"Şu gümüş saçlı piç benden daha iyi olduğunu mu sanıyor?"
"Onun ukala ve kendini beğenmiş davranışları kendimi öldürmek istememe sebep oluyor"
Academic rivals to lovers <3
Tüm karakter hakları Kishimoto-san'a aittir.
Tüm görseller kendi yaratıcıla...
Ders sonrası rehber öğretmenim çağırmıştı "Tsugikuni, klübe gidiyor musun?" diye sordu. Ne klübü? "Ah şey bu sıralar biraz meşgülüm" "sen o klübün başkanısın sık sık orada olman gerekir. Bugün yeni üyeler gelecek onları test et" dedi anahtarları bana verirken. Ah dostum gerçekten yorgunum uyumak istiyordum. "Tamamdır" dedim anahtarı alırken.
Derin bir nefes alıp spor salonuna gittim. Dolabımı açıp siyah eşofman takımımı aldım. Jogger, uzun kollu crop ve kapuşonlu ceketti. İçeri geçince diğerleri ile selamlaştım. Klüpte fazla kişi yoktu kısaca Kiba Kankuro Naruto Deidara Sasori vardı. Kiba köpeği Akamaru'yu da getirmişti. Beni görünce yanıma geldi "aww ne kadar da büyümüşsün!" dedim onu severken. Yüzümü yalamıştı. Onunla oynarken kapı tıklandı "Gir" diyince görmeyi beklemediğim kişilerdi. Kısa şekilde dersek 'komşularım'. 4ü de eşofmandaydı. 4ünün de üzerinde dar siyah tshirt vardı. Güzel manzaraydı itiraf etmeliyim "Ah! Rei-chan sen de mi buradasın?" diye sordu Hashirama "klüp başkanı olur kendisi" dedi Kiba beni överek. Akamaru'nun başını son kez patpatlayıp ayağa kalktım. "Başvurularınızı alayım" dedim onlara doğru giderken. "Hidan'ın kıçını tekmelerken dövüşmek hakkında birşeyler bildiğini biliyordum. Ama bu tamamen yeni" dedi Madara. "Başarısız olduğun bir konu var mı?" diye sordu Izuna gülerken "aslında bir çok konu var. Müzik çalamam, sesim şarkı söylemek için çok kötü, dans edemem, çizim yapamam, araba kullanamıyorum ve saire" dedim kısa kesip gülerken. "Hangi dalda ustalaştın peki?" "MMA" diyince hepsi Madara'ya döndü "sonunda iyi bir rakip!" dedi sevecen şekilde. Bu hallerine güldüm.
Kağıt işlemlerini hallettikten sonra Madara ile ringteydik. "Önceden söyleyeyim Hidan'a yaptığımı sana yapamam" dedim "nedenmiş o?" diye sordu "çünkü rage moda girmem için bir sebep yok" "sen de varmış gibi düşün o zaman" "tamamen psikolojik bir durum öyle şey yapamam" dedim saçlarımı belli belirsiz toplarken. Sonra ise diş koruyucularını taktım. "O zaman sana acımam için yalvara bilirsin" dedi eldivenleri takarken. Ben de el sargılarımı sardım. "O kadar da değil canım abartma" dedim gülerken.
Yüzüne yüzüne vuruyordum ama hiç birşey hissetmiyordu! Canavar bu! Ayaklarım bile boynuna sarılıydı. Belimden destek verdi ve beni kaldırdı. Ah hayır hayır! Sonra ise sert şekilde yere vurdu beni. Öyle şiddetli bir vuruştu ki diş koruyucum ağzımdan fırladı. Üstüme gelince elimle bu kadar yeterli işareti yaptım. "Şimdiden pes mi ediyorsun?" diye sordu. "Sen neden pro dövüşlere gitmiyorsun? Burası senin yerin değil kardeşim" dedim zar zor kalkarken. Yere düşüşümü tüm sırt kemiklerimde hissetmiştim. Söylediğime herkes gülmüştü. Yerden koruyucuyu alıp su ile yıkadım. "Sizde ne olacaktı?" diye sordum "bende judo" dedi Hashirama "bende de taekwondo" dedi Izuna "ya sen?" diye sordum Tobirama'ya. "Kick boxing" dedi. Onun gibi sakin birisine göre fazla agresif bir dal.
-Tobirama Senju-
Madara gibi birine karşı oldukça fazla dayandı. Yapısı iyiydi. Üst vücudu kaslıydı bir kıza göre. Karın kasları belirgindi. Kuvveti ne kadardı acaba? "Ben de dövüşmek istiyorum" dedim ringe çıkarken. "Rei-senpai zor bir gün geçirecek gibi" dedi Naruto "kapa çeneni" diye havluyu ona fırlattı. Kalkıp yanıma geldi "Tobirama'cım" dedi omuzlarımdan tutarken "az önce nasıl fırlatıldım gördün değil mi?" diye sordu tatlı(?) şekilde. Bu ani yaklaşımı affallamama sebep olmuştu "evet?" diye cevap verdim "sence ben yeniden dövüşe bilir miyim?" "Korkma Rei o benden zayıf" diye seslendi Madara. "Peki yapalım ama bana 5 dakika ver" dedi suyunu içerken. Sonra dikkatlice beni izlemeye başladı. Arkama geçti oradan da biraz izledi. Taktik mi geliştiriyor? Zaman dolunca diş koruyucusunu yeniden taktı. "Eldiven takmalısın canın yanacak" dedim "eldivenlerden hoşlanmıyorum" dedi sargılarını da açarken. Ben kendi eldivenlerimi takıp ellerimi yüz hizama getirdim. Direkt saldırmıştı. Ben yumruk atınca elleri ile darbenin şiddetini aza indiriyordu. Tekme atınca kolunun altında durdurdu. Sonra diğer ayağıma çelme attı. Yere düşünce hızla kolumu kendisine çekti ve ayaklaeını boğazıma sardı. Armbar mı attı az önce o bana?! Jiu-jitsu kullanacağını düşünmemiştim. Ayağına üç kez vurunca burakmıştı. Sonra ayağa kalktı "bugünlük yeter ben pes" dedi yerde yatarken. 'Seni yendim' 'bunda da zayıfsın' havalarına girmemişti garip şekilde. Kol bantlarımı açtım. "Rei?" diye seslendi ona Deidara. Ona döndüğümde uyuyordu. "Oi Reida uyan" diye Sasori de seslendi. "Onun uyanmasına imkan yok" dedi Kankuro kalkarken. "Onu evine götürelim" dedi Hashirama. Onu omuzuma aldım. "Taksi çağırayım ben" dedi Izuna telefonu tuşlarken.
Yaklaşık yarımsaattir kapıda bekliyorduk. "Lanet olası anahtarı bulamıyorum!" dedi Madara "belki başka yerdedir?" dedi Hashirama "nerede olacak başka" dedi Madara da. "Dur biraz! O böyle giyinmemişti" dedim sonradan anlarcasına "okulda kalmış ola bilir diyorsun? Mantıklı" dedi Hashirama "ne yapalım peki?" diye sordu Izuna "bizde kalsın" dedi Hashirama "ne?" dedim düz şekilde "burada bırakacak değiliz ya. Senin odanda kalsın" dedi bana dönerken. Hatta! Benim odamda? "Kanepede uyusun benim odamda niye uyuyor?" diye sordum "gerizekalı misafiri kanepede mi uyutacaksın?" dedi Madara. Nefesimi sinirli şekilde verdim.
Yavaşca yatağa koydum onu. Anında kıvrılmıştı. Ona son kez bakıp dışarı çıktım. "Hazır misafir de gelmiş güzel bir yemek yapayım!" dedi Hashirama hevesle. Ellerimi yıkadıktan sonra odama çıktım. Hala uyuyordu.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Dolabımı açıp üstümdeki tshirtü çıkardım. "Ah nasıl da uyumuşum!" diye bir ses duydum arkamı döndünce esnerken buldum onu. Bana dönünce donmuştu "eh?" dedi beni görünce de. Rahatsız edici şekilde süzüyordu beni. Kızarmıştı sonra bakışlarını kaçırırken. "H-hey burada ne işim var?" dedi tedirgin şekilde. Tshirtümü giyindim. "Dojoda uyuya kaldın seni eve getirdik ama anahtarını bulamadık bu yüzden buraya getirdik" dedim açıklarken. "Teşekkür ederim" dedi tebessüm ederken. "Şey" dedi duraklarken "duş ala bilir miyim?" diye sordu. "benim banyomu kullana bilirsin" dedim ona giyecek birşey ararken. Bana dar olan tshirtlerden birisini alarken sonra şortlarımdan birisini de aldım. Temiz havlu ile birlikte ona uzattım. "teşekkür ederim!" dedi mutlulukla. Ona son kez baktıktan sonra odadan çıktım. "Uyandı mı?" diye sordu Izuna "evet banyoda şuan" dedim kanepede otururken "bunca saati ne yaptınız?" diye sordu Hashirama pişkince gülerken "10 dakika oldu ne saati" dedim göz devirirken "işi pişirmek için 10 dakika da yeterli biliyorsun" dedi Madara piç şekikde "yok öyle birşey!" dedim öfkeyle kalkarken. "Hey nabersiniz?" diye sordu gelirken "Tobirama'nın kiyafetleri mi onlar?" diye sordu Madara "evet sağolsun ödünç verdi" dedi nemli saçlarını karıştırırken. Yanlış anlamamıştı iyilikten. Madara'nın istediği olmayınca orta parmak çekip masaya geçtim "yemek hazır!" dedi o anda da Hashirama.
💠Tobi ve Rei'nin aynı odada kalmaları için bir fikir verin bana çabuk! Yorumlarda belirtin lütfen^^ Oy vermeyi unutmayın. Sevgiyle kalın<3
