23. BÖLÜM "Kaçak Dövüş"

298 148 509
                                    

Bölüm Şarkısı: Şebnem Ferah- Çakıl Taşları

Sizi seviyorum, bölümler geciktiği için üzgünüm. Ama şanslıyız ki final haftam bitti ve artık bölümler sık gelecek.

İyi okumalar dilerim♡

~~~

Oyunum bir riskti. Bir satrançtı.

Tanımadığım bir adamı kendime aşık edip evine girmeye çalışmam, düpedüz delilikti. Ama deliliğin beni korkutmayan türünden.

Ve şimdi öğrenmiştim ki riskimde kolay nokta, satrancımda piyon bile olamayacak adam; riskimin kırmızı noktası, satrancımın veziri olmuştu.

Uzaktan açık mavi gözlerine pürdikkat bakıyordum. Eymen Aysar gözlerinde sıcak bir bakış ile Tan'a gülümsüyordu. Bu görüntü karşısında içim ürperdi. Gülüşündeki oklar beyninin hangi noktasına dart atıyor Eymen Aysar?

Daha fazla onlara bakmak istemeyerek Kapıdan hızlı adımlarla çıktım ve ilk köşeyi döndüm, rüzgarın yüzüme çarpmasıyla hızlı nefesler aldım.

Eymen'in bana olan aşkı yalandan ibaret miydi yani? Aslında konuya sadece bu taraftan bakarsam vicdanen iyi hissetmemi sağlayabilirdi, fakat işin her şeyi biliyor olması tarafı da vardı. Ve bu cehennem kadar korkutucuydu.

Eymen İsimsiz'i biliyorsa hastaneyi, gerçek kimliğimi, amacımı, her şeyi biliyor olmalıydı. Anlamadığım, bunca şeyi nasıl bilebilirdi? Araf'a bir şeyler anlatırken beni duymuş olma ihtimali yüzde kaçtı?

İşin bir de Tan tarafı vardı. Madem Eymen'in adamıydı, o zaman Anton'u zaten Eymen'in isteğiyle vurdurmuş olmalıydı. Acaba Kenan da mı onlarla işbirliği içerisindeydi, yoksa Eymen Tan'ı Kenan'dan gizli mi idare ediyordu? Ama Kenan biliyor olsaydı bir şey yapmadan durur muydu ki?

Hassiktir. Yoksa davette kaybolan kayıt cihazım kaybolmamıştı da, Tan mı çalmıştı?

Sinirle yanaklarımı şişirdim. Kafam çok karışmıştı, Eymen'den bunu beklemiyordum.

Ne yapacağımı düşünmeden önce Eksen'i aramaya karar verdim. Telefonu kulağıma götürdüğümde ise, 'ulaşılamıyor' sesini duydum. Kaşlarım çatıldı. Dövmecinin önünde ayrıldığımızdan beri yazmıyordu da, neredeydi bu adam?

Başına bir şey gelmiş olma ihtimalini düşünüp telaşlanmak istemedim. Kenan onu arşiv binasına çağırmıştı, Eksen sonunda oranın yerini öğrenecekti. Yüksek ihtimalle işleri uzun sürmüştü. Yani, öyle umuyordum.

Ne yapacağımı bilemez halde dururken Eymen'lerin oradan çıkıp beni görmesinden korktum, taksiye binip hızla Araf'ın evine doğru yol aldım. Bir yandan da henüz Araf'ın olaylarla bir bağlantısını bulamadığım için ruhum bir nebze rahatlamıştı. Ondan yiyeceğim darbe, Eymen'den gelecek olandan çok daha ölümcül olurdu.

Eve vardığımda kafa karışıklarımla içeri girdim. Ev boştu, masanın üzerinde ufak bir not vardı sadece.

"Benim acil işim çıktı minik fare, dolaba pilav koymuştum ısıt ye."

Notu okuduktan sonra yerine koydum, hiçbir şey yiyecek halim yoktu. Eymen resmen beni kandırmıştı, ben onunla oynadığımı sanarken o benimle oynamıştı. Artık bu işin tadı kaçmıştı.

NEFRETİN TOHUMLARIWhere stories live. Discover now