My fault | Taekook

32

QHelloooooo

Nabersiniz🤏🏻

Okulda intim olmayinca buraya sariyorum🥲

SINIR;
800 vote
700 yorum

Bide

Bolum sonlarinda sinira laf etmek yerine bolum hakkinda fikir belirtince kitabimiz💐🌷🌹🌼🌸🌺🌈🎄🌸🌺🌼🌺🌼🌸🌺🌸🌺🌼🌸🌺🌷🌹💐💕💓💕💞

-

-

"Güzel oğlum... Mis oğlum."

Jungkook, yanına yatırdığım oğlumuzu öpücüklere boğarken gülümseyerek onları izliyordum.

Bir de... Lanet ütü. Güzel tabloya katılıp kocamın koynuna girmek yerine Arin'in kıyafetlerini ütülüyordum. Aslında Jungkook kuru temizlemeye verme teklif etse de oğlumun kıyafetlerini veremezdim kimseye, ki ütülemeyi de seviyordum. Bu yüzden Jungkook, son bir saattir olan nazlanmalarımı duymamazlıktan geliyordu.

"Gözleri fazla mı siyah sanki bebeğim?"

"Senin gözlerine çok benziyor, ama sonrasında değişebilirmiş. "

"Sanmıyorum değişeceğini, fazla siyah."

Arin'in yanağını öpüp burnunu sürttüğünde gülmesini sağlamıştı.

"Niye babanın ela gözlerini almadın,Arin?"

"Ayrımcılık yapıyor.9 ay ne zorluklarla taşıdım ama yaptığını görüyor musun? Ayıp olmasın diye gülüşümü almış sadece."

Somurtmaktan asla vazgeçmeden ütünün fişini çekip ütülediğim kıyafetleri katlamaya başladım bu sefer.

"Karnımda taşıdım, bak kıyafetlerini ütüledim, oğlum güzel giysin dedim. Süt veriyorum, ama bak işte!"

Umursanmadım.

Gerçekten, Jungkook kıkır kıkır gülen Arin'i öpmeye devam ederek bana bakmayı kesmişti. Onlara göz devirip yanlarına yaklaştım. Oğlumu alıp hareketli beşiğine yatırdım-ki nankör çocuğum babasından ayrıldığı için sızlanıp durmuştu-

Arin'i bıraktıktan sonra onu aldığım yere, kocamın yanına uzandım.

"Benimle ilgilen biraz."

"Hmm..."

Yüzüme yaklaştığında heyecandan kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Dudağımı ısırıp yutkundum. Arin'in beşiği bize bakmıyordu. Sanırım bunu değerlendirebilirdik.

"Hımhım..." Dudaklarımız buluştuğunda gözlerimi kapayıp gülümsedim. Sanırım en çok sıcacık dudaklarına aşıktım.

Alçılı kolundan destek almasın diye ona dönüp daha rahat olmasını sağladım. Öpücüğün sınırını birazcık aşmış, dilini kullanıyordu. Çok azgındı çok.

"Sikeceğim alçısını."

"Ben varken mi?"

Bu onu daha da sinirlendiriyordu. Çünkü alçıları olmasa şuan yaşamıyor bile olabilirdim. Mahvederdi beni.

"Sana sıra var."

Kıkırdayıp öpüşüne karşılık vermeye devam ettim. Ancak... Kapı çalmıştı.