3: tanı(mı)yorum, tanı(mı)yorsun

12 3 0
                                    

*faith marie - nobody

Sessizliğe alışan ruhun, sessiz olan ruhun tüm hayatının belki bir bakış belki bir kahveyle kendinden ayrılışından üç saniye önce.

Bir bardak kahve.

Uzun bir sohbet.

Bir bakış, dolu dolu belki samimi ama belki değil bilinmez.

Zaman akıp geçti. Zıtlaşmaların, özürlerin ve teşekkürlerin üzerinden zaman akıp geçtikten sonra Hyunjin alt eşofmanın ceplerine ellerini soktu ve mutfak penceresinin önünde dikildi. Bahçeye düşen tek bir ışık huzmesi yoktu, yeni ay evresindeydiler ve her şey karanlıktı. Hyunjin uzun uzun inceledi bahçeyi gözleri alışsa da göremedi hiçbir şey, seçemedi. Ellerini tezgaha koyup pencereye biraz daha yaklaştı.

Karanlığı gözleriyle didik didik etti. Bir faydası dokunmadı. Derince nefeslenip başını göğsüne düşürdü, bugün ne halt ettiği hakkında bir fikri yoktu. Bunun pişmanlığı üstüne yavaş yavaş iniyordu.

Ayaklarını sürüyerek yatak odası olması gereken ama daha çok resimlerini yapıp kuruttuğu odasına geçti. Işığını açtı ve şövalesinin üstündeki bitirip bıraktığı tuvale şöyle üstten bir göz attı. Hala çözemiyordu ama çizmişti, kendi emeğiydi, bitirmişti. İçinden bir şeyleri kıvır kıvır kıvranarak ellerinden parmak uçlarına akıtmış, tuval üstünde noktalamıştı.

Sakinliğini, omuzlarındaki pişmanlık yüküyle beraber koruyarak tuval tamamen kurusun diye kenara koydu. Yeni 50×70'lik bir tuval çıkarıp şövaleye yerleştirdi. Sigarasını taburenin ayağının yanına, sağ ayağını da tabureye koyup ayak bileğine sarılarak boş tuvali izledi.

Aslında ne yapması gerektiğine dair en ufak bir fikri yoktu ama çizesi vardı. Çizip kurtulası vardı. Neyden kurtulacağını bilmese de kurtulası vardı. İlk önce kalemini alıp referans çizgilerini ekledi. Normalde, normal demek yerine belki genelde ya da uzun zamandır referans çizgileriyle, sketchle uğraşmazdı. Boyardı, üç kat beş kat üst üste defalarca. Defalarca boyadığı her şeyi çöpe atmıştı gerçi o ayrı.

Gözlerini kapatıp hayal etmeye çalıştı; gözünün önünden bugün olan her şey sırayla film kareleriymiş gibi geçti geçti durdu. Kendini gördüğü ve hissettiği yabancılıkla oturduğu taburede titremeden edemedi. Hyunjin gözlerini usulca açtı, kalemini bıraktı ve tabureden kalktı. İçinde çizip kurtulmak istediği küçük küçük kurtçuklarıyla koltuğuna doğru yürüyüp uzandı.

O gece uyuyamadı, koltuğunda dönüp durdu. İsmi kulaklarından gitmedi, ismini söyleyen sen evin duvarlarına çarpıp çarpıp beynine kazınıyordu. Hyunjin toktu, yeterince su içmişti, diğer günlere nazar daha az sigara solumuştu ama işte baş ağrısı şakaklarından alnına vuruyordu.

Sabah inat edermiş gibi erkenden geldi, gün ışıdı. Bir zorunluluk gereği koltuğundan kalkıp sakin sakin hazırlandı. Zorunluluğu kendine, kendi yaratmış daha çok dayatmıştı, izin vermişti ve şimdi bundan şikayet etmesi için çok geçti. Aslında değildi ama Hyunjin neden geç olarak adlandırmak istediğini çokta sorgulamadı. Sonuçta dün bir şekilde Minho'nun oyununa gelmiş ve teklifine ikna edilmişti. Acaba Hyunjin enayi olabilir miydi? Belki de bu insanlardan uzak kaldığı süreçte unuttuğu bir şeydi. Ve belki de insanlardan uzak kalma sürecinin sebebi enayi olmasıydı. Tam hatırlamıyordu, tam hatırlamak için kafasını yormaya hiç hali yoktu. Sadece sıcak su saç uçlarından ayaklarına akarken kendini suya kaptırmak istiyordu. Suyun rahatlığına ve yumuşak dokunuşlarına.

Gardrobundan en resmi görünen kıyafetlerini özenle seçip, dolap kapağı aynasında üzerine tuttu. Beline sardığı havlusu düştü düşecek gibi olunca ceketini tuttuğu eliyle havluyu içeri doğru biraz daha tıkıştırdı. Yani bakınca kıyafetler uygun görünüyordu ve giyilebilirdi. Bugün şık olmaya dikkat ederek biraz da süslendi. Bu şekilde hazırlanmayalı o kadar uzun zaman olmuştu ki birden kollarına nemlendirici kremini sürerken dejavu yaşamış gibi gelmişti, kıyafetlerini giyene kadar da devam etmişti sanki bu dejavu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 20 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

antidepressant // hyunhoWhere stories live. Discover now