dokuz

101 10 9
                                    

ricky ve gunwook okuldan çıktıkları gibi gyuvin'in okulunun önüne gelmişti. onlarda yavaş yavaş dağılıyorlardı. ikisi de etrafa bakarak jeonghyeon'un gösterdiği çocuğu arıyordu. belli ki daha çıkmamıştı.

aradıkları beden sonunda görüş alanlarına girmişti. arkadaşlarıyla gülüşerek yürüyorlardı. gunwook sevdiği adamı sıkıştıran çocuğu görmesiyle içinde biriktirdiği öfke patlamıştı. ricky engelleyemeden hızlıca çocuğun yanına gitti.

"seojun sen misin?" karşısındaki çocuk hala sırıtıyordu. sevdiği adama dokunurken de mi böyle gülüyordu diye düşündü. düşünmesiyle beraber cevap bile alamadan suratının ortasına yumruğu geçirdi. sonunda yüzündeki o gülümseme solmuştu, ama atladığı tek bir şey vardı.

altı kişiye karşı iki kişilerdi.

attığı yumruk boşta kalmadı tabii. yanındaki arkadaşlarından biri de gunwook'a vurmuştu. dudağını tutarak sendeledi. seojun'da kendini toparlayabilmişti. gunwook dudağında birikmiş kanı temizlerken, tekrar ona doğru kalkan bir el gördü.

suratına gelmeyen darbeden sonra ne olup bittiğini anlamak için etrafına baktı. seojun kendisine vuramadan yere düşmüş, burnunu tutarak acıyla inliyordu. yalan söyleyemezdi, keyif almıştı bu durumdan.

ricky, arkadaşının zor durumda olduğunu farkedince burnuna kafasını geçirmişti. şimdi ise diğer arkadaşlarından biriyle uğraşıyordu. etrafta birikmiş bir kalabalık vardı. okulun dışında olduğu için kimse müdahale etmiyordu.

ricky'i sıkıştıran iki kişiden birinin karın boşluğuna tekmeyi geçirdi. nefesini zar zor alıp vererek kavgadan uzaklaştı.

iki arkadaşının kavgayı bırakacak durumda kötü olması dörtlüyü sinirlendirmişti belli ki. ikilinin etrafını sarmışlardı. ricky'nin fısıldamasına karşın gülmeden edememişti.

"seninle kavgaya bulaşan aklımı sikeyim. altı kişiye mi sataşılır gavat herif."

ikisi böyleydi işte. bir çoğu kez artistlenerek gittikleri kavgalardan hemen hemen her zaman dayak yiyerek dönmüşlerdi.

etraftaki çığlıklara rağmen yankılanan ten sesi ricky'i şaşırtmıştı. kafasını çevirmesiyle en başından beri onlara bulaşan herifte yerdeydi. anlaşılan arkadaşı tokadıyla birini yere sermişti.

gunwook'un eli sertti. vurduğu zaman bir kaç dakika neler olduğunu anlamakta zorlanıyordunuz. ricky bunu arkadaşının her zaman ensesine vurmasından anlıyordu.

gyuvin ve jeonghyeon ise yeni kalabalığın arasına sıkışmış olan biteni anlamaya çalışıyorlardı. aradan gördüğü kadarıyla gyuvin de gunwook ve ricky'nin yanına fırlamıştı.

ricky'nin saniyelik olarak gunwook'u kontrol etmesi onun için dezavantaj olmuştu. saç diplerinde hissetiği acıyla tekrar önüne dönmüştü.

"sendin değil mi lan arkadaşımı soluksuz bırakan?" ricky gülümseyerek başını salladı. çocuğun yakasından tutarak dizini kasıklarına vurmuştu.

evet, çocuk yapılı olabilirdi. ama ricky daha çevikti.

gunwook'un keyfi yerindeyken yanağına yediği darbeyle yere düşmüştü. yüzüne tekme yemeyi beklemiyordu.

gunwook'un yere düşmesiyle ricky'i bırakmışlardı. yüzüne tokat yiyen çocukta onlara katılmış, yerde olan gunwook'u tekmeliyorlardı.

tamam, artık gunwook'un gerçekten bir sorunu vardı.

gyuvin kavga alanına girdiği gibi ricky'i durdurmuştu. yoksa ikisininde dayak yemesine sebep olacaktı.

yerde yatan eski sevgilisini aralarından alması lazımdı şimdi de. önünde duran çocuğun diz arkasına tekmeyi geçirip yere sermişti. ricky'e işaret etmesiyle o da diğerini tutmuştu. gyuvin tekmeleyenlerden birini bütün gücüyle ittirdiğinde kalabalık bir nebze de olsun dağılmıştı. ricky zaten diğerini halletmişti.

gyuvin ağzı yüzü kan içinde kalan gunwook'a baktı. çok kötü gözüküyordu.

kavganın bitmesiyle ve jeonghyeon'un çabalarıyla kalabalık dağılmıştı. parkta sadece dördü kalmıştı.

ilk lafa gergin bir şekilde jeonghyeon girmişti. "antrenmanlarım olmasa bir tane de ben yapıştıracaktım o herife." gyuvin onun lafına karşılık daha gergin bir biçimde konuşmuştu. "dua edin sizden şikayetçi olmasın." "hassiktir, o da var değil mi lan." ricky sinirle devam etmişti. yeni yeni adam akıllı nefes almaya başlayan gunwook söze girecekti ki dudakları üstüne kapanan parmaklarla ses çıkarmamıştı.

"sen hiç konuşma. bütün bunlar senin altından çıktı değil mi?" gülmeye çalışırken dudağının acımasıyla inledi. hepsi birlikte gülerken jeonghyeon'un gyuvin'in kolundan çekiştirmesiyle ikili aniden gunwook ve ricky'den ayrılmak zorunda kaldı.

"gyuvin koş, antrenmana geç kalacağız."

-

nee dayak mi yemislerr

yarin sinavlar var ben hazir degilim

gorusuruz ! 💌

blank space/gyuwookWhere stories live. Discover now