Bölüm 14/ Yalvarırım Geri gel

2.4K 175 31
                                    

Sierra

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Sierra

Gözlerimdeki yaşlar yanaklarımı yakarken sessizce çektiğim burnumla beraber aynadaki aksimi izliyordum.

Üzerime giydirilen sert korse, arkamdaki kadınlar tarafından iplerinden sertçe çekildiğinde nefes alışlarım daralıyordu.

"Bu kadar güzel olabileceği kimin aklına gelirdi." İfrit kadınlardan ikisi kendi arasında kıkırdaşırken, beni efendilerine hazırlamak konusunda oldukça hevesli görünüyor oluşları canımı yakıyordu.

Açlıktan ve susuzluktan bembeyaz olan tenim ve çatlayan dudaklarımla , ayaklarımın üzerinde bile duramazken bu gece Shaitan denen o pisliğin yatağına gireceğimi bilmek beni içli içli ağlamaya iteliyordu.

Ben hala İdea'nın neden gelmediğini, beni neden kurtarmadığını düşünüyorum. Oysa bana gelinim derken bundan oldukça emindi, şimdi öylece Shaitan'a mı bırakıyor gelinini...

Neden gelmiyor, neden yardım etmiyor beni buraya getiren oydu, şimdi geri dönmem artık imkansız...

Anne... kim bilir ne durumdasın... her yerde beni arıyor olmalısın... oysa ben pisliğin tekinin oyununa geldim.

"Kollarınızı kaldırın efendim."

Arkamdaki güzel ifrit'in yönlendirmesi ile benden isteneni diretmeden yapıyordum. Direnmek sadece canımı daha fazla yakacaktı. Çünkü Shaitan'ın gözlerinde gördüğüm o karanlık beni mahvedecek türdendi. İdea'nın gözlerindeki parıltı ona karşı koymama olanak sağlasada Shaitan'ın hiç şakası olmadığını biliyordum.

Yukarıya diktiğim kollarımdan geçirilen kabarık elbise hızla bedenime oturmuştu bile. Kollarımı aşağıya indirdiğimde bakışlarım üzerimdeki beyaz elbisede gezindi, kıymetli taşlarla işlenmiş ve beyaz tenimde kaybolmuştu. Kızıl saçlarım destekli göğüs dekoltesinin üzerine dökülüyordu.

Ağlamam giderek hızlanırken, olacak olan şey beni her an daha fazla  korkutmaya başlıyor.

O pisliğin bana dokunmasını istemiyorum... canımı yakacağına neredeyse eminim... peki ya direnirsem... eminim beni hiç düşünmeden öldürecektir.

"Efendim ağlamamalısınız..." az önce yüzüme çeki düzen veren ifrit bunu sessiz bir telaşla fısıldadı.

"Defol git!" Dişlerimin arasından öfke ile fısıldadığımda, gözlerimi sıkıca yumdum. Canımı yakan yaşlar kirpiklerimden yanaklarıma doğru süzüldü.

"Hazırır..." arkamdan uzanan büyük bir gerdanlık boynuma geçirilip ensemden kilitlendiğinde, aralanan gözlerimle suretime baktım.

Bir oyuncakçının en pahalı parçası gibi görünüyordum... özenle hazırlanmış kusursuz bir porselen bebek .

"O halde adamlara haber verin." En başından beri odanın bir köşesinde duran oldukça güzel bir ifrit tüm hazırlık sürecinde beni sessizlikle izlemiş ve beni hazırlayan ifritleri yönlendirmişti.

Beni Sen ÇağırdınWhere stories live. Discover now