Zerya

935 42 36
                                    

Olaylar yer mekan klişe gelebilir bazılarına, doğuyu bilemyen doğuda hiç bulunmayanlar için söylüyorum bunlar hayal gücü ile uydurulmuş olaylar olmayacak, gerçek hayatlara eklemeler olacak sadece.

Doğu'da yaşayan kadınların imkanları ve hayatlarını okumaya hoşgeldiniz,
Zana'nın hayatı sadece küçük bir parça.

Buraya bir başlama tarihi alalım ♡
_____

Zerya on yedi yaşına basalı bir ayı bitmişti, abisi Haşim her zaman babasını sıkıştırıyor Zerya'nın artık evlenmesi gerektiğini, ve kendisine berdel yapmak istediğini söylüyordu.

Haşim ilk evliliğini yapmış eşi Fatma'dan sadece üç yaşındaki kızı Zana vardı.
Fatma Zana'dan sonra hamile kalıp düşük yapmıştı ve o zamandan sonra hiç gebe kalmamıştı.

"Bir daha Zerya için yanıma gelme Haşim! Yemin ediyorum oğlum demem öldürürüm seni!"
Dedi Hamit bey öfkeyle, kızını biricik Zerya'sını berdele kurban etmeyecekti.

Doğunun gaddar halkından oğulları Haşim ve Ahmet'te nasibini almıştı.

Haşim babasının tehditine karşı öfkeyle elle dokuma olan ince kilimin üzerindeki yün minderden kalkıp babasına yukardan baktı.

Babasının aksi tavırları örf ve adetlerine törenlerine ters düşüyordu halkın diline düşmek umrunda olmuyordu Hamit beyin Haşim dişlerini sıkarak babasına tısladı.

"Zerya bana tek bir hata yapsın, ben sana ve ona yapacağımı bilirim Hamit bey, o zaman düşeceksiniz elime!"
Diye hızla konuşup, tek göz odalı topraktan yapılma evin Orta kısımdaki kalın direğini geçerek kapıya çıktı Haşim.

Kara lastik ayakkabısını giyerken yandaki kapıdan elindeki tepsi ile Zerya çıktığında şaşkınca abisine baktı öfkesi yüzünden okunuyordu, Haşim Zerya'yı fark ettiğinde kolunu tepsiye vurup öfkeyle geçti yanından.

Zerya anlamıştı abisinin derdini korku saran gözlerini abisinin sırtına dikti, Haşim toprak duvarın köşesini sert adımlarla geçip gözden kaybolduğunda Zerya yere dağılan demir tabaklara, ev yapımı yoğurt, tereyağı ve peynire baktı.

Abisinin tepkisinden babası Hamit beyin istediğini ona vermediğini anladı Zerya,
Derin bir nefes çekti ciğerlerine siyah elbisesinin eteklerinden tutup gelindeki ip örme kemere yerleştirdi yiyeceklere değip kirlenmesin diye, yere eğilip tabakları tekrar tepsiye yerleştirdi topladıklarını kilere geri bırakıp hızla kapının önünü süpürdü.

Kilere geri döndüğünde annesi Ayşe Haşim abisinin düşürmesine sebep olduğu bulaşıkları yıkıyordu.
Zerya hızla gidip ıslak bezi annesinin elinden aldı.

Ayşe hanım yüzündeki acı tebessümü ile bezi Zerya'ya verip çöktüğü yerden doğruldu.
Buğlu kahverengi gözlerini kızına dikti.
Biliyordu Zerya'sı biricik tek kızı da kendi kaderini yaşayacaktı.
Hamit bey hep iyi davranmıştı Ayşe hanıma ama töre bir araya getirmişti onları.

Ayşe hanım sırtından dizlerine kadar uzanan kıtanını çekip gözyaşını sildi, kızı görmesin istiyordu.
Zerya bulaşıkları yıkamayı bitirdiğinde yerinden doğrulup annesine baktı, buğlu gözlerini gördüğünde içini acı kapladı üzgün suratı ile annesine baktı.

"Anne"
dedi Zerya sessizce.
Ayşe hanım kızına yaklaşıp başını göğsüne bastırdı, kızını zalim oğluna yar etmeyecekti, Zerya'sı sevecek tüm Diyarbakır'a inat berdel olmayacak anlı şanlı düğün yaşayacaktı.
Yazmalı başını okşayıp öptü kızını Ayşe hanım.

Zerya annesinden ayrılıp elini yanaklarına koydu, yaşlılıktan Kırşan doğal yanaklarından gözyaşları akıyordu, Zerya'nın gözleri doldu annesini daha önce hiç gözü dolmuş görmemişti.
Usulca yaşlarını sildi annesinin.

ZANA   (Töre)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin