🔫29.Lem-yezel, yemek

1.7K 114 4
                                    

🚨 Mihre-i Lem-Yezel 🎨

🚨 Mihre-i Lem-Yezel 🎨

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

29.Bölüm
Yemek de yiyemedik.

Masada durmuş onlara bakarken Sarp ve Nez gülümseyip bize bakıyordu. Bu halleri benim bile sinirimi bozarken nasıl olur da Hamza hala sakin kalabilir? Hiç bir şey olmamış gibi sadece gülüyorlar, pişmiş pişmiş cevaplar veriyorlar. Amaçları ne anlam veremiyorum. Sanki Hamza suçlu gibi Hamza sessiz ve onlar konuşuyordu. Acaba bilmediğim bir şey var mı?

Onlara bakan gözlerim Yasin ile dönmüştü, "Zaten bizde çok durmayız yemek yiyip kalkarız"dedi. Zaten beyimiz kendi başına kararlar veriyor, sorunuz onadır.

Göz ucuyla Hamza'ya baktığımda sıkıntılı nefes verip elinin altında duran sandalyeyi sertçe çekip sonra yanındaki sandalyeyi de çekti. Elinin ayarı bile yok ben kiminle evlendim ya! Ona anlamsız gözlerle bakıyordum. Kendi yaptığınla çatışıyorsun ve beni de bu çatışmaya sürüklüyrosun. Yemeğe çağıran da sendin ya!

Bana dönen maviler oturmam için dikkatle bakıyordy. Tabi sen çektin ya oturmam gerekiyor. Allah'ım sen sabır ver! Bir kaç günlük kocaman olmasan şunları tepende kırardım ama dua et kocamsın...ayy koca....kocam...ne tuhafmış. Çektiği sandalyeye oturduğum da tam karşımızda Nez ve Sarp vardı. Bize bakıyor olması da cabasıydı.

Eda gülerek suyu içti ve "Eee abi balayı yerini seçtiniz mi?"dedi. Hamza ve balayı öyle mi? Çok beklersiniz!

Göz ucuyla ona bakıp duyacağı şekilde "Biz balayına değil alayına gideriz bu kafayla"dedim ve önüme döndüm. Hale bak resmen beni dinlemeden etmeden kalkıp ne hallere düşürüyor! Oysa kendisi için yapmıştım.

Birden önüme uzanan menü ile acıktığımı anladım. Ellerimi yıkamak için ayaklandım ve "Ben ellerimi yıkayayım"dedim. Gelene kadar her şey oldu...bir de sağ elime dokundu....aaa evet o benim elimi tuttu değil mi? E ben bunu yıkarsam onun dokunduğu yerdeki izi gider... Sıcacık tutmuştu oysa ki. Yok ya bir kere yıkamazsam ölmem ki.

"Mihre bir şey mi oldu?"

Duyduğum sesle başımı çevirdim. Ayakta elimi kaldırmış elime bakıyordum. O an aklıma gelenle yüzüm tekrar kızarmıştı ve boğazımı yemizleyip ellerimi indirdim "Zaten yıkadığım aklıma geldi..."deyip panikle yerime tekrar oturdum.

Tuhaf bir şeydi. Sanki yıkarsam o da gidecekmiş, yaşananlar su gibi akacakmış gibiydi. Tekrar menüye baktığımda garsona dönüp "Kremalı tavuk alabilir miyim?"dedim. O an elini menüye uzatan Hamza olaya mühadil olup bana bir yazıyı işaret etti. Mantar yazıyordu... "Onun içinde mantar var olmaz...siz mantar yerine mısır koyun"dediği anda şaşkınca ona döndüm.

Bir dakika mantar alerjim olduğunu nereden biliyor? En garip yanı mısırı sevdiğimi de biliyor....nasıl? Aha biz galipten haber mi aldık bu nedir? Ona hiç bunları anlatmadım ki...nasıl olur?

Mihre-i Lem-YezelWhere stories live. Discover now