33.Bölüm

106 7 3
                                    

Terasdan baktığımızda baranların meşaleler yakarak geliyorlardı,kuzenlerim video çekmeye başlamışlardı.Bütün komşular camdaydı,bi baranlara bi bize bakıyorlardı.
Baran yaptı yine yapacağını demiştim,annem gülüp omzumu okşalamıştı.

Baranların kapıya geldiğini görünce hemen terastan inip kapıyı açmaya gitmiştim,arkamdan annemler gelmişti.
Kapıyı açarken elim ayağım tir tir titriyordu resmen,sakinleşip kapıyı açtım.

"Hoşgeldiniz" demiştim onlarda karşılık olarak hoşbulduk demişlerdi.

"Hoşbulduk"

"Çok güzel gelinimiz maşallah" Baranın annesi bunu diyince çok mutlu olmuştum resmen.

Baran elinde 2 çiçekle gelmişti,biri annemin biri benimdi.Baran bana 11 tane beyaz gül almıştı,bide en sevdiğim çikolatayı almışlardı.
Kesin baran bile bile bunu aldırmıştı,adım gibi emindim.

Elindeki eşyaları aldıktan sonra içeriye geçip bıraktım,ardından yanlarına gittim.Dayımla baranın babası konuşuyordu,annemle de baranın annesi. Işıklar yanıma gelip sakin olmamı söylemişlerdi, 5-6 dakikaya kahveleri yapmaya gidicektim.

Hayret kumalarım gelmemişti,baran ellerimi yıkıycam acaba banyo ne tarafta diye sormuştu.Oysaki baran bütün odaları ezberlemişti,ama yapacak birşey yok sonuçta gizlice gelmişti.O yüzden bilmemezlik taklidi yapacaktı.

Annem barana tarif ettikten sonra baran yerinden kalktı ve yanımdan geçerken bana göz kırpıp geçmişti.Baranan gelmesini bekledikten sonra kahveleri yapmaya gitmiştim,herkesin nasıl içtiğini öğrenmeyi unutmamıştım.

Mutfağa geçer geçmez ışık yanıma geldi,cezveyi bulup ocağa koymuştum.

"Asenaaaa" Işık öyle bir Asena demiştiki birşey oldu sanmıştım.

"Kızım ödümü kopardın noldu anlat."

"Ya bu baranın babası ne vizyonsuz adam kahveyi şekersiz içiyor." Işığın bunu demesini bekliyordum,ama bu tarzda diyeceğini beklemiyordum.

"İşte napcaksın baranın babası ağzının tadı yok"

"Off evet ya." Dediğine gülmüştüm,o sırada annem geldi.

"Kız siz dedikodu yapmayamı geldiniz buraya yoksa kahve yapmayamı."

"Anne ya of iyi tamam alt tarafı iki çene çaldırmadın."

"Çeneniz çalışmasın eliniz çalışsın."

Anneme iyi anne tamam dedikten sonra kahveleri yapmaya başlamıştım,bi yandan annemler yardım ediyordu.Kahveleri yapmıştım,ardından tepsiye koyup içeriye götürcektim.

"Sakin ol kızım önüne bak tepsiye bakma."
Anne çok sağol ya,cidden bunu demeseydin tepsiye bakacaktım,tabikide tepsiye bakacaktım.

"Tamam anne."

Tepsiyi alıp yanlarına gittim,ilk başta baranın babasına verdim ardından annesine diye diye devam etti.En sonda barana kahvesini vermiştim,herşeyden habersizdi.

Kahvesinde tuz vardı su yerine de  votka vardı,tuz biraz fazla kaçmıştı alt tarafı 4 çay kaşığı atmıştım.Herkes kameralarını açtı ve baranı çekmeye başladılar,baran kahveyi içmeden cebinden 1 tane kırmızı gül çıkarmıştı.Herkes baranın yaptığı şeye sırıtmıştı,baran ardından kahvesinden bi yudum içti,yüzü ekşimişti çok komik görünüyordu.Ardından tek yudumda kahveyi betirmişti.

Kahve yi bittirdikten sonra suyu eline aldı ve bana bir bakış atı,bi suya bi bana bakıyordu.Suyu kokladıktan sonra su olmadığını anlamış bir şekilde sırıtıyordu,ardından votkayı da tek seferde içmişti.Alkış kıyamet derken isteme gelmişti.

Baranın babası söze nasıl başlayacağını bilemiyordu,baran gibi babası da heycanlıydı bugün.Baranın babası beni çok seviyordu,kendi kızı olarak görüyordu,ardından cümlesini toparlıyıp söylemişti.

"Allah'ın emri peygamberin kavliyle kızınızı oğlumuza istiyoruz."

Herkes bakışlarını baranın babasından çekmiş,ardından dayıma bakmışlardı.Herkes dayımın ne diyeceğini bekliyordu,dayım bana baktı fikrimi sorar gibi,bende başımı salayıp onay vermiştim.

"Bana diyecek bir şey düşmez ama diyeceğim birşey varsa verdik gitti"

Tekrar alkış derken ayağa kalkmıştık baranla aynı anda,ardından büyüklerimizin elini öpmek için yanlarına gittik.Teker teker öptükten sonra yüzük takacaktık.

Baranla yüzüklerimizin takılcağı yere gittmiştik,ardından inci kurdaleyi yüzüklere bağlamıştık.Makas kesmiyor diyeceklerini beklemiştik ama dememişlerdi,ardından yüzükler takıldan sonra kurdaleyi 4 parçaya bölüp kuzenlerime vermiştim.Bide 1-3 tane yakın arkadaşlarıma.

Onlar kurdaleyi yuterken baranın ve bizim akrabalarda takı takacak kişiler vardı,o yüzden takı takma merasimi başlamıştı.Önde benim annem,onun arkasında baranın annesi kayınvalidem vardı kısacası,onun arkasında hem baranın akrabaları hemde bizim akrabalarda vardı.

Işık bi kenara geçmiş ne taktıklarına bakıp eleştiriyordu,onun bu haline gülmemek elde değildi resmen.

Annem 2 bilezik 1 tane tam altın takmıştı,ardından baranın annesi 4 bilezik 1 çeyrek takmıştı.Taktıktan sonra ışığa  doğru baktım bu ne lan dedi bana bakarak,ben ne bekliyon daha istemede bu bakadar taktı düğünde ne kadar takacak diye ağzıma kapatarak söylemiştim.

Işık yüzünü buruşturdu iyi be demişti,takı merasimi bittmişti şükürler olsun,ayakta duracak dermanım kalmamıştı resmen.Barana da 2 tane 200 lük takmışlardı,ah yazık yavruma benim.

Teker teker fotağraf çekilmişti,bu da bittiğine göre söz ikramlarını vermekteydi.Takıları anneme verdikten sonra ikramlıkları hazırlamaya ve almaya gitmiştik.

Teyzemler ve yengemler çay yapmışlardı,tabak lara böğrek,kek,zeytinyağlı sarma ve kurabiyeler vardı.Zeytinyağlı sarmayı görünce gözlerim büyümüştü canım çok çekmişti resmen,annem tabaklarda ne eksik diye bakarken beni fark etmesiylə tabaklara bakması son bulmuştu.

"Kız sen neye bakıyon öyle."

"Ya anne bak sana şu sarmaya canım çekti."

"Ya Allah seni ne yapmasın tamam tamam sende yicen bunlardan bekle az sabret yahu."

Annem bunu dedikten sonra tamam demiştim,tabaklardan tek tek alıp götürmeye başlamıştık.Bazıları havuz kenarındaki çardakta otuyor bazıları ise hamakta salanıyordu.Tabakları masalara koymuştuk,eksik varmı diye göz gezdirmiştim ve eksik vardı çaylar ve içecekler yoktu.

Tam almaya gidiceken annem elinde bardaklarla ışık ise içeceklerle gelmişti.
Herkesin ne içeceğini kesinleştikten sonra doldurup vermiştik.

Baran yanıma gelip ne zaman dans edicez ne zaman halay çekicez ne zaman oyun oynıcaz diyip durmuştu,bende git onu dayıma söyle demiştim.Baran çekine çekine dayımın yanına gidip söylemişti,dayımda tamam diyerek ev halkıyla konuşmuştu,bir kaç kişi gitmişti istemeden sonra.

O yüzden azalmıştık ama yapacak birşeyimiz yoktu,ne kadar az kişi okadar iyidir bana göre.Dans şarkışı açılmıştı,evin ortasında dans etsez saçma olacağı için bizde bahçeye çıkmıştık zaten oldukça geniş bir alandı,düz olan yerde dans etmeye başlamıştık.

Dans şarkımız Nilüfer-Ta Uzak Yollardan  dı.

Dansımız bitikten sonra dayım başka bir dans şarkısı açıp diğer çiftlerde gelmişti,herkes dans ediyordu,çok güzel bir görüntüydü resmen herkes dans ediyor ve gülüyordu, baran da bende çok mutluyduk.




Has llegado al final de las partes publicadas.

⏰ Última actualización: Nov 26, 2023 ⏰

¡Añade esta historia a tu biblioteca para recibir notificaciones sobre nuevas partes!

İstanbul Beyfendisi Donde viven las historias. Descúbrelo ahora