onların bebeklik fotoğraflarını sevimli bulduğunuzda enhypen
HEESEUNG
"Aman Tanrım, çok tatlısın! Küçük yanaklarını ezebilirim!"
şu anda yatağınızda oturmuş, heeseung'un bebeklik ve çocukluk fotoğraflarından oluşan bir fotoğraf kitabına bakıyorsunuz. yanaklarının ne kadar sevimli ve yumuşacık olduğu konusunda cıvıl cıvıl.
"babe dur!" fotoğraf kitabını kaptı ve çarparak kapattı.
"hayııır ama daha fotoğraflara bakmayı bitirmemiştim!"
"çok geç! onların bir fotoğrafını çekmemeliydin," diye omuz silkiyor.
"peki, yaptığım iyi bir şey!" telefonunu alırsın ve elindeki resimleri açarsın, heeseung'un yüzünün yanına koyarsın.
"Bak çok tatlısın! Ne oldu sana?" kaşlarını çatarak bebek fotoğrafını heeseung'a benzettin.
"ne?! onu geri al!" seni gıdıklamaya başlar.
"tamam! tamam! iyi! hala çok tatlısın!" diyorsun gülerek
"iyi!" sonunda seni gıdıklamayı bırakır.
"Bak, aynı görünüyorsun!" yanaklarını tutarsın ve fotoğraftaki gibi onları ezersin.
"Yaa! Kes şunu!" seni tekrar gıdıklamaya başlar.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
JAY
"Bebeğim, bir buçuk saattir bu fotoğraflara bakıyorsun," diye yakınıyor jay.
"ama ne kadar tatlı olduğuna bir bak! Duramıyorum!"
"Pekala, durman gerekecek," diyerek telefonu kapatmak için aldı ama o yapamadan sen kaçtın. kanepenin dışında ve mutfak adasının etrafında.
"yah! Hemen buraya gel!" seni yakalamaya çalışır ama sen daha da hızlı koşarsın.
"Bir şartla dururum," diye sırıtıyorsun, aklına bir fikir gelirken.
"tamam mı? ve bu tek şart nedir?" jay şüpheyle sorar.
"Bu fotoğraf gibi poz vermelisin!" onun en sevdiğin bebek fotoğrafını gösterirsin.
"ne? asla!"
"lütfen! Söz veriyorum bebek fotoğraflarına bakmayı bırakacağım, eğer bunu yaparsan!" yalvarırsın
"iyi," jay içini çeker ve fotoğraftaki gibi poz verir.
"Evet!" hemen onun pozu verdiği bir fotoğrafını çekersin.
