10.TK

725 76 12
                                    

10K olmusuzzzzz

İyi okumalar

Kitap hakkında yorumlarınızı çok merak ediyorum. Çünkü birkaç bölüm sonra bitireceğim :/ kitabın işleyişini ve gidişini çok merak ediyorum.

60 oy
40 yorum

•••

El ele dolaşıyordu iki genç, kalabalık olmayan işlek ara sokakta. Taehyung mutlulukla jungkook'un anlattığı şeyleri dinliyordu. jungkook ise bazen onun güzelliğine kendini kaptırıp ne anlatacağını unutup gidiyordu.

İkisi de Fransa'ya geleli üç gün olmuştu. Yaşadıkları seksual anlardan sonra jimin, yoongi ve bayan seong ikisini basmıştı ve artık gitmeleri gerektiğini söylemişti. Taehyung ve jungkook eşyalarını hazırlamadan -gerek yoktu çünkü- bahçeye çıkmışlardı. Bahçeye çıktıklarında ise onları karşılayan tek ışığın helikopterden yansıyan ışık olduklarını anlamışlardı.

Çünkü elektrikleri kesmişlerdi. Kameralardan görünmemek için bu planı uygulamışlardı. Annesinin ve kuzenin zekasına hayran kalmıştı. Tabii ki de yoongininde.

Taehyung annesine veda etmişti ve daha fazla vakit kaybetmeden helikopter ile ilk önce japonyaya gitmişlerdi, ardından kılık ve kimlik değiştirerek Fransa'ya uçmuşlardı sorunsuzca. Kimlik değiştirme olayı biraz uzundu ve anlatılmayacak kadar yorucu.

Şimdi ise huzurlulardı. Çünkü yarın Nice* şehrinde olacak nikahları için kendilerine kıyafet ve gerekli birkaç şey bulmaya çalışıyorlardı. Birçok yeri gezmişlerdi ama bir türlü kendilerini tatmin edecek şeyler bulamamışlardı. Taehyung, jungkooka kıyafet seçiyordu, genç adam ise küçüğüne.

Taehyung sol elindeki yüzük parmağına bakınca konuşmuştu "Sence babam bizim evlendiğimizi duyunca ne yapar?" Sesi kırgın çıkmıştı küçük oğlanın.

"Taehyung." Dedi jungkook çocuğun önüne geçip ellerinden tutarak. "Babanın artık senin küçük bir çocuk olmadığını, yetişkin ve olgun olduğunu düşünmesi gerekir. Babana küçük bir yerde hak versem bile, verdiğim hakkın içine sıçıyor. Artık bunu öğrenmeli ve saygı duymalı. Seni sonsuza kadar saklayamaz. Ya da hayatına birini sokmamasına karşı gelemez."

Haklıydı genç adam. Her kelimesi kelimesine haklıydı ne yazık ki. Babasının uzun zamandır bu davranışlarına anlam veremiyordu. Tüm kötülüklerden korumasını anlardı. Ama hayatına sokacağı birine karışması sadece saçmalıktan ibaretti.

"Haklısın, ama işte her şey ortada. Belki şuan babam hiçbir şekilde karşı gelmeseydi kendi ülkemizde herkesten gizli ve ailelerimizle birlikte evleniyor olabilirdik."

Jungkook büyük ellerini gencin ekmek yanaklarına koyarak öne eğilmişti, küçük burnunu öpmüştü. Taehyung karşılık olarak kıkırdamıştı. Minicik öpücükleri bile kalbinde solmuş olan çiçekleri yeşertmeye yetiyordu işte.

"Hiçbirini düşünme olur mu? Hem jimin, yoongi ve hoseok hyung gelecek yanımıza. Ayrıca burada tanıdığım bir çift daha var. Uzun zamandır arkadaşız. Adları Namjoon ve Seokjin. Onları da çağırdım ve seve seve kabul ettiler."

"Teşekkür ederim sevgilim." Taehyung ince kollarını adamın beline sardığında, yumuşak saçlarındaki öpücükler çoğalmıştı. Genç çocuk dün ani bir kararla saçlarını kestirmişti ve pudra pembesi rengine çevirmişti tutamlarını.

İkisi ayrıldıktan sonra, jungkook gence 'tanıdığım bir mağaza var' diyerek elinden tutup onu bulundukları yerden yarım saat uzaklıktaki kasaba tarzındaki mağazaya getirmişti. Hayır, cidden kasaba gibi bir yerdi burası.

red fire | tk|Место, где живут истории. Откройте их для себя