6. bölüm

23 5 0
                                    

(3 saat sonra)

Camın önünde uyuya kaldığımı fark ettim saate baktım 03.05 olmuştu belim ve boynum ağrıyordu.
Lavoboya gidip elimi yüzümü yıkadım ağlamaktan akan makyajımı sildim.
Yatağa doğru ilerleyip yatağa uzandım çok yorgun hissediyordum. Karnım çok ağrıyordu regl olacaktım sanırım. Kapıya arkam dönük şekilde yattım ve kendimi uykuya bıraktım.

Berk'in anlatımıyla
Kapıyı açtım ve içeri girdim yavaşça kapıyı kapattım içeriye doğru ilerledim. Yüzünde canı yanıyor gibi bir ifade vardı rüya mı görüyordu yoksa bir yerimi ağırıyordu acaba eline baktım karnını tutuyordu karnımı ağrıyordu sanırım hemen kapıya ilerledim ve kendi odama geçtim bir ağrı kesici ve onun için aldığım pedleri elime aldım. Onun odasına geri gittim odasındaki masanın üzerine koydum. Yanına ilerledim saçlarını kulağının arkasına ittirdim yüzünü ellemek istedim ama yapamadım. Arkamı dönüp odadan çıktım kapıyı kitleyip aşağı indim saat 05.23 bir su içip bende yattım.
Kaya Bey ne yapacaktı acaba bana off nasıl kaçırırım elimden ya.
Of Eflal of bu kadar güzel olmak zorunda mısın ya.
Uykum vardı bir kaç saat sonra tekrar uyanmam gerekicekti çünkü Kaya Bey gelecekti. Kendimi uykunun kollarına bıraktım.

