4. Bölüm: Alev ~🔥

7.2K 257 42
                                    

🎵NP: Inside Out ~GEMINI🎵

Söylediği şeyler karşısında yüzümü kızartmaktan başka hiçbir tepki verememiştim. Ve sıcaklamaktan. Sanki az önce yağmurda ıslanan ben değilmişim gibi. Kendime gelmeliydim, beni etkilemesine izin vermemeliydim. O... Kesinlikle sıradan birine benzemiyordu. Hissedebiliyordum. Yine de kafamın içinde yankılanıp duran sesini durduramıyordum.

Sinirlenince çok tatlı oluyorsun.

Yemin ederim izin vermiyordum; her nasılsa beni etkiliyordu. Ben, çocukluğumdan beri boks salonunda erkeklerle birlikte büyümüş hatta 'ağır abi' takılmıştım. Öyleki hayatımda tek bir kız arkadaşım bile olmamıştı. Erkekler beni kolayca etkilemezdi... En azından onunla karşılaşana kadar.

Sinirlenince çok tatlı oluyorsun.

Durun biraz, ben nereden onun küçük kızı oluyordum ya?

Hala göğsüne dayalı duran parmaklarımla onu iterek kendimden uzaklaştırdım.

"Şaka falan yapıyorsun herhalde?!"

"Doğru bildin." derken pis bir sırıtışla bana bakarak odadan dışarı çıktı.

Ellerimdeki ve dizimdeki sargıya baktıkça canım sıkılıyordu. Ne halt etmiştim ben böyle? Buraya nasıl gelmiştim? Sargılı ellerimi başıma koyup ne yapacağımı düşünmeye başladım. O sırada kapısı açık kalmış odanın içine doğru gelen ayak seslerini duydum.

Sesler, bir çift topuklu ayakkabıdan çıkıyordu. Nihayet içeri girdiğinde, o kişinin bardaki serserinin elinden kurtardığım genç kız olduğunu gördüm.

Hemen ardındansa görmek isteyeceğim en son kişi bile olmayan şahıs geri gelmişti... Evet, doğru tahmin ettiniz.

Genç kız imalı bir şekilde, "Abimin seni evine getirdiğini duyunca hemen gelip görmek istedim. Sen iyi misin?"

Bir de sen eksiktin!

Of, oof!

Eliyle ağzını gizleyip bana doğru fısıldadı.

"Abim senden başka hiçbir kızı şimdiye dek malikanesine getirmemişti."

Bunda imalı bir tonda fısıldayarak söyleyecek ne vardı anlamıyordum. Ağzım yarı açık sırıtarak başımı kaşıdım. Bana neydi abisinin evine kız getirip getirmemesinden!

"Teşekkür ederim. Ben iyiyim, tam da gidiyordum." dedikten sonra gözlerimi devirip derin bir iç çektim.

"Bu kadar çabuk mu gidiyorsun?" diye sordu şaşkınlıkla ve konuşmaya devam etti.

"Biraz daha uzun kalamaz mısın? Lütfen, sen... Çok havalısın, benim arkadaşım olur musun?"

Yemin ederim abisi gibi kız kardeşi de manyak.

"Üzgünüm, gitmem gerekiyor." diye cevap verdiğimde komür gözleriyle üzgün bir kedi yavrusu gibi bakmaya başladı.

Kızım bakma bana şöyle, kıyamıyorum ama.

Ne saçmalıyorsun Derin. Dersin var birkaç saat sonra!

Saate bakmak için cebimden zor da olsa telefonumu çıkardım. Saat 05.01'di. Doğruca ayağa kalktım. Vermem gereken bir sanat dersi vardı.

"Nereye gidiyorsun?" diye sordu malum kişi.

"Seni ilgilendirmez." diye çıkıştım.

Kibirli bir bakış atarak, "Nerede olduğunu unuttun galiba." dedi.

Tehlikeli Aşkım【Tamamlandı】Where stories live. Discover now