Kapıyı aralayıp bedenimi yavaşça dışarıya çıkardığım da kalbimin gerginlikten sıkıştığını hissetmiştim. Şu an annem veya babamla karşılaşırsam nasıl davranmam gerektiğini bilmiyordum.

Bakışlarımı ilk önce etrafta gezdirmiş ve kimsenin olmadığına emin olarak koşar adımlarla merdivenleri hızla indim. Yoongi dışında Kimseyi görmek veya kimseyle konuşmak istemiyordum.

Etrafta Annem ve Babamı görmediğim için rahatlayarak hızla saraydan çıkıp bakışlarımı bahçede gezdirdim. Bahçenin çıkışına doğru küçük bir çardakta Yoongi'nin tek başına oturduğunu görmem ile memnuniyetle gülümsedim. Etrafta çok fazla asker yoktu büyük ihtimalle eğitimdelerdi ve bu benim işime gelirdi.

Sessiz ve sakin adımlarla çardağa doğru ilerledim. Yoongi'nin bedeni bana dönük olsa da beni görmemişti bakışları zemine kilitlenmişti ve başı da eğikti.

Sessiz attığım adımların sonuna geldiğimde oturan beden benim varlığımı hissetmiş olmalı ki yavaşça kafasını kaldırmıştı. Yoongi'nin bakışları beni bulduğunda tepki vermemiş sadece hafifçe kaşlarını çatmıştı. Bana sinirli olup olmadığını bilmiyordum fakat sinirli olması en son isteyeceğim şeydi.

Hafifçe gülümseyerek, sessizce yüzüme bakan bedenin yanına oturdum. Yoongi, sinirli miydi yoksa şaşkın mıydı? anlayamamıştım.

"Taehyung, bugün beni çok şaşırttın"

Yoonginin, Beklediğimden daha sakin çıkardığı ses tonuyla konuşması beni bir nebze rahatlatmıştı.

"Yoongi, sana daha önce bahsetmediğim için üzgünüm, benim için de her şey çok ani gerçekleşti."

Yandımdaki beden derin bir nefes almış ve oturduğu yerde bedenini tamamen bana döndürdü.

"O adam seni zorlamadı değil mi?"

"Hayır, kesinlikle öyle bir şey yok hem ben teklif ettim ona"

Yoongi söylediklerim ile hafifçe kıkırdayarak bakışlarını yüzümden çekmişti. Anlayamıyordum, ben ve ailem hariç herkes çok sakindi.

"Jungkookla yakın olduğumuz doğru ama gönül ilişkimiz yok, biz sadece sahte bir evlilik içerisindeyiz"

Sahte bir evlilik yapmak gerçekten kötüydü ve bu evliliğin ne zamana kadar süreceğini dahi bilmiyordum. Hayallerim de hiç bir zaman böyle bir evlilik yoktu zaten kim böyle evlenmek isterdi ki?

Yoongi bakışlarını tekrar bana çevirip kucağımda duran elimi sıkıca tutup gülümsemişti. Onun bu şekilde bana verdiği destek çok kıymetliydi.

"Ne olursa olsun o adama çok fazla güvenme, beni ihmal edersen omega olduğunu umursamadan seni bütün gün askeri eğitime sokarım ve hep yanında olduğumu da bil"

Yoongi'nin ağzından dökülen sözcükler ile keyiflice kıkırdamıştım. O an, onunla iyi ki yakın olmuşuz diye düşünmeden edemedim. Beni hemen keyiflendirmişti, ne olursa olsun yanımda olduğunu hissetmek çok güzeldi.

Elimi yoongi'nin elinden kurtarıp kollarımı sıkıca yanımdaki bedenin boynuna sarmam ile belimde onun ellerini hissettim. Yoongi yanımda olunca sanki başka bir arkadaşa ihtiyacım yokmuş gibi hissediyordum. Beni anlıyordu, suçlamıyordu, neyi neden yaptığımı sorgulamadan bulabiliyordu. Bunlar benim için çok kıymetliydi çünkü kötü ve zor zamanımda yanımda oluyordu zaten aksi olsa bunun adı arkadaşlık olmazdı.

A lost omega ~ 𝑇𝐾Where stories live. Discover now