(3saat sonra)
Eflal in anlatımıyla

Saat 08.23 olmuştu. Aşağıdan bağırış sesleri geliyordu Berk mi bağırıyordu? Ama iki tane adam sesiydi sanki. Kapıya yöneldim açık mı diye baktım tabiki kilitliydi. Sesler yükselmişti bir şeyler kırılıyor birisi diğerine vuruyordu çünkü arada bir 'ah' diye biri bağırıyordu kimdi bu?
Adım sesleri odama yaklaşmaya başladı geri çekildim pencerenin önündeki koltuğa oturdum bağırarak birisi geliyordu daha önceden bu sesi duydum sanki ben. İçeriye kapıyı hızlıca açarak Kaya denen adam girdi gözlerinden ateş fışkırıyordu resmen. "Kalk benimle geliceksin."
"Nereye?" Sorumu dinlemeden kolumdan tutup sürüklercesine aşağı indirdi karşımda kaşı ve dudağı patlamış ve burnunun ucunda hafif kan olan Berk duruyordu gözlerimi dehşetle açtım. "Noldu sana?" Dedim.
"Sanene Berk'ten yürü." Dedi Kaya ve kolumdan tekrar çekti Berk'in korkak ve üzgün bakışlarını gördüm gözlerim dolmuştu korkmaya başlamıştım Kaya beni adeta bir çöp poşeti gibi korumasının önüne fırlattı "bindir arka koltuğa." Dedi. Koruma başını sallayıp beni arka koltuğa bindirdi. "Noldu yine lan şerefsizler Berk'e niye vurdun?"
"SANANE!"
"PİSLİĞİN, ŞEREFSİZİN TEKİSİN.!"
"KAPA ÇENENİ.!"
"Allah belanızı versin."
"Zaten yeterince bela var başımda."
Güldüm sinirden. "Nereye götürüyorsun beni?"
"Sus!"
"Nereye götürüyorsun beni dedim?"
"SUS DEDİM.!"
dedi bağırarak irkildim ve koltukta biraz geri gittim.
"Seni bir adamın yanına bırakıcam sana ne yapar bilemiyorum."
"Ne! Ne diyorsun sen be.?"
"Duydun sus şimdi."
Sustum. Ama nasıl ne yapar ya ne yapabilir ki en fazla. Yok ya hizmetçisi falan olurum herhalde başka ne olabilir.
"Kim bu adam adı ne?"
"Arda."
"Arda mı?"
"Evet niye şaşırdın?"
"Hiç." O baloda ki adam olabilir miydi? İnşallah odur. Eğer oysa kurtulabilirdim yardım ederdi bana. Yani bir umut işte ama ederdi.
Araba 10 ya da 15 dakika sonra bir evin önünde durdu. Kapıma öndeki koruma geldi "in." Dedi.
İndim eve bakıyordum Kaya zile bastı bir koruma kapıyı açtı "Arda Bey sizi bekliyor buyurun." Dedi koruma ve içeri yürümeye başladılar benide çektiler içerir Kaya yanıma geldi ve kulağıma eğilip evet eğildi çünkü boyu çok uzundu "bundan sonra burdasın Arda'yla beraber." Hiç birşey demedim yüzüne baktım sadece. İlerledik ve Arda dedikleri adamı gördüm oydu evet baloda ki adam baloda ki Arda'ydı çok mutlu olmuştum.
Arda bana baktı ve göz kırptı hatırladı beni işte bu be.
"Hoşgeldin Kaya."
"Hoşbuldum Arda bu kız olur mu?"
"Olmaz mı çok güzel olur."
"Güzel."
"İşe yarar değil mi?"
"Biraz sakar ama işe yarar?"
"Sakar mı?"
"İlk tanıştığımız gün merdivenlerden yuvarlandı da. Neyse ben gideyim soru yoksa."
"Tamam." Kaya arasını döndü ve gitti Arda bana baktı "seninle tanışıyordum değil mi?"
"Evet."
"Neydi Eflal miydi?"
"Evet."
"Ee nasılsın Eflalcim."
-cim mi kusucam şimdi.
"Mükemmelim ya mal gibi ordan oraya taşınıyorum o yüzden çok mükemmelim bu durumda nasıl kötü olabilirim ki?"
"Ah pardon bişey içer misin?" Adam dediklerimi gram takmıyordu ya buda mı şerefsiz onlar gibi yoksa hayır lütfen olmasın lütfen.
"İçmem."
"Güzel içemezdin de zaten."
"Yardım ediyordun hani bana o takip cihazı neydi?"
"Ah güzelim o sadece senin bana gelmen içindi çalışmıyor sandın dimi kırmızı yanınca." Dedi ve güldü pis bir gülüştü.
"Güzelim deme bana."
"Ne diyeyim peki ne istersin."
"Hiç birşey deme bırak beni gideyim."
"Olmazz. Lazımsın." Z yi uzatıyor birde pislik ya.
"Neye lazımım.?"
"Çok şeye güzelim çok şeye."
"Sende pisliksin, şerefsiz!"
" A a cok ayıp hiç o güzel ağzına yakışıyor mu bu kelimeler."
"SUS LAN SANANE BENİM AĞZIMDAN."
"agresif kız severiz."
"LAN!"
"Evet güzelim."
"Allah belanızı versin hepinizin." Güldü bişey demedi öylece baktı bana sonra elindeki içecekten içmeye başladı.
"Seni odana götüreyim. Gel"
"Berk'e noldu?"
"Sanane ondan."
"Merak ettim."
"Etme sen sadece artık beni merak et güzelim."
"Pislik." Dedim sessizce duymuş olucak ki güldü.
"Gir. Allah rahatlık versin."
Girdim içeriye hiç birşey demedim. Kapıyı kapattı ve kitledi "off siktir ya ne yapıcam ben."
Sinriden ağlamaya başladım. Pencereye gittim açılıyor mu diye baktım açıldı önce biraz nefes aldım kendime geldim. Sonra aşağı baktım kaçıncı kattı yahu burası 3 müydü bu kadar yüksek. Hayatta kaçamam bu pencereden bir yerlerim kırılır.
"Allah kahretsin!"
"Yok kahretmesin güzelim öyle deme." Aşağı baktım pencerenin altından yukarı bakıyordu. Salak adam ya. Pencereyi kapattım hemen. Perde vardı onuda çektim ve gittim ışığı yaktım sabah olmasına rağmen oda çok aydınlanmıyordu perdeyi çekince daha da karanlık olmuştu. Yatağa attım kendimi sinriden ağlamaya devam ettim. En sonunda uykum geldi ve kendimi tekrar uykuya teslim ettim.

Berk'in anlatımıyla
Saatlerdir sinriden ağlıyordum Eflal gitmişti Eflal'im gitmişti evet belki çok benimsedim ama ona değer veriyordum. Ve Kaya pisliği onu benden aldı tıpkı ailemi aldığı gibi. Bu adamdan bende nefret ediyorum. Şerefsiz ama yanında onun yaptıklarını bende yapmak zorunda kalıyorum. Ailemi benden aldığı yetmedi Eflal'i de aldı. Kafayı yemek üzereydim gözlerim şişmişti ağlamaktan. 3 saattir aralıksız ağladım sinriden odamdaydım tabiki hizmetçilerin yanında ağlayacak değildim ama büyük ihtimalle hepsi kapıdaydı. Kapıyı birisi tıklattı "girme ne söyleyeceksen söyle ve git."
"Berk Bey bir şeyler yiyecek misiniz.?"
"Hayır istemiyorum."
"Peki Berk Bey."
Ben bu halde nasıl yemek yiyeyim Allah aşkına ya. Ben Eflal'e aşık değildim sadece değer veriyordum yani bence öyleydi.
Artık uykum gelmişti 3 saatlik uykuyla duruyordum en sonunda uyumaya karar verdim ve yatağa yöneldim yattım uyumam kolay olmadı yarım saat sonra falan uyudum.

Biraz yoğundum arkadaşlar o yüzden yeni bölüm geç geldi.
💞 Oylamayı unutmayın💞💞

Karar Vakti Where stories live. Discover now