- 13 -

564 87 629
                                    

Zeynep sinirle konferans salonundan çıktıktan sonra asansöre binerek zemin kata ulaştı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Zeynep sinirle konferans salonundan çıktıktan sonra asansöre binerek zemin kata ulaştı. Kapıya yönelmeden önce ilk gün aldığı giriş kartını danışmanın masasına sert bir şekilde bıraktı.

Danışmada oturan kadın ani hareket ile ürktüğünde de Zeynep hareketinden utanarak özür diledi ve yüzündeki sahte gülümseme ile kadına iyi günler dileyerekşirketten ayrıldı.

Kapının önüne çıktığında temiz havadan derin nefes alarak kendini sakinleştirmeye çalıştı. Aklına gelen düşüncelerle kulaklığını atktı ve Sirius'u aktifleştirdi.

"Sirius, benim için İstanbul'a bilet bulabilir misin?" dedi sesi titrerken, gözünden akan birkaç damla yaş düştü. Amerika'ya gelmek için onca insana karşı geldi, bir sürü insanı ardında bıraktı. Burada yeni bir hayat kurdu, yeni arkadaşlar edindi.

Hayallerindeki iki adamla tanıştı, hatta bir süre Stark Endüstride bile çalıştı ama daha iyisini yapabilirdi... Her şeyi eline yüzüne bulaştırdı. Bir de saçma sapan bir sürü iftiraya maruz kaldı.

Kulaklığında kulaklık, kafası bir sürü düşünce ile dolu yürürken metro durağını es geçerek spor salonuna doğru çevirdi rotasını. "Türkiye'de ki hava muhalefeti ve yoğunluk nedeniyle en yakın uçuş haftaya görünüyor efendim. Yer ayırtmamı istediğinize emin misiniz?" dedi Sirius, müziğin sesini biraz kıstıktan sonra.

"Evet Sirius en yakın tarihe lütfen." dedi Zeynep "Müziği tekrar açar mısın lütfen?" diye ekledi ardından. Ilık kış gününde, kulağındaki müzik ile seri adımlar atarak spor salonuna ulaştı, içeriye girmeden önce yüzündeki gözyaşlarını sildi.

Salona girerek direkt soyunma odasına yöneldi. Daha önce buraya yedek eşofman takımı bıraktmadığını hatırladığında, koridorun ortasından geri dönerken içinden kendisine sövdü.

Koridorun sonunda adımlarını James'i bulabileceğini düşündüğü ringlere doğru çevirdi. Tam tahmin ettiği gibi orada, birbiri ile dövüşen iki adamı izliyor bazı yerlerde de hareketleri eleştirerek doğrusunu gösteriyordu.

James, Zeynep'in kendisini izlediğini gördüğünde yüzündeki ciddi ifade gülümsemeye dönüştü ve adamlara bir şeyler söyleyerek kendisini bekleyen kadının yanına adımladı.

"Bu kadar sık gelmeye başladığına göre bu iş pek senlik değil. Bırak sen bu işi." dedi adam, şakayla karışık ve Zeynep bir şey diyemeden devam etti. "Neden giyinmedin?"

Zeynep, yüzünde oluşan buruk gülümseme ile "Zaten bir daha gitmeyeceğim oraya. Senden bir tişört ve varsa şort rica edecektim ben, eve gitmek için bile zaman kaybetmek istemediğim için direkt buraya geldim." diye cevapladı.

James, Zeynep'in yüzündeki sıkıntılı ifade ile kaşlarını çattı. Zeynep'i uzun zamandır tanıyordu ve ilk defa bu kadar yorgun görüyordu. Üzerine gitmeden kafası ile kadını onayladıktan sonra kendisine ait olan antrenör soyunma odasına yöneldi.

İki AdamWhere stories live. Discover now