Bölüm 18

62 7 6
                                    







" Canım çok sıkılıyor benim lan."





Seonghwa'nun bağırması ile birer koltuğa yayılmış kuzenleri sevgilisi ve abisi ona dönmüştü.
" Ne yapmamızı istersin Hwa? Bizim de sıkılıyor ses ediyor muyuz?"





Seonghwa omuz silkip oturduğu yerden kalkıp abisinin yanına adımlayıp oturunca kollarını abisine sarıp başını göğsüne yasladı. Mingi ise kardeşine bakıp sırıtıp telefonu kapatıp saçlarına öpücük kondurdu.





" Ne yapalım istersin abicim?"





" Bilmiyorum Mingi ama çok sıkılıyorum bir şeyler yapalım. Kendimi evlenip 4 çocukla evde kocasını bekleyen biri gibi hissediyorum. Çok sıkıcı evlenmemeye karar verdim."





Hongjoong telefonunu köşeye atıp bir iki kıç kaydırıp Seonghwa'ya sardı kollarını.
" Hayatım sakin ol daha 18 yaşındasın."




Seonghwa sıcaktan iyice bunalınca Hongjoong'u üstünden sirkeleyip Mingi'den kollarını çekti.
" Sıcak yeter uzak durun." Seonghwa elleri ile kendine yelpaze yaparken Wooyoung ayağa kalkıp halının ortasında durdu.





" Zeki olan kardeşin, sevgilin ve kuzeniniz denize gitme fikrini buldu."





" Köy de yalağa mı girecez mal mısın Woo?"





Yunho'nun dediği şeyle Woo kollarını göğsünde birleştirip başını iki yana salladı.
" Seni yalağa sokarız Yunho. Çok uzak değil köyün çıkışında kumsal var ve kumsal demek deniz demek gelirken dikkat etmediniz mi? Mallar zeki olmak zor."





Son kelimesi ile kafaya yastığı yiyince sinirle cırladı.
" Yunho yastığı ebene sokarım hem yavşak Mingi ile belki aranız düzelir sikko bir şeyi uzattınız iyice. Sebepsiz boş yere gerizekalı."





" Sanane lan benim ilişkimden."




Wooyoung Yeosang edası ile saçını savurup yerde ki yastığa ayağa ile vurup Yunho'ya fırlattı.
" Siz benim ilişkime burnunuzu soktunuz da bokların arasında kaldık. Dua et ben denize gidelim diyorum. Kalkın hadi."





San ayağa kalkıp Woo'nun saçlarını karıştırdı. Woo sevgilisine öpücük atınca salondan çıkması ile diğerlerine döndü.
" Hadi çabuk olun."





•••••••••••





Yunho şoför koltuğuna geçince ehliyet kemerini takıp yanına oturan Mingi'ye baktı. Plaj şapkasına kadar takmıştı. Beyaz bacaklarında göz gezdirip kontağı çevirince geriye döndü.





" Herkes bindi dimi?"




" Bindik hyung gidelim artık."
Jongho'nun dediği şeyle gaza bastı. Kornayı çalınca camını açıp taşlı yolu geçince sonunda biraz daha hızlandı.
" Müzik aç şoför bey!"





Seonghwa bağrınca Yunho radyoya uzandı ki Mingi ile elleri değince klâsik bir an yaşadığı için elini hemen çekti.
" Sen aç." Mingi Yunho'nun dediğini başıyla onayladı. Ve bastığı tuşla geriye yaslanıp başını Yunho'ya çevirdi.
" Bana kızgın mısın?"



" Değilim."




Mingi aldığı soğuk cevapla derin bir nefes verip omuz silkti.
" Kızgınsın işte Yunho. Uzamadı mı sence de?"
Yunho omuz silkip marketin önünde durdu.
" Siz inmeyin biz gideriz." Yeosang'ın dediği şeyle Yunho başını salladı. Mingi de gitmelerini bekleyip boşalan arabayla vücudunu Yunho'ya çevirdi.





Kore'ye Gideverek Gari Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin