9.BÖLÜM

4 3 0
                                    

"Biz? "
  Doruk çok ta doğru bi yere basmıştı,
    Biz tam olarak neydik?
    Sevgili, flört, arkadaş, dost.
    Hiç bi çıkma teