Rüya [Omegaverse] [Tamamlandı]

Rüya: 2

İyi okumalar dilerim ✨

Gözlerimi açınca - doğrusu açmaya çalışmıştım - sol gözümün sargılı olduğunu ama sağ gözümün iyi olduğunu fark etmiştim. Birkaç dakika kendime gelmek için zaman tanıdım. Biraz daha iyi hissedince etrafıma baktım. Hastane koltuğunda iki büklüm yatan Emre derin bir nefes aldım.

İçeri giren doktorla Emre uyanıp bana bakmıştı. Doktor Emre'ye küçümseyici bir şekilde bakıp bana dönmüştü.

" Vücudunuz da bazı yerler ezilmiş, kolunuzda hafif bir çatlak ama biz tedbir amaçlı alçıya aldık, ayrıca sol gözünüzde pençe izi var ve bir süre gözünüz sargılı gezmek zorundasınız. En yakın sağlık kuruluşuna gidip sargılarınızı degiştirmeyi unutmayın ayrıca pençenin izi kalabilir ve ayriyeten görme kaybınız da olabilir. Lütfen kurt olduğunuz için hemen iyileşirim kafasına kendinizi zorlamayın. Sekreterden reçetenizi alabilirsiniz " dedi ve odadan çıkan doktor ile derin bir nefes almıştım.

Emre yanıma gelip yüzümü elleri arasına aldı.

" Çok tatlı görünüyorsun " dedi gülümseyerek.

" Ben baskın bir alfayım Emre! Nasıl tatlı olabilirim " dedim kızar gibi yaparak.

Emre gülüp sandalyeyi yatağımın yanına çekti.

" İki gündür bilincin kapalıydı. Senin için endişelendim " dedi.

" Benden kurtulmak o kadar kolay değil " dedim gülerek.

" İstersek şimdi taburcu olabilirsin  "

" Olur "

" Tamam ben gerekli işlemleri yapıp geleyim "

Odadan çıkan Emre ile derin bir nefes almıştım. Sağlam olan kolumu - yani sol kolumu - sargılı gözüme götürüp hafifçe sargıyı elledim. Sağ koluma baktım. Biraz şey hissediyordum, güçsüz? Zayıf?

İçeri giren Emreyle gülümsedim. Emre'nin yardımı ile hastaneden çıkmıştım. Eve gelene kadar da hiç konuşmadık.

∆∆∆

Emre, beni salondaki koltuğa yatırıp üstümü güzelce örtükten sonra bana yemek yapmak için mutfağa gitmişti. Yemek yaparken ara ara yanıma gelip birşeye ihtiyacım olup olmadığını soruyordu.

Canım sıkıldığı için Emreden utana sıkıla bana okuma kitabı getirmesini istedim. Emre'nin getirdiği kitabı bacaklarımın arasına koyup yavaş yavaş okumaya başlamıştım ki kapının zili evin içinde yankılanmıştı.  Emre pıtı pıtı koşarak kapıyı açmaya gittiğini duydum. Birkaç dakika sonra salona giren lider ile ayağa kalktım. Lider ise beni oturtup yanıma oturmuştu.

" İyi misin evladım ? " Diye sordu sargılarıma bakarken.

Kendimi ilk kez liderin karşısında zayıf hissetmiştim.

" İyiyim alfam, sizler nasılsınız? " Diye sordum.

" Beni bırak evlat! Seninle gurur duyuyorum. Senin sayende sürüm tehlikeyi atlattı. Ne istersin benden? " Diye sordu heyecanla.

" Alfam, siz beni büyütüp baktınız. Evlatlarınızdan ayırmadınız, ben sizden nasıl birşey isterim? Hem burası benimde sürüm, tabiki koruyacağım sürümü " dedim.