~4~

12 5 116
                                    

Bir önceki bölümden hatırlatma.

Sıra bize geldiği zaman sahneye diğer dansçılar yavaş yavaş giriş yaparak kenar figürlerini sergilerken yavaş adımlar ile sahnenin ortasına doğru ilerleyip sırtım seyirciye dönük bir şekilde oturdum. Kafamı geriye atıp sanki sağ omzumda bir başka kafa varmış gibi, sanki erkek solo varmış gibi gözlerimi kapattığım zaman bir şey oldu.

Sağ omzuma bir kafa yerleşti , müzik açıldı ve dans başladı.

Yeni bölümden devam!

Kafamı arkamda olan kişinin sırtında döndürerek kollarımı havaya kaldırdım. Sanki daha görmediğim partnerim koreografiyi biliyor gibiydi.

Yavaşça ona dönerek parmaklarımı onun kolunda gezdirdiğimde elimi sertçe geriye savurdu.

Ve esas çift dansı şimdi başladı.

Sakin adımlar ile ayağa kalkarak etrafımda bir tam dur döndüğümde onu gördüm. Bir kaç saliselik o dönüşte gördüğüm kişi beni şaşkına uğrattı ama belli etmedim.

Ona doğru bir kaç adım atarak bir elimi boynuna, diğer elimi ise koluna sabitledigimde beni kendi ekseninde iki tür döndürerek yavaşça yere bıraktı. Bıraktığı yerden arkama geçip bana ayak uydurdu.

Koreografiye ve müziğe göre bu çatışmalı bir aşk hikayesinin dansa çevrilmiş haliydi. Dansın başında kadın adama yakınlaşmaya çalışır ama adam buna izin vermez. Dansın arasında ise bu sefer tam tersi olur ve her yakınlaşma da, her dudak dudağa gelindiğinde derin bir öpüşme başlaması gerekiyorken kadın buna müsaade etmez ve adamı her seferinde yarı yolda bırakır.

Dans ilerledikçe birbirimize olan uyum daha çok ortaya çıkmış ve gerçek bir aşk hikayesini canlandırıyormuşçasına bir izlenim yaratiyordu. Kaldı ki esas solo erkek dansçımız Utku ile bile bir haftada anca oturttugumuz hareketi onunla tek seferde yapmıştık.

Tekrar yüzlerimiz hizalanmış, dudaklarımız birbirine değecekken yerimi değiştirip onun geriye egilmesini ve benimde üzerinde bacaklarımı açmamı sağladım.

En zorlu kısma geldiğimiz zaman ayaklarım titriyordu.

Kenan yere uzandı tamamen ve bende yere değmeden kendimi onun kafasının üst kısmından zemine doğru yavaşça bıraktım. Ve hızla ayağa kalktım. Kalktıktan sonra onun üzerinde kayarak zarifçe bir takla attığımda yeniden dudak dudağa, göz göze geldik.

Gözlerimizi birbirimizden ayırmadan beni havalandirip yukarıya attı. İkimizde gülümsüyorduk. İkimizinde elleri çok titriyordu.

Hızla beni yere doğru düşürüyor gibi yaptığında elleri sıkılaştı ve yay pozisyonunda beni minik bir takla atmam için ileriye doğru kendinden uzaklaştırdı. Yeniden koşarak ona gelip ellerine atlayıp tekrardan onun üzerinde bir takla atıp kucağında yerimi aldım ve birlikte bir kaç tur döndük.

Dansın sonuna doğru onu arkamda bırakıp seyirciye doğru ilerlediğimde arkamdan omuzlarima sarılarak beni kendine bakmaya zorladı ve müziğin notaları son buldu.

Büyük bir alkış koptuğunda nerede neler olduğunu yeni fark etmiş ve tuttugumu bile bilmediğim nefesimi koyvermistim. Gözlerimi ondan ayırıp etrafına baktığımda diğer dansçılar bizim etrafimizda dans etmişti evet ama benim gözüm onları görmemişti.

Hepsinin yüzünde bir şaşkınlık ve aynı zamanda bir mutluluk vardı. Çünkü kim olduklarını bilmeseler bile erkek solo dansçımız ile katılmış gibi görünüyorduk. Bu da demek oluyordu ki bizim önümüze beş grup geçmeyecek, geçemeyecekti.

KÖRPE ~Ölüm Getiren~Where stories live. Discover now