21.Kabulleniş

1.9K 214 941
                                    

Medya:Kubilay (İki gözü de yeşil)

"Bırak saçımı seni pis Kardelen çiçeği! Kulaklarını çekeceğim senin, gel buraya!"

"Gel de yakala, Dicentra!"

"Bana Dicentra demeyi kes!"

"O zaman sen de bana Kardelen çiçeği demeyi kes! Benim adım Kardelen!"

"Asla!"

Kardelen sinirle Gece'yi kovalamaya başladı, Gece de kaçmaya. Tolga onların bu haline alışmış gibi hiç takmıyordu.

"Dikkatli olun düşeceksiniz."dedi sadece. Ne yapsa ne etse kavga etmelerini engelleyemiyordu. Kendi hallerine bırakmıştı artık onları.

"Senin saçlarını yolacağım Dicentra!"

"Gel de yol."diyerek dil çıkardı Gece. Kardelen sinirle yerinde tepindi.

"Gel buraya Dicentra!"

"Yürü git çicekcik!"

"Fevkalade muazzam sabrımı zorluyorsun Dicentra."

"Dicentra ne ya? Daha iyi bir şey bulamadın mı Kardelen çiçeği?"

"Seni ben var ya..."diyerek daha hızlı koştu Kardelen. Gece ayaklarını kıçına vura vura kaçtı. Büyük bir kahkaha attı. Tolga bu sahneyi izlerken oldukça keyifliydi, iki kardeşi de mutluydu. Tamam, her gün kavga ediyor, birbirlerine laf sokuyor olabilirlerdi ama yeri gelince birbirlerine o kadar güzel sahip çıkıyorlardı ki... Hayran olmamak elde değildi.

Abisinden sonra Kardelen'den nefret etmeyen ilk kişiydi Gece.

Gece koşarken önündeki taşı görmeyince takılıp düştü. Dizleri kanıyordu ve elleri acımıştı. Acıyla inledi. Kardelen gözlerini kocaman açıp endişeyle yanına koştu ve yanına eğildi. Tolga da hemen yerinden kalkmıştı.

"Dicentra, iyi misin?"

"Ben Dicentra değilim."dedi Gece canı acısa da. Ona neden Dicentra dediğini anlamıyordu.

"Öylesin."diye mırıldandı Kardelen ve kardeşinin dizine baktı. Yüzünü buruşturdu.

"Kötü görünüyor."

"Sorun yok, canım o kadar da yanmadı." Diyemedi ki alıştım artık acıya diye. Nasıl söylerdi?

Tolga Gece'yi kucağına aldı ve Kardelen'e döndü.

"Takıl bakalım peşime."

Kardelen onu onayladı ve arkalarından yürümeye başladı. Kardelen ile Tolga'nın tanıştığı yere geldiler, burası belki yıkık dökük bir binaydı evet ama onlar için öyle değildi. Onlar için burası gerçek bir evdi. Kendileri için yaptıkları küçük odaya geldiler. Tolga Gece'yi yere serdikleri yumuşak battaniyenin üstüne bıraktı.

"Yara bandı yapıştıralım."

Gece sesini çıkarmadan başını salladı. Kardelen hemen Gece'nin yanına oturup dikkatle ona baktı. "Çok acıyor mu?"diye mırıldandı. "Acımıyor."

Tolga Gece'nin dizlerine yara bandı yapıştırmış, ellerine merhem sürmüştü. Gece yorgun olduğu için battaniyenin üzerine uzanmıştı. Kardelen de ona uyarak anında dibine sokuldu. Gece, Kardelen'in yanına yattığını görünce gülümsedi ve bir kolunu omzuna atarak onu iyice kendine çekti. Kardelen başını Gece'nin göğsüne bastırmıştı.

Nefret Edilenler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin