-18-

1.4K 186 79
                                    

Zeus^

Herkese merhaba!

Uzun bir ara oldum biliyorum, bunun için çok üzgünüm. Geçen süre zarfında özel hayatımda bir sürü şey yaşandı, bunlardan en yeni olanı da yaklaşık üç buçuk dört senedir çalıştığım ofisten Haziran ayında ayrılmak oldu. Avukat olarak günlerim çok yoğun geçtiği için (tek sebebi bu değil ama ana sebebi bu) hikayelerime vakit ayıramıyordum, özellikle seri olanlara.

Ilona'yı hem biraz kalemimi hem de kendimi yoklamak için yazdım. (Ilona bu serinin öncesini anlatan, Hades ile ilgili olan tamamlanmış bir kısa hikaye. Okumadıysanız bir bakın derim. Çünkü gelecek kendi hikayesiyle bağlantısı olacak.^^) Kurgu bittikten bir ay sonra kadar da işten ayrıldım zaten ve kolları sıvayarak kurgularımın başına geri oturdum. Zeus'un hikayesi büyük bir yumak olduğu için önümü kestiremiyordum, kurgunun nasıl gitmesi gerektiği konusunda tereddütlerim vardı. Şimdi o yumağı çözmeye başladım ve bu bölümü paylaşmadan önce de dört bölüm daha yazdım, biraz cebimde birikmiş bölümüm olsun istedim sizleri bekletmemek adına :')

Bu ve devamında gelecek birkaç bölüm durgun gelebilir ancak önemli detaylar var, o yüzden dikkatli okumanızı öneririm. Bir de Slyvia ve Zeus'un yakınlaşmaya başlamasını göreceğiz bol bol. Ayrıca duvarımda söylemiştim ama burada da tekrar dile getireyim, bu hikaye muhtemelen yazacağım en uzun kurgum olacak. Ortalama 50 bölüm civarında yazmayı düşünüyorum, çoktan 300 küsür sayfayı geride bıraktık :)

Evet bu kadar konuşmanın ardından sizi yeni bölümle baş başa bırakıyorum efenim. Tekrardan hoş geldiniz, iyi okumalar dilerim.

.
.
.

BÖLÜM 18

''Enerjisi değişmiş.''

Ra kontrollü sesine fazla yansıtmamaya çalıştıysa da, huzursuz olduğu her halinden belliydi. Zeus onu onaylayan bir ses çıkarttığında Güneş Tanrısı'nın siyah kaşları çatıldı.

''Slyvia'nın hayatı tehlikede Zeus.''

''Bana bilmediğim bir şey söyle.'' Dedi Zeus alayla.

''Ben ciddiyim. Göz... Gücünün bir kısmını Slyvia'ya aktarmış. Bu yüzden yarım.''

''Evet, bunu fark edeli biraz oluyor.''

Ra'nın kaşları biraz daha çatıldı.

''Açıkla.''

''Kendimce bazı çıkarımlarda bulundum, bunu sende fark ettiğine göre demek ki doğru yerlere parmak basmışım.''

''Göz ilahi bir güç barındırıyor Zeus. Slyvia ise yalnızca bir fani, bu gücü kaldıramaz. Göz ölümüne sebep olacak. Onu panteonuma götürmek zorundayım, Göz'ün gücünü ondan arındırmam şart.''

Zeus hemen cevap vermeden önce kristal sürahi içerisinde duran ambrosiadan kadehine cömert miktarda doldurup büyük bir yudum aldı. Kadınların daha rahat konuşabilmesi için yarım saat önce, Ra ile birlikte evindeki diğer salonlardan birine geçmişlerdi.

Ra'nın onunla konuşmak istediğini gözlerinden okuyabiliyordu, tanrı huzursuz ve gergindi. Eh, getirdiği bilgileri göz önünde tuttuğunda onu yadırgayamazdı da. Eşinin en yakın arkadaşının hayatının tehlikede olması, Bella'nın mahvolması demekti.

''Belki de işler sandığın gibi ilerlemez.'' Dedi Zeus kısık bir sesle. Ra'nın yüzünde daha net açıklama yapmasını istediğini belli eden sert bir ifade oturdu. Tanrı iç çekerek devam etti. ''Slyvia'nın saçlarını ya da parmaklarını fark ettin mi?''

Olimpos'taki AnahtarWhere stories live. Discover now