³

3.2K 294 147
                                    


Selamlaaaar

Ya Turuncu Kafa finalinde baslicam diyip duruyorum ama nedense bölüm atıp duruyorum NGDMZGSMSGSNGD

Bu bölüm de okurlarımın gönlünü almak için...

VE BENİM SUAN SARJİM COK AZ

Yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar ballarım 💗🍯



³

"Görüşeceğiz biz onla!" diye bağırdım evin içinde telefonun diğer ucundaki Okan'a. Okan titrek bir nefes verdi ve "Lan iki saattir aynı şeyi söylüyorsun." dedi.

Evet, kaç saat geçmişti bilmiyordum ama ben unutamıyordum.

Kemal'imin bana olan ihanetini unutamıyordum...

Çok sinirlenmiştim. Dün gece eve gelip ağlamıştım yatakta. Sonra da fark etmeden ağlayarak uykuya dalmıştım.

Uyandığımda fotoğrafına bakıp, duymasa da kendisine güzelce sövdükten sonra duygu değişimi yaşamış, öfkeyle dolu olmuştum.

Planım basitti. Kemal'imi en kısa sürede kendime aşık edecektim. Ardından ise onu güzelce süründürecektim. Sonra yapışacaktım bırakmayacaktım.

Tamam seviyordum falan ama, birazcık sürünmesi gerekiyordu.

Burnumu çektim. "Bak yazıyorum buraya Okan, deli divane edeceğim onu kendime." dedim.

Okan öksürdü ve "Lan Kemal abi'nin evindeyim demedim mi sana? Az sessiz ol, duyulur sağdan soldan." dedi. Sonra Okan'dan duyduğum titrek ve kısık sesli "A-abi?" kelimesi çıktı.

Bense umursamadan, öfkeli bir şekilde konuştum. "Öyle bir aşık edeceğim ki onu kendime, kuduracak olmadığım her saniye!"

Gelen gülme sesiyle kalbim duracak gibi oldu. Gözlerim irileşirken az önce vücudumu kaplayan öfke bana siktiri çekti ve ortadan kayboldu.

Kalbim hızla atarken vücudumu, ona olan aşkım doldurdu.

Bu...
Kemal'imin gülüşüydü...

Zorba Kemal'im!

Dudaklarımı araladım bir şey söylemek için ama hayır, tek kelime edemedim.

"Kimi kendine aşık edecekmişsin bücür?" diyince 'seni' demek istesem de kendimi zor tuttum ve dudaklarımı birbirine bastırdım.

Ağlamam gelirken burnumu çektim. Alt dudağıma dişlerimi bastırdım sessiz kalırken.

Telefonun diğer ucundaki Kemal'im "Alo, bücür?" dedi. Sustum yanaklarıma göz yaşları akarken.

"Arama da kapanmamış, telefon mu çekmiyor lan?" diyince Kemal'im, Okan hemen "Yok abi, kendisi konuşmuyor." dedi.

Hain Okan!

Dudaklarımdan hıçkırık kaçmasıyla Kemal "Rüzgar?" dedi. "Aptal." diye fısıldadım ve hızla telefonu kulağımdan çekip aramayı sonlandırdım.

Çoktan yeniden ağlamaya başlamıştım. İşte nefret ediyordum bu huyumdan. Belki çok büyük bir şey değildi ama benim için çok büyük bir şeydi.

"Aptal işte!" dedim ve burnumu çekip ağlamamı durdurmaya çalıştım. Pek beceremedim tabi ki. Güzel şeyler düşünmek istesem de aklıma Kemal'im geliyor, daha çok ağlıyordum.

YAYIN ARKASI (BXB) +18Where stories live. Discover now