2.Bölüm

118 9 8
                                    

"Offf!Bu nasıl hobi kızım ya!"dediğinde kocaman bir kahkaha attım.

"Yelda bence sen yapamı-"derken Yelda tekrar yere yapışınca kendimi tutamayıp tekrar kocaman bir kahkaha daha attım.

Yelda kalk bı gören olcak

Yelda bana ters ters bakarak yerden kalkmaya çalışırken tekrar tekrar yere yapışıyordu."İnsan kalkmam için yardım eder be!Sen ordan kıs kıs gülerek beni izliyorsun."

Ve yine yere yapıştı.

Şaşırdık mı?Hayır

Güldük mü?Tabikide evet

Bu haline daha fazla dayanamayıp elimi ona doğru uzattım ve uzattığım gibide direk elime yapıştı.Az önceki halleri aklıma gelip tekrar gülerken o çoktan ayaklanmış bana tutunarak dengede durmaya çalışıyordu.

"Çıkalım buradan artık nolur!"

"Olmaz!Sana Buz Patenini öğretmeden buradan çıkmayaca-"derken uzaktan bir ses yükseldi.

"Defne evladım,kapatıyoruz artık çıkın!"dedi Harun amca.

"Ama daha Yelda'ya buz pateni öğretecektim"dedim ve dudağımı bükdüm.Tabi bu dediğimi sadece Yelda duymuştu.

Yelda bana yine ters ters bakmaya devam ederken bı anda elimi tuttu ve beni çıkmam için itelemeye başladı.

Ve yine yere yapıştı.

"Ee kızım sende abartıyorsun!Bu kadar zor değil ki,altı üstü dengede duracaksı-"

"Acaba söylenmek yerine beni kaldırsan mı Defnecim"

Onu yerden kaldırdıktan sonra zorda olsa onu oradan çıkarmayı başarmıştım.Buz pateni ayakkabılarımızı çıkarıp dolaba yerleştirdikten sonra telefonumu alıp bizim grubu görüntülü arayıp yürümeye başladık.Ayça hariç herkes açınca gişenin önüne gelmek üzereydik.

"Ayça neden açmadı?"diye sordum hafif şaşkın bir sesle.

"Şaşırdın mı cidden."dedi Arya bana cevap olarak.

"Tabiki hayır,neden açsınki zaten!O bizi sevmiyor"dedim yalandan küsmüş bir ifadeyle.

Eflal"Bide bayıl istersen Defne"dediginde çoktan gişenin önüne gelmiştik.

Hepimiz bu dediğine güldüğümüzde ben telefonu Yelda'ya uzatıp"Yelda iki dakika beklesene Selim'le konuşayım"dedim ve cevap vermesini beklemeden gişeye doğru yakınlaştım.

Yelda'nın arkamdan bana bir şeyler söylediğini duyuyordum fakat alçak sesle söylediği için anlamıyordum.Zaten büyük ihtimalle bana'Ne gerek var Defne?Boş ver direk gidelim Defne?Şöyle Defne,böyle Defne' dediğini az da olsa biliyordum.Ama takmadım.Sonuçta altı üstü bir arkadaşımla iki dakika sohbet edip gelecektim.

Ellerimi yukariya doğru kaldırıp"Selimcim!Ben geldi-"diye bağıracaktımki içeride Selim yerine benden 1-2 yaş büyük birini görmem bir oldu.

"Selim nerede?"diye sordum kaşlarımı çatarak.Karşımdaki kumral saçlı çocuk önce bana bön bön baktı.Daha sonra ben elimi yüzünün hizasına doğru kaldırıp salladım"Hey,Selim nerede dedim duyuyor musun?"ve elimi indirip ekledim"Bana öcü görmüş gibi bakmaz mısın."dedim alayla ve dediğime hafif gülerek.

En sonunda kumral saçlı çocuk kendine gelmiş olacak ki bakışlarını önüne eğip tekrardan bana döndürdü"Neden soruyorsun?"dedi kaşlarını çatarak.

"Neden sorduğum seni ilgilendirmiyor,sorduğum soruya cevap verir misin."

"Çok mu önemli hanımefendi.Gişede çalışan bir çocuğun özel hayatına girmek bir suçtur, haberiniz olsun."

Yakamoz Güzeliजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें