edeceksin kafamda şişe kırdığı için”

“Yapmam diyemiyorum”

“Aybars”

Aybars “Valla kusura bakma kardeşim gerçekler” diye karşılık verirken içinde tuttuğu kahkahaları serbest bırakmıştı.

“Diline de düştük yani, anlatmaz olaydım”

“Şansına küs kardeşim artık çok geç hem bir gün sende bana gülersin ödeşiriz”

“Elime düşersin elbet gün gelir”

“Hem kafanda şişe kırdı hem de pansuman yaptı ha, vay be” dedi ve ekledi. “Nasıldı?”

“Ne nasıldı? Yarayı diyorsan bir şey yok ya geçer bir iki güne”

“O yaranın izi kalır bence ama ben onu değil kızı soruyorum nasıldı diye?”

“Kocaman kahverengi gözleri vardı, bir de gamzeleri… Gülerken görmedim ama güldüğünde daha belirgin ve güzel olduğu kesin”