23. Aramızdaki şey

1.8K 181 621
                                    


Oy sınırı: 100
Yorum sınırı: 400

5.2 K'dan fazla kelime yazdığım bu bölüme hepinizin yorum yazacağını biliyorum yoksa siz de Julian'a neredeyse bir yıldır yb atmadığım gibi buna da atmayacağımı biliyorsunuz:)









Çıplak bir göğüse siyah saçlar, beyaz teneyse esmer parmaklar dağılmıştı. Taehyung, Jungkook'un nefeslerini sol göğsünde hissediyordu. Jungkook ise esmerin dokunuşları altında eriyordu.

Kulağının altında hızlı atan kalp istemsizce yüzünde tebessüm oluşturmuş, o gülümsemeyle duvara bakıyordu.

Parmağı Taehyung'un koluna tatlı olduğunu düşündüğü figürler çizip dururken, niye bu kadar huzurlu hissettiğini anlamıyordu.

Uyandığı andan bunu düşünür olmuştu. Bulduğu bir iki cevap rahatsız hissettirmişti. Daha doğrusu olanaklar canını sıkmıştı.

Can sıkıntısı vücud diline yansırken iç çekmiş, "Taehyung" demişti kısık sesle.

İçine atmaktansa sıkıntısını söylemenin daha doğru olacağını düşünmüş, başını kaldırarak esmerin üstünde doğrulmuştu yavaşça.

Taehyung, üstünden uyanan Jungkook'la, düşmemesi için belinden tutarak sırtını yatak başlığına yaslamış, beyaz tenlinin kucağına yerleşmesine sebep olmuştu.

Jungkook'un elleri her zamanki
gibi omuzlarına tutunurken, derin
sesiyle "Hmm" diyerek dinlediğini
belli etmişti.

Cümlelerine nasıl başlayacağını bilememek küçük olanı gererken, bakışlarını kaçırmış, "Biz böyle..." diyerek devamını getirmeden susmuştu.

Kelimeleri bulmak oldukça zorken Taehyung'un aklını okumuşçasına, "Yanlış mı hissettiriyor?" diye sorması anında gözlerini buluşturmalarına neden olmuştu.

"Evet! Ama lanet olsun ki, çok hoşuma gidiyor" diyerek dürüstçe kendini ifade etmişti.

Ona kendini zar zor açmışken Taehyung'un umursamaz tavırla, "Sorgulama o zaman" demesi sinirlerini bozmuştu.

Kaşlarını çatarak, "Ne demek sorgulama? Odanda böyle kucak kucağa oturduktan sonra hiçbir şey olmamış gibi davranayım?" diye hiddetle sordu.

"Onu mu dedim, Jungkook?"

Bu rahat tavrı beyaz tenlinin sessiz kalacağı türden bir şey değildi. En azından onun duygularını görmezden gelemeyeceğini bilmesi gerekiyordu.

Derin nefes alarak sakinleşmeye çalışırken, "Benim değinmek istediğim konu bu! Bana yakın olmak istediğini söyledin. Peki sonrası ne olacak?" diye asıl konuya giriş yaptığında, esmer konuşmanın ciddiyetini daha yeni yeni idrak etmişti.

Jungkook, içindeki tüm sorulara cevap bulmak istiyordu. Bilinmezliklerle yaşamak onun doğasına tersdi: hep rahatsız hissettirdi.

Alt dudağını yalayarak, "Bu yakınlık hoşuma gidiyor, evet. Ama bu geçici bir şeyse istemiyorum" diyerek başını yana çevirdiğinde Taehyung derince yutkunmuştu.

Onu bedeni için kullanacağı fikrine kapılmış olduğunu düşünerek iyice  kaşları çatılmış, "Rahatsız olmadığını sanmıştım" demişti.

Yanlış anlaşılmasıyla başını hızlı hızlı yana sallayan Jungkook, "Hayır, konu bu değil. Anlamıyorsun, Taehyung. Rahatsız olsam bana dokunmana izin verir miydim?" dediğinde az da olsa rahatlamıştı esmer tenli.

Zoe TaekookWhere stories live. Discover now