2.BÖLÜM

219 104 245
                                    

İyi okumalar♡
Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalım.


Ne kadar çok düşünürsek kendimizi de o kadar çok gözden kaçırırız..


Yeni hayata başlayacağım, bir sorun olmasa artık orada yaşıcağım eve on dakika kalmıştı.

Ailemin ölümünden sonra yetimhaneye alınmıştım, yalnız kalmama hiç müsade edilmemişti ve ben şimdi yalnız kalmaya gidiyordum. Nedendi? Yeni şeyler yapmak için mi? Yeni şeyler keşfetmek için mi?
Ben yeni şeyler keşfedeceğim, yeni şeyler yapabileceğim diye kendimi yalnız bırakıyorum.

Ne kadar mantıklı? Bilmiyorum...

Düşüncelerle iken zamanın nasıl geçtiğinin farkına varamamıştım. Taksi durmuş, şoför arabadan inmiş bagajın yanına varmıştı bile.

Sanırım benim inmemi bekliyordu. Bunun bilincine varıp elimi kapının açma kısmını kendime çektim. Araba kapısı açıldı, Kapıyı ittim, sağ ayağımı dışarı bırakarak arabadan indim.

Ben indiğimde şoför valizimi bagajdan çıkardı. Çantamdan para çıkarıp adama uzatığımda adam başını hayır anlamında salladı.

"Nezahat hanım paranızı ödedi hatta numaramı size vermemi söyledi. Bir yere giderseniz bana ulaşın olur mu?" dedi.

Bir yere gidersem tabiki onu çağırmayacaktım şayet zor durumda kalırsam arardım.

Düşüncelerimin tam tersini adama aktarmaya çalıştım.
"Tamam olur söylerim merak etmeyin, " dedim.
Adama tebessüm edip arkasına döndü arabasına binip uzaklaştı. Yetimhaneden uzaklaştığımız gibi...

Bazen insanların hiç sorunu yokmuş gibi davranmasının sebebini merak ediyorum.

Apartmanın girişine doğru yürüdüm. Kapıyı iterek valizimi alıp içeriye girdim.

Valizimin bukadar ağır olduğunu bilmiyordum.

Yetimhaneden ayrıldın. Ne bekliyorsun salak?!

Valizimi sürükleyerek asansörün önüne geçtim. Düğmeye bastım ama kapı açılmadı. Başka birinin olduğunu düşünüp bir- kaç dakika beklemeye karar verdim.

Dakikalar geçti kapı hâlâ açılmamıştı.
Gözlerimi etrafata gezdirdim gözüme bir şey takıldı, ne olduğunu anlamak için biraz daha izledim ve tabelaya benzediğini fark ettim. Tabelanın karşısına geçtim üstünde yazı vardı.

'Apartman sakinleri asansörümüz tadilata girecektir. Bir kaç gün merdivenlerle idare etmenizi rica ediyorum.'

İnanamıyorum gerçekten ne yapacağım? Dairem üçüncü katta ve benim valizim çok ağır.

Evet eve girmeden başımıza sorun açılmış bulunmaktadır.

Neyse ara ara durup öyle taşıyacağım başka çarem yok. Valizi sürükleyerek merdivenin başında durdum.

Şok içinde yukarıya baka kaldım, merdivenlerin her bir basamağı benim iki adımım kadardı.

Lan salak sen kısasın merdivenlerin adımın kadar olması normal!

Yok yok ben bu iç sesi söveceğim.

Tekrar merdivenlere baktım iç çekip ilk adımımı attım. Burayı sağ salim bitirirsem kendimi ödülendiricektim - Ödülüm bir çikolata olucaktı - merdivenlere çıkmaya devam ettim...

İkinci kattayım ve merdivenleri bitirmemin sonucu belimin kırılması olucaktı, gerçekten valizim çok ağır!
Aklıma gelen şeyle duraksama yaşadım.

Benim dairem ne haldeydi bilmiyordum. Umuyorum ki çok kirli değildir, temizlikten nefret ediyorum.

Ah! tam zamanında telefonum çaldı, valizi nereye koyacaktım?!
Bir bacağımı velizin önüne koyarak telefonumu cebimden çıkardım. Nezahat anne arıyordu.

"Efendim Nezahat anne, " dedim.

"Hazen girdin mi daireye, beğendin mi? Beğenmediysen yeni daireye bakalım?" ne gerek var?

"Hayır gerek olmadığını düşünüyorum Nezahat anne. Ayrıca daireye girmedim asansör bozulmuş, " demekle yetindim.

"Anladım kızım daireye girdiğinde ara beni tamam mı?"

"Tamam Nezahat anne ararım hadi görüşürüz." telefonu kulağımdan ayırıp kapattım.

****

Anahtarı kapı kilidine koyup çevirdim kapıdan kilit sesi gelince kapıyı içeriye ittim.

Kapı sonuna kadar açıldığında gözlerimin arasındaki mesafe açıldı.

Evi dağınık beklerken derli toplu görmek her insanı şaşırtırdı sanırım.

Ayakabılığın üstünde bir not duruyordu bir-iki adım atıp içeriye girdim, elimi nota uzatıp okumaya başladım.

"Hazen kızım buda bizden sana ev sürprizi. Temizlik yapmaktan nefret ettiğini biliyorum ve evini ben temizleyip dekore ettim. Umarım beğenirsin.
Nezahat annen..."

Gözlerim bir günde ikinci kere sulandı...

O gün hiç durmamıştı.

Ben bu kadının hakkını nasıl ödeyecektim?
Ağlamamak için dudaklarımı birbirine bastırdım. İçeriye tamemen girip kapıyı arkamdan kapattım.

Belkide bu gerçekten yalnız kaldığımın göstergesiydi...

Valizimi alıp koridor da yürüdüm, bu uzunluk o akşamki koridor uzunluğunu anımsatıyor.

Yatak odasına girip valizi köşeye bırakıtım. Beyaz nevresimli yatağa oturdum.

Yatağa uzanıp tavanı izlemeye çalıştım ama uyku isteyen gözlerim buna engel oluyordu.
Yatak beni sanki içine çekiyordu.
Korkuyorum,
Onu bulamamaktan,
Başaramamaktan, korkuyorum...

Uyumak bana o günü hatırlatsa bile uyudum.
Onları görmeme dileği ile iyi uykular ben.

_______________________________________________

Yemin ederim bu bölüme oy vereceğim.

Arkadaşlar yemin ettiniz. DKDKDKKDKDKDN

Selammm. Nasılsınız sevgili okurlarım? Ben iyiyim umarım sizde iyisinizdir.

Birinci bölüm için oy ve yorumlarınız için çok teşekkür ederim.
Umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur..

Gelelim sorulara;
Bu bölümde en çok sevdiğiniz/ sevmediğiniz kısım neresi oldu?

Başrolümüz Hazen'i sevdiniz mi?

Sizce gelecek bölümde neler olacak?

Bölümlere medya koyayım mı?

Sizleri çok seviyorum, kendinize çok iyi bakın.

Gelecek bölüme kendinizi hazırlayın tamam mı? 😁

Gelecek bölümde görüşmek üzere ♥︎

GECENİN ATEŞİWhere stories live. Discover now