Kore Büyüsü Başladı- Bölüm 3

9 1 0
                                    

Beni yatağa yerleştirdikten sonra üzerimi örttü ve bir şey demeden çıktı. Tam ben bir şey söyleyecektim ki ışık hızıyla odadan çıktı. Bir kaç dakika sonra geri döndü. Elinde benim valizim vardı. Sanırım birinden getirmesi için rica etti diye düşündüm. Valizimi bile düşünmesi hoştu. Valizimi bana yakın bir noktaya koydu.

" Bir şeye ihtiyacın olursa yan odadayım. Seslenmen yeterli. Her ne olursa olsun gelirim. Rahat uyuyabilirsin." Senin bu evde olduğunu bilmek rahat uyuyamamam için yeterli bir sebep dedim ama içimden. Ne yani aynı evde mi kalacağız?

"Sen de mi burada kalacaksın?"

"Evet, burası benim evim. En rahat edeceğin yer burası olur diye düşündüm. Fazladan bir odam var ve sen yürüyemiyorsun. Sana bir kaç gün sürekli yardım etmem gerekecek ve çoktan haberlere çıkmışız. Sabah kalktığımda bir çok gazeteci burada olur. Sürekli evden çıkıp yanına gelmem zor olurdu. Bir çok şeyi düşündüm ve en mantıklısı bu gibiydi. Senin için sorun olur mu?" Yok canım ne sorun olacak! Tabi ki olur. Demek istesem de kafamı sorun olmaz anlamında iki yana salladım. Evde oyuncalara taş çıkarak yakışıklılıkta biriyle yaşamak ne kadar rahat olabilir. Bir kaç gün tuvalete bile gidebileceğimi sanmıyorum. Derin bir nefes aldım ve yatağa biraz daha uzandım. Karşımda beni izleyen Dong Kyu hareketlerimi gülünç bulacak ki gülmeye başladı.

"İyi geceler" dedi ve gülerek kapıyı kapattı. O gittikten sonra ne kadar yorgun olduğumu bir kez daha anladım. Doktorun verdiği ağrı kesici kremi bacağıma sürdükten sonra kafamı yastığa koyduğum gibi uyudum.

Sabah saat 11:00

Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu ve ben deliksiz uyumuştum. Telefonuma baktım ve saatin on biri geçtiğini gördüm. Epey uyumuştum. Etrafa baktım ve nerede olduğumu bir kez daha hatırladım. Dün gece karanlık olduğundan ve halim olmadığından etrafı inceleyememiştim. Şimdi incelediğimde tek düşündüğüm ne kadar lüks ve sade demek oldu. İstanbul' da ki odamı görse ne düşünürdü diye merak ettim. Sanırım banyosu bile benim odamdan büyüktür. Düşüncelerimi bir kenara bıraktım çünkü dişimi fırçalamam ve çişimi yapmam gerekiyordu. Ayağa kalkmaya çalıştığımda dün geceden daha iyi olduğumu fark ettim ama yine de ayağımın üzerinde durmakta epey zorlanıyordum. Tuvalete gitmek için DonG Kyu'dan yardım istemektense iki gün tutmayı yeğlerdim!

Ne yapacağımı düşünürken pencereden dışarıya bakmak istedim ve tam o anda yatağın sol tarafında yetişkinler için bir yürüteç gördüm. Oh, bu adamın düşünceli olmak konusunda rakibi yok. Diye düşündüm ve yatağın sol kısmından yürüteci aldım. Ayağa kalkıp yürümek artık mümkündü. Kendimi rahat hissediyordum. Diş fırçamı da valizimden aldıktan sonra odada banyonun kapısı olduğunu düşündüğüm kapıyı açtım. Haklıydım. Odanın içinde bir ebeveyn banyosu vardı. Zenginler bu hayatı nasıl yaşayacağını biliyordu. Bizim gibi sabahları tuvalet sırası beklemiyordu. İşlerimi hallettikten sonra banyodan çıktım. Valizimi biraz karıştırdım ve rahat edeceğim bir kaç kıyafeti aldım. Üzerimi değiştirip saçlarıma biraz çeki düzen verdim. Yüzümün hali acınasıydı. Biraz nemlendirici ve güneş kremi sürdüm. Makyaj yapmanın fazla olacağını düşündüm ve odadan çıktım.

Görünürde kimse yoktu. Acıkmıştım ve mutfağı biraz karıştırmaya karar verdim. Bu durumda buzdolabını karıştırmam sorun olmazdı umarım. Dışarı çıktığını düşünüyordum ve açtım. Başka seçeneğim yoktu. Buzdolabı da en az ev kadar büyüktü. Kapağı açtığım anda büyülendim. Rengarenk yiyeceklerle doluydu. Biraz yoğurt aldım ve önden biraz yoğurt yemek istedim. Mutfaktaki çekmecelere baktım ve bir kaç çubuk ve kaşık buldum. Sanırım kültürlerinden dolayı evde çatal yoktu. Yoğurttan bir kaşık aldım. OH! Bu da ne? Yoğurttan başka her şeye benziyordu. Ağzıma şekerli bir tat geldi. Tatlı sevmem. Kabına baktım ve yunan yoğurdu yazıyordu. Başka bir ülkede olduğum yüzüme çarpmıştı. Başka bir şeyler var mı diye baktım ancak tanıdık hiç bir lezzet bulamadım ve yumurta yapmaya karar verdim. Tavalar neredeydi? Yağda bulmam gerekecekti. Ah zor bir gün başlangıcı oluyor.

SEYAHAT AŞKIWhere stories live. Discover now