- 61 -

139 20 76
                                    

"Peki ben orayı nasıl bulacağım ki?" diye sordu Deniz telefondaki adama merakla, iyice kafası karışmıştı ama heyecanlanmaya başladığını da hissediyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Peki ben orayı nasıl bulacağım ki?" diye sordu Deniz telefondaki adama merakla, iyice kafası karışmıştı ama heyecanlanmaya başladığını da hissediyordu.

"Bak Sana Happy'yi gönderiyorum. İstediğini seç istediğini al. Sakın masraftan kaçınma."

"Yüzük aldın mı?"

"Onu ben alacağım."

"Peki öyleyse, elimden geleni yapacağım. Görüşürüz."

"Tamam, görüşürüz. Kendine dikkat et!"

"Tamam enişte!" dedi Deniz şakayla göz devirerek. Tony'nin bu tavrını Zeynep'e benzetmeden edemedi. Telefon kapandıktan sonra diğer elindeki fırçayı yanındaki masaya, boyası bir yere sürülmeyecek şekilde koydu.

Deniz, önündeki henüz yarısı bile boyanmamış tablodan çekip üzerindeki boya içindeki gömleğe çevirdi gözlerini. Kesinlikle önce duş alması ve acilen hazırlanması gerekiyordu.

Bugününü sadece çizim yapmaya adadığı ve tembellik etmek için psikolojisini hazırladığı için biraz hayal kırıklığına uğrasa da kardeşinin mutluluğu için değeceğini biliyordu.

Oturduğu sandalyeden hemen ayaklanarak boyalarını, paletini ve fırçalarını temizledi. İşin en sevmediği kısmı buydu, çünkü çok uzun sürüyordu. Ardından üzerindeki boyalarla rengarenk olmuş gömleğini çıkardı, tuvalin önündeki sandalyesine astı.

Duş almadan önce odasında kıyafetlerini hazırladı. Kucağında hazırladığı kıyafetler ile bonyoya doğru geçtiği sırada dairenin kapısı çaldı.

Bir an ne yapacağını kimin geldiğini düşünürken dondu kaldı kadın. Ardından kapı bir kez daha çaldı. O an bugün Johnny'nin yanına uğrayacağını hatırladı.

Elindekilerle birlikte kapıya doğru adımladı. "Johnny." dedi, kapının deliğinden baktıktan sonra açarak. Adam onun yüzündeki mahçup gülümsemeye anlam veremedi.

"Merhaba?!? Bir sorun mu var?"

Deniz "Aslında tam olarak değil." diye cevap verdi ona. Kendisini merakla dinleyen adam açtığı kapıdan girdikten sonra kapıyı kapattı.

Elindekilere Johnny'nin gözünün kaydığını farkettiğinde "Açıkçası senin geleceğini unuttum. Bizim şu birlikte resim yapma işini ertelesek senin için sorun olur mu?" dedi mahcubiyetle.

Johnny hayal kırıklığına uğradığını hissetti. "Başka bir plan mı yaptın?" diye sordu, ne kadar kırıldığını göstermemeye çalışarak.

"Özür dilerim Johnny." dedi Deniz, gerçekten üzgündü. "Önemli olmasa şu an iptal ederdim, inan bana."

"Anlıyorum." dedi hemen Johnny. Kendisini zorla öncelik haline getiremezdi ya...

"Öyleyse görüşürüz."

Deniz adamın yüzünde zorlama bir gülümsemeyle evden ayrılmak istediğini gördüğünde, ne tepki verirse verecek olsun yine de dürüst davranması gerektiğini hissetti.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Sep 09, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

İki AdamWhere stories live. Discover now