0.3

604 17 14
                                    

"Chae."

Katladığım beyaz tişörtümü yatağın üzerine bırakıp odamın kapısının önünde duran anneme baktım. O gece o kızın bana söyledikleri hala aklımdaydı ama bir yandan da benim acı çekiyor olmam ne yapacağımı bilemememe yol açıyordu.

"Efendim anne."

"Otur biraz konuşa-"

"Yine aynı konu mu?"

"Evet ama-"

"Dinliyorum."

Her ne kadar bu evlilikte gönlüm olmasa da annemin mutlu olmasını elbette ki her şeyden çok istiyorum.

"Biz tarih almaya gidicez anneciğim, istersen Lisa'yı çağırayım yalnız kalmamış olursunuz hem."

"Bilmem sen bilirsin."

"Tamam o zaman ben haber vereyim Apinya'ya."

Annem odamdan çıkmıştı. Kısa bir telefon konuşması sesinden sonra aşağıdan bana seslendi.

"Canım Apinya birazdan Lisa'yi getirecek ve beni alacak, işimiz fazla uzun sürmez!"

"Tamam anne!"

Merdivenlerden gelen tıkırtılardan odasına çıktığını anlamıştım. O sırada eşyalarımı katlamayı bitirip giyinmek için dolabıma yöneldim. Altına normal pembe bir şört, üstüme de beyaz bir crop giydim.

Annem tekrar odama geldi. Kırmızı rujunu sürmüş, takılarını takmış, parfümünü sıkmış ce kırmızı çiçekli elbisesini giymişti.

"Ben çıkıyorum hayatım."

"Tamam."

Sarılıp sarılmayacağım konusunda kararsızdım, o da bana ümitsizce ve buruk bir gülümsemeyle bakıyordu. Böylesine önemli bir adım atacaktı ve en yakınının, tek ailesinin ona onay vermemesi onu üzüyor olmalıydı. Tam umutsuzca giderken kendimden beklemediğim bir şey yaptım.

O kızın söyledikleri aklımda dolanırken vicdanım annemi bu halde görmeye el vermemişti, bunun adil olmadığını düşündüm ve anneme sarılıp yanağını öptüm.

"Bol şans."

Gülümseyerek omzunu ovuşturdum, sanki ona dünyaları vermişim gibi bana dönüp neşeyle gülümseyerek saçlarımı öptü.

"Sağol benim güzel meleğim."

Gülümseyerek aşağı indik. Annem kapıyı açtığında kapının önünde Apinya, onun arkasında da Lisa vardı.

"Hoşgeldin Lisa'cım, Chaeyeong da seni bekliyordu."

"Hoşbuldum efendim."

"Efendim mi? Artık bana anne diyebilirsin Lisa, ya da nasıl rahat ediyorsan, abla, teyze, anne hiç fark etmez tatlım."

"Peki o zaman anne."

Garip bir ifadeyle söylemişti Lisa anne lafını. Annem de gülümseyerek ona sarıldı ve ardından içeriye buyur etti. Muhtemelen annesinin başına gelenleri annemde öğrenmiş bu yüzden Lisa'ya böyle hassas davranıyordu. Böyle konularda kıskanç olmazdım, olamazdım zaten.

"Gel odama çıkalım."

"Olur."

Birlikte odama çıktık.

"Odan güzelmiş."

"Sağol."

Aynanın önüne geçip dudağıma lip balm sürdüm, parfüm sıkıp Lisa'ya döndüm.

"Kusura bakma iş yapıyordum fazla toplu değilim."

"Bence gayet iyi bir odan var, benimkini görsen çığlık atarsın."

"Yapma ya o derece mi?"

"Sorma."

İkimizde kahkaha atmaya başladık. Ben gülerken gözleri yavaş yavaş şortuma doğru indi ve bir anda sordu.

"Yönelimin ne Chaeyeong?"

Şaşırarak sordum.

"Neden?"

"Merak ettim."

"Hetero değilim ama kızlar da o kadar çok ilgimi çekmez."

"Ama çeken oluyor diyorsun."

"Yani öyle de diyebiliriz."

"Güzel."

"Peki seni-"

Lafımı yarıda keserek bir anda gözlerini bana dikti ve sırıttı.

"Sen."

"Anlamadım."

"Senin gibi diyorum yani, kızlar, senin gibi kızlar, sana benzeyenler."

"Yani sarı seviyorsun."

"Hayır, senin gibi sarıları seviyorum."

Yutkunmuştum, ben gerildiğimi hissederken o gittikçe daha fazla sırıtıyordu.

"Eee anladım. Birşeyler yer misin? Annem kek yapmış."

"Olur."

Yb geldi hanımmmmNabersinizzzzz ay ben bu çifte ÖLÜRÜM haberiniz olsun bu aradaÇok uykum geldi uyucam şimdiYarın görüşürüzzzz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Yb geldi hanımmmm
Nabersinizzzzz ay ben bu çifte
ÖLÜRÜM haberiniz olsun bu arada
Çok uykum geldi uyucam şimdi
Yarın görüşürüzzzz

sᴇxʏ sᴛᴇᴘsɪs❦ || 𝓒𝓱𝓪𝓮𝓵𝓲𝓼𝓪   -prklnaaa-Where stories live. Discover now