Cinayet

4.4K 150 53
                                    

Arhadassaklar baslıyalim✨


Mavileri koyulaştı göz bebekleri kocaman oldu. Yanıma yaklaştı ve gülerek " Sakın benden korkma." dedi...

Rüyamda da aynı yüz ifadesiyle aynı kelimeleri söylediğini anımsadım. Garip havayı bozmak için boğazımı temizleyip "Tamam unutalım gitsin. Sende kusura bakma gece götü başı dağıttım ama telafi edicem."

"Saçmalama ne kusuru benim için çok eğlenceli geçti gece, tabii sen hatırlamıyosundur ama zevkliydi. Uzun süredir kimseyle içmiyodum." dedi ensesini kaşıyarak...

"Bunu duymak iyi hissettirdi, rezil olduğumu düşünmüştüm. Amaan boşver hadi kahvaltı hazırlayalım, midem hala bulanıyor..." dedim ve mutfağa geçtik.

-

Barkınla beraber kahvaltı yaparken emlakçının aramasıyla, acilen amcamın evine gitmek üzere yola koyuldum. Önemli bişey olduğunu hemen gelmem gerektiğini söylemişti. Eve vardığımda kapıda polis arabaları duruyordu. Dışarıda kimse yoktu evin kapısı açıktı içeri doğru adımladım.

"Erhan bey bir problem mi var neden çağırdınız beni ?"

"Araf bey polisler sizinle konuşmak istedi.
Amcanızın ölümünün cinayet olduğunu düşünüyorlar." dedi gözlerini kaçırarak

Aslında buna şaşırdığım pek söylenemezdi. Zaten kafasını vurup ölmesi ilk duyduğumda bana çok saçma gelmişti. Bu adam her dakika sarhoştu öldüğü günün ayrıcalığı neydi ki ?

"Amcamın borçlu olduğu sayamayacağım kadar fazla insan var. Onlardan biri yapmış olabilir mi ?" Dediğim sırada uzun boylu bir komiser yanıma yaklaştı " Beyefendi amcanızın nasıl biri olduğunu çok iyi biliyoruz. Aslında onun gibi biri için bu kadar zahmete girip dosyayı tekrar açmazdık. Ama bu işin borçlularla ilgisi yok...

Amcanızın öldüğü gece sokak kamerası arızalıymış, ama bir tanığın araç kamerası evin ön kısmını tamamen yakalayabilmiş bakın."dedi ve bilgisayardan 3 saatlik bir kayıt açtı...

Kayıtta Amcam her zamanki gibi kör kütük sarhoş bir şekilde eve giriyordu, tam kapıyı kapatacakken arkasından şapkalı simsiyah giyinmiş kalıplı birisi içeri dalıp amcamın üstüne çullanmıştı. Ve ardından kapı kapandı, memur bey kaydı iki saat ileri aldığında kapı yavaşça açıldı. İçeriden çıkan adam bir mendille önce ellerini sonra ayakkabılarını uzun uzun sildi ve elini kolunu sallayarak oradan uzaklaştı bu ne rahatlıktı böyle amına koyayım...

Şuan ne desem bilemiyordum. Gerçekten biri onu öldürmüştü ve bunu çok rahat bir şekilde yapmıştı. Çocukken her fırsatta kafamda onu öldürmenin yollarını düşünürdüm ama buna asla cesaret edemezdim...

Polis memurları kendi aralarına konuşurken birkaç şüpheliden bahsettiklerini duydum. "Hayır komiserim o adam olduğuna dair kanıt yok ayrıca herkesi soruşturduk adamın görüntüsü hiçbir alacaklıya benzemiyor. Hepsi kısa göbekli dayılar. Belki adam tutup yaptırmışlardır diyeceğim ama üç beş kuruş için bu kadar ileri gitmezler sizde gördünüz zaten..." dedi ve sıkıntıyla nefes verdi. Birkaç dakika düşündükten sonra...

"Şuan elimizdeki tek şüpheli hastaneden kaçan psikopat. Sonuçta hala bulunmadı ve adamın nasıl bir manyak olduğunu biliyoruz. Tanıştıklarını düşünmüyorum, hiçbir sebep yokken de yapmış olabilir. Maktülün sırtındaki izi görmediniz mi bıçakla 12 sayısı kazınmış ve yeni yapıldığı belli. Aklıma ondan başka biri gelmiyor. Evden çıktığında ellerini ve ayakkabısını silmesi de tanıdık geldi, doktoru temizlik hastası olduğunu söylemişti dimi ? Dua edelim o olmasın yoksa bu iş bizi aşar."

Onlar kendi aralarında tartışmaya devam ederken   dinlemeyi kesip, ayağa kalktım. Bu evde durmak bana iyi gelmiyordu.

Baktığım her yerde korkunç anılarım gözümde canlanıyordu nefesin daralmaya başladığında, yanıma gelen komiser bana telefon numarasını verip bir gelişme olursa arayacaklarını söylemişti...

Bir taksiye atlayıp evin adresini verdim. Yol boyunca düşündüm adamın ölüsü bile rahat vermiyordu. Eve vardığımda taksi parasını ödeyip içeri geçtim

Zaten sabah bok gibi uyanmıştım ve bugün olanlar moralimi bozmuştu, hızlıca aşağı indim  uyumak istiyordum.

Gözüm komodinin üzerindeki uyku ilaçlarına takıldı. Uzun süredir kullanmadığımı fark ettim. Kesintisiz bir uyku uyumak istediğim için avucuma birkaç tane koyup suyla yuttum. Oda tuhaf bir şekilde inanılmaz sıcaktı. Pantolonumu ve kazağımı çıkartıp yatağa yattım birkaç saniye içinde uykuya daldım...

-

Kapı zilinin çalmasıyla korkarak gözlerimi açtığımda 4 saattir uyuyor olduğumu fark ettim.
Kim gelmişti yine amına koyayım. Üzerimden bir konvoy geçmiş gibi hissediyordum. Kapı hala ısrarla çalmaya devam ediyordu." Geldik amına koyayım patlama." Dolaptan ilk elime geçen kıyafetleri giyindim ve üst kata çıktım.

Kapıyı açtığımda Aysel teyze içeri dalmıştı " Oğlum niye açmıyosun lan kapıyı, kaç saattir çalıyorum ağaç oldum be." dedi ve yüzüme bile bakmadan elindeki poşetlerle salona doğru adımladı.

"Uyuyordum Teyze kusura bakma." Dedim sinirli bir şekilde sonuçta uykumun içine sıçmıştı. Gelmeseydi 2 saat daha uyuyabilirdim yatağıma gitmek istiyordum ama uykum kaçmıştı...

"Ay çocuğum özür dilerim uykunu böldüm ama bak sana çok güzel yemekler yaptım otur da ye hadi." Dedi ve sehpanın üzerine bir kaç tane saklama kabı koydu hepsinde enfes yemekler vardı inanılmaz acıkmıştım. Sabah dışarı çıktığım için Barkınla ettiğim kahvaltı da yarım kalmıştı...

Yemekleri yerken Aysel Teyzeyle mahallenin dedikodusunu yapıyorduk. Bana kendi çocuklarını ve kocasıyla tanışma anını anlatmıştı. Biraz çenesi düşük olsa da çok komik bir kadındı...

"Oğlum senin ev de eski baya hangi odada kalıyorsun, Bahri Bey üst kattaki boruların çalışmadığını söylemişti hasta olursun böyle." dedi çayından bir yudum alarak...

" Bodrum katta yatak odası var orda kalıyorum Teyze orası sıcak hasta olmam merak etme."
Derken bir yandan ortalığı topluyordum.

"Oğlum bodrum katta kalınır mı hiç, korkmuyor musun orası daha bir soğuk olur malum tüneller var. Valla büyük cesaret seninki, fare falan görürsen şaşırma."

Yaptığım işi bırakıp koltuğa oturdum tünel mi demişti o " Ne tünelinden bahsediyorsun teyze anlamadım." dedim yüzüne bakarak...

"Tünel işte haberin yok mu senin. Bahri Bey kullanmıyordu sanırım o yüzden unutmuştur anlatmayı. Malum evlerin ne kadar eski olduğunu biliyorsun. Bu mahallenin yer altında tüneller var.  Savaş döneminden kalma sığnaklar yapılmış. Girişleri sadece 2 evde var birisi senin kaldığın evde onu biliyorum ama öbürü nerde bilmiyorum. Üzerinden çok zaman geçtiği için kimse bilmez tünel münel, genelde bodrum katlara giriş yaparlar. Bahri amcan büyük ihtimalle mühürlemiştir orayı. Boruların titreşmesi yüzünden çok gürültü olduğunu söyler dururdu...

Bir süre daha konuştuktan sonra Aysel teyze saatine bakıp gitmesi gereken bir yer olduğunu söyledi. Aceleyle evden çıktı...

SIĞINAK(GAY)+18Where stories live. Discover now