9. bölüm

19 6 0
                                    

Berk'in durumunun kötü olduğunu duyduğumda beri uyuyamıyor odanın içinde dönüp duruyordum.
Hava kararmış odamda haliyle karanlıktı ama ışığı açmak istemiyordum ne yapacağımı şaşırdım bir yandan odada dönüyor bir yandan da Berk iyi olsun diye dua edip duruyordum.
Berk'i bu kadar çok merak etmem normal miydi bilmiyorum ama ona bişey olursa benden bir şeyler eksilir gibi geliyordu. Neden böyle hissediyordum. Aşık değildim bundan eminim.
Düşüncelere dalmışken odamın kapısı açıldı camın önünde durdum içeri birisi girdi karanlıkta kim olduğunu anlayamıyordum ta ki konuşana kadar "nasılsın Eflal." Arda gelmişti ışığı yakmamıştı ve yatağa bakıyor gibiydi hemen dolabın kenarına saklandım.
Saklanmam ile ışığın yanması arasında 2 saniye vardı. "Eflal nerdesin! Çık ortaya!"
Arda beni yatakta göremeyince bağırmaya başlamıştı Kaya duymuş olacak ki odaya daldı hemen yatağa baktı ve hızla dışarı fırladı Arda da Kaya'nın peşinden odadan çıktı bende fırsat bilip odadan çıktım alt kata indim kimse gözükmüyor du alt katta yukarıda ki kattan 'eflal' diye bağırma sesleri geliyordu. Dış kapıyı açtım dışarı adımımı attığım gibi birisi sırtımdan tutup içeri çekti "Allah kahretsin bırak beni."
"Eflal gidemezsin yarım kalan işimiz var hatırlasana."
"Şerefsizz!!" Diye bağırdım beni duvarla arasına aldı. Alnımdan öpmek için kafasını eğdi ama sağlam bir yumruk yedi suratına ama benden değil Kaya yumruk attı. "Lan! Eflal'e dokunmak yok dedik sen ne yapıyorsun?" Arda yerde dudağını tutuyordu elini çekti dudağı patlamış kan akıyordu.
Kaya elimi tuttu hemen geri çektim elimi "Eflal korkma yemin olsun sen istemeden ben sana dokunmam. Bu şerefsizi ben halledicem istersen mutfağa istersen odana gidebilirsin ev senin ama kaçma yeter. Gelince konuşucaz tamam mı?"

"Tamam"
Kaya Arda'yı yerden çöp torbası gibi kaldırıp sürükledi. Dışarı çıkardı dış kapıyı da kitledi. Bende mutfağa ilerledim buzdolabını açtım içecek bişeyler baktım soğuk kahve vardı onu aldım ve içeri gidip televizyonu açtım haberleri açtım bir umut dinlemeye başladım iki yada üç haber sonra ben çıktım üniversitede ki o çocuk benim olmadığımı fark etmiş.
"Evet sayın seyirciler bir son dakika haberi ile ekranlarınızdayız 20 yaşındaki Eflal Yavuz bir süredir okula gelmediğini üniversitede ki arkadaşı karakola bildirdi bunun üzerine ekipler harekete geçti genç kızı gören duyan kimse yok ekranınızda gözüken Eflal Yavuz'u gören biri olursa karakola birldirmesi tüm ekip tarafından rica olunur."

Yokluğumu fark etmiş. "Allah'ım sana şükürler olsun."
Haberleri dinlemeye devam ettim.
Yarım saat sonra kapı açıldı kafamı kapıya çevirdim Kaya gelmişti. "Ne oldu Eflal mutlu gibisin.?"

"Bir şey olmadı Arda dan kurtuldum ya ona mutluyum."

"Eflal Arda'yı hallettim ama."

"Ama ne?"

"Arda yok artık."

"Nasıl yok? Öldürdün mü?"

"Hayır sana dokunmayı bırak yanına yaklaşamaz artık."

"Ee sorun ne o zaman.?"

"Berk. Seni görmek istiyor."

"Götürür müsün beni ona."

"Hayır."

"Neden?"

"Hastanede çünkü neden vurulduğu araştırılıyor Berk ise bilmiyorum hatırlamıyorum diyor."

Karar Vakti Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon