" Yani öyle bakmayın. Açıklayayım. Şöyle kii. Koray abimin üstüne dinleme cihazı yerleştirdik." Hepsinin gözleri fal taşı gibi açıldı. Benden bundan yararlanıp devam ettim." Yani mesela abilerimin kız kardeşleriden çok şu el kızları için endişelendiklerini duydum. Ayrıca Görkem'in de Merve için ne kadar endişelendiğini duydum." dedim gülerek.

     " O zaman Burak' ın da kim için endişelendiğini duymuşsunuzdur." dedi Görkem. Bunun üzerine Burak gözlerini önce yanındaki Görkem'e daha sonra benim üzerime dikti. Bende gözlerimi hemen kaçırdım.

     " Yok duymadım. Ayrıca biri bu pastayı elimden alabilir mi? Ekim kırıldı. Hiç de centilmen değilsiniz." dediğimde Koray abim Burak'ın omzuna omzunu vurdu. Sonra başıyla beni işaret etti. Burak sanki biraz tereddüt ede ede bana doğru yaklaştı. Pastaya elini uzattığı an pastayı geri çektim. "Ay madem almıyorsunuz bende masaya bırakayım. Ama baştan söyleyeyim. Pastanın yarısı benim" dediğimde Burak'ın arkadan oflama sesi geldi.

     Arkamı döndüğümde başını pencereye çevirmiş dışarıyı izliyordu. Sonra hareketlenip koltuğa oturdu. Yani tamam biraz çocukça davranıyor olabilirim. Ama o beni bırakıp gitti. Şimdi de gelmiş onu affetmemi bekliyor. Çok bekler beyefendi. Sülo işte ne olacak?

     " Şimdi bugün benim doğum günümmüş onu öğrenmiş oldum. Ama böyle bir aksiyona hiç gerek yoktu. Ayrıca Sena hanım biz kardeşimiz için de endişelendik. Mesela seni ne kadar çöpten bulmuş olsak da yine de kardeşimsin yapacak birşey yok." yaa yine beni sinir etmeye çalışıyordu ve gayet de başarılı oluyordu. Herkes bu dediğine tebessüm ederken. Benim gözüm istemsizce Burak'a kaydı. Tebessüm ederek bana bakıyordu. Ona baktığımı görünce de iç çekip başını başka yöne çevirdi.

     " Yaaa abiii. Anneme sordum yokmuş öyle birşey. Neyse bu konuyu burda bir daha açmamak üzere kapatıyorum. Ayrıca pasta zaten büyük yarısı size yeter diğer yarısı da bana."

     " Güzelim ben senin pasta aşkını ne yapacağım? Yani bir çözüm yolu olan varsa lütfen bana iletsin. Tüm param pasta ile heba oluyor da" dedi Koray abim. Abime artık istemsizce göz devirdigim için yine ona göz devirdim.

     Sonra bu sohbetin fazla uzadığını düşünerek gidip abime sarılıp doğum gününü kutladım. Benden sonra herkes büyük bir aydınlanma yaşamış gibi gidip abime sarılıp doğum gününü kutladı.

     Ben hâlâ pastayı yeme derdinde iken Buse abimi almış pasta başına geçmiş. Merve ye poz veriyordu. Gözümü odada gezdirdim. Ayça yüzünde gülümseme ile onları izliyordu. Ne onu bu kadar mutlu etti diye düşünürken Caner abimin yanında oturmuş olduğunu fark ettim. Abim onun saçıyla oynarken ona bir şeyler söylüyordu. Görkem'e baktım o da Caner abim ve Ayça'yı tebessüm ile izliyordu.

     Gözüm yine Burak'a kaydığında yine göz göze geldik. Ben ona 'ne var lan' bakışı atarken o bana bakıp omuz silkip ayağa kalktı. Bu ne yapacak diye bakarken gelip yanıma oturdu. Bu hoşuma gitmedi değil ama daha aklımı yitirmedim Allah'a şükür. Ona ters ters bakarken o bana öyle güzel bakıyordu ki.

     " Sena'm biz niye bu durumdayız?" deyip iç çekti.

     "Bence durumumuz çok iyi mesafeli falan çok iyi değil mi?" dediğimde hiç beni takmışa benzemiyordu. Parmaklarıyla oynarken yüzüme bile bakmıyordu.

KAYBET-MEWhere stories live. Discover now