Geçmişten Uzak

1.( Güler Surat ~Kötü Çocuk )

Bu hikayede olay ve durumlar tamamen hayal ürünüdür.

Keyifli okumalar... :)

Bol bol yorum ve oy yapınız efenim, sizleri bekliyorum. Umarım güzel bir kitap olur, çok severiz umarım...

Bütün hatıralarım, bütün hayatım, her şey silinip gidicek. Ben ne olacağım? Şahsiyetim ne olacak?

~Agâh Beyoğlu ~

Unutmak iyileştirdigi gibi en büyük yaranızda olabilirdi...

Ben Ahu, Ahu Yeşim Karaca bakmayın böyle dik başlı olduğuma acımasız bir yanım vardır, herşeyi çabuk unuturum...

Yine her zamanki gibi çok güzel bir güne uyanmıştım, bugün günlerden 12 Eylül pazartesi 2022'dü yazmıştım bir kenara okulumuzun ilk günüydü ve ben lise son sınıftım... Tuhaf bir şekilde heyecan vardı üzerimde anlamdıramadıgım.

İçine sığmayan bir his, mutlu eden, beni yerimde durdurmayan bir his...

"Ahu güzelim hadi kahvaltı hazır" bu annemin sesiydi, bu kadın bir melek olabilir miydi? Sarı saçlarıyla, ve mavi gözleriyle kapıyı açmış ordan bana bakıyordu.

"kızım hadi okula geç kalıcaksın" onun aksine benim saçlarım simsiyah, ve uzundu, onun ki gibi renkli gözlerin yerine koyu kahverengi gözlerim vardı. Ve onun kadar güzel olamasam da bende fena değildim.

Yataktan başımı kaldırmış ve üzerimdeki yorganı hızlıca itmiştim. "kalktım tamam" benim kalktığımı görünce kapıyı kapatıp aşağı inmişti, merdiven seslerini duyabiliyordum.

Yatağım ile vedalaşmış aynanın karşısına geçmiştim. Bir duş almam gerekecekti banyoya adım atmam ile popomun üzerine düşmem bir olmuştu.

Ayağımın altındaki sabunu eline almış "bunu buraya koyanın" sonra aniden aklıma gelmiş tabiki de ben koymuştum. Sonra hızlıca bir duş almış ve Özel Aysel kolejine gitmek için hazırlanmıştım.

Aşağı indiğimde kahvaltımızı bugün bize özel olarak annem hazırlamıştı. Annem ve babam mutfakta sesleri geliyordu onların yanına geçmiş "napıyorsunuz bakalım"

Babam tıpkı benim gibi kahverengi gözler ve siyah saçları vardı artık yaş farkı ile ara ara beyazlıklar düşmüş ama hala en karizmatik adamdı benim için. Bana yaklaşmış "kalkmış mı benim cimcimem"

"Off baba büyüdüm artık bana cimcime demesin mi?" bana bakarak gülmüş "sen istersen kırk yaşına gel benim cimcimemsin" ona kaşlarımı çatarak bakmış "off babiş"

O da bana kaşlarını çatmış "babiş ne yahu işte şimdi kızdım, koskoca savcıya babiş mi denilir" gülmüş "babiş, babişim benim" annemin yanına geçmiş "bana ihtiyaç varmı sultanım" babam elindeki ekmek sepeti ile "ona sultan bana babiş öyle mi cimcime"

Annem elindeki peynir tabağını bana vermiş "buyurun bakalım sultanın kızı" elindekileri almış salona geçip oturmuştum. Çayları ben dolduruyordum ve birden doldurduğum bardak çatlayıverdi.

"off bugün sakarlığım üstümde" babam gülmüş "ne zaman üstünüzde olmadı hanımefendi" annem'e dönmüş "merak etme kızım nazar çıktı" babam gülmüş "bugün de çay içmeyiz"