7.Bölüm:Hipogrif ve Draco Malfoy

Start from the beginning
                                    

"Kısaca fal bakmamızı istiyor." Dedim Draco'nun kulağına eğilip. Çayımızı içtiktikten sonra  fincanlarımızı değiştirdik. Malfoy heyecanla fincanımı inceliyordu.

Draco:"Bak burada kalp var yanında da" D" harfi var. Yani bana aşıksın." Dedi fincanımı bana göstererek. 

"Senin aşkından ölüyorum Malfoy. Kendi kafanda kurduğun senaryoları gelip burada söyleme ."Ben de onun fincanını gösterip:

"Bak senin fincanında da makas var. Senin de saçlarını kesecekler." Dedim makas işareti yaparak.

 Kehanet dersi bittikten sonra Aritmansi dersine gitmiştik. Draco ile ders programımız birbirine benziyordu, bu yüzden çoğu derse onunla gidiyordum. Çok açtım ve  dersin bitmesi için saniyeleri sayıyordum. Sonunda ders bitince öğle yemeği için herkes büyük salona gitti. Draco'ya hâlâ sinirli olduğum için benden biraz uzakta duruyordu. Daha Sly masasına geçmemiştik ve Draco elimden tutup beni mutfağa götürdü. Daha önce hiç mutfağa gelmemiştim ve bildiğim kadarıyla öğrencilerin gelmesi yasaktı. Draco , ev cinine bir şeyler söyledikten sonra yanıma geldi.

Neden beni mutfağa getirdin Malfoy ? Burası yasak, öğretmenler görürse ceza verir."

Draco:"Kimse bir şey diyemez. Ben Draco Malfoy'um."

"Pekala Yüce Malfoy Hazretleri, kimse sana bir şey diyemez ama bana diyebilirler. "

Draco:"Sana da bir şey diyemezler. Sen benim-" duraksadı.

"Ben senin?"

Draco:"Sen benim oda arkadaşımsın."

Ev cini elinde iki tabakla geliyordu. Anlaşılan Malfoy kendini affettirmek için kahvaltı hazırlatmıştı. Mutfaktaki bir masaya oturduk.

"Bu saatte ,mutfakta,bir sürü ev cini arasında, sen ve ben kahvaltı yapıyoruz. Ne kadar mükemmel bir an." Dedim ellerimi çırparak.

Draco:"Sen de hiçbir şey beğenmiyorsun. Ne yapmamı istiyordun? Büyük salonda bir masa kurup, güllerle süslememi, mum yakmamı falan mı?"

"Tamam tamam bir şey demiyorum."

Draco:"İsabet olur."

Kahvaltımızı bir sürü ev cininin bakışları eşliğinde yaptıktan sonra Sihirli yaratıkların bakımı için ormana gittik. Hagrid , bir Hipogrife kimin yaklaşıp yaklaşmayacağını soruyordu. 

Draco:"Ben o kokuşmuş şeye asla yaklaşmam. "

"Sanki o sana bayılıyor."

Harry Hipogrif'e binince Malfoy'un yüz hatları daha da keskinleşti. Dişlerini sıkıyordu , kıskandığı çok belliydi ama asla kabul etmiyordu. Harry Hipogrif ile uçtuktan sonra tekrar yere indi.

Hagrid:"Aferin Harry cok iyiydin. "

Tüm Hipogriflerin ipleri çözüldükten sonra ben de kendi hipogrifimin yanına gittim. Biraz korksamda ilk önce göz teması kurup önünde eğildim. Tüylerini okşamama izin vermişti. Ben hipogrifimle bir bağ kurmaya çalışırken yan tarafımda Malfoy Hipogrifi okşuyordu. Bu beni şaşırtmıştı çünkü ona yaklaşmayacağını düşünmüştüm. 

Draco:"Potter yapabildiyse ben de yapabilirim. Hem sen o kadar da korkunç değilsin. Değil mi ,seni çirkin,pis yaratık?" Bunları demesiyle Hipogrif, Draco'ya pençe attı. Draco yerde acıyla kıvranıyordu.

Yazarın Anlatımıyla

 Olivia , yerde yatan genç oğlanın koşarak yanına gitti. Draco'nun cübbesi kana bulanmıştı. Genç kız çok korkmuştu. Bir süre sonra Draco feryat ediyordu.

Draco:"Ah ölüyorum,ölüyorum. O beni öldürdü,o beni öldürdü."

Olivia:"Hayır ,ölmüyorsun."

  Hagrid genç oğlanı kucağına alıp giderken herkes onları izliyordu. Gryffindor öğrencileri Malfoy'u haksız buluyordu ve abarttığını düşünüyorlardı. Hagrid , Malfoy'u hastane kanadına götürdükten sonra Olivia da onların arkasından gitti. Hagrid,Draco'yu hastane kanadındaki yataklardan birine yavaşça bıraktı. Madam Pomfrey , Draco'nun kolunu bandajla sararken o da yüzünü buruşturuyordu. 

Madam Pomfrey:"Bu gece burada kalmalısın."dedi çıkarken.

Olivia'nin Anlatımıyla

  En son hastane kanadına gelmemin sebebi ,annemin ölüm haberini kaldıramayıp bayılmamdı. Onun gidişi beni derinden sarstı ve yokluğunu hissedebiliyorum. Kalbimin sanki büyük bir kısmı boşaldı ve ben o boşluğu dolduramıyorum.

Draco:"Ne düşünüyorsun?" Dedi bana bakarak. Boşluğa bakan gözlerim şimdi Draco Malfoy'un gözlerine bakıyordu. 

"Yok bir şey sadece buraya gelmek bana bazı şeyleri hatırlatıyor."

"Neyse boşverelim beni, sen iyi misin ?"

Draco:"Kolum çok acıyor,muhtemelen bir hafta derslere giremem. Hatta ayağa bile kalkamam." Dedi kendini acındırıyordu. Hasta olduğu zamanlarda da böyleydi. Bir çocuk gibi ağlar ,mızmızlanır ve sanki iki saate ölecekmiş gibi davranır.

"Hadi ama abartıyorsun."

Draco:"Abarttığım falan yok. Hem sen bana bakmayacaksan başka kızları çağıralım." Dedi sırıtarak.

"Ben bakarım."

Draco:" Kıskandın mı sen beni? "

"Hayır kıskanmıyorum. Ben gidersem kimse sana bakmaz. "

Draco:"Öyle mi ,deneyelim mi?"

"Deneyelim." Dedim ayağa kalktım giderken sarılı olmayan eliyle kolumu tuttu. Vazgeçmiş bir hali vardı . Yatağın kenarına oturdum.

Draco:" Denemeyelim."

" Kimse sana bakmaz diye mi korkuyorsun?"

Draco:" Senin bakmanı istiyorum." Dedi gözlerimin içine bakıyordu. Gözlerinde her zamanki soğukluk yoktu.  Ona aşık değilim ama Draco benim gördüğüm en güzel gözlere sahipti. 

Akşam olmuştu ve ben Draco'ya birkaç kıyafet  getirmek için odama gidiyordum. Slytherin ortak salonuna daha varmamıştım, merdivenlerde Harry'i gördüm. 

"Merhaba Harry." 

Harry:" nasılsın? . Akşam yemeğinde görmedim seni yemek yemedin mi?" 

" İyiyim,yemeğimi hastane kanadında yedim." 

Harry:"Draco' nun mu yanındaydın?"

"Evet." dediğimde yüzü buruştu. 

Harry:"Ondan uzak durmalısınız Olivia. O iyi biri değil."  deyip yanımdan ayrıldı. Ben de odama gidip Draco'nun kıyafetlerini aldım. Harry'nin söyledikleri hala aklımdaydı. Evet Draco iyi bir insan değil ama bana bir zararı yok. Odama gitmeden önce Pansy'e Draco'nun yanında kalmasını söylemiştim. Hastane kanadına tekrar geldiğimde Pansy ve Draco tartışıyordu. 

Pansy:" Olivia sen buna nasıl dayanıyorsun." dedi Draco'yu göstererek. 

"Ne oldu?" 

Pansy:"Beni deli ediyor. " 

"Tamam sen Malfoy'u öldürmeden odana git, dinlen" Pansy odadan çıkar çıkmaz Draco'yu kıyafetlerini verdim. 

Draco:"Kıyafetlerimi sen giydir." Dedi sarılı kolunu tutarak. 

"Saçmalama yatalak değilsin. Kalk giyin kıyafetlerini" 

Draco:"Sen çok kötü bir hasta bakıcısın." 

"Malfoy diğer kolunu da ben yaralamadan kıyafetlerini giyin. Ben dışarıda bekliyorum." deyip dışarı çıktım. 

Querencia~Olivia BlackWhere stories live. Discover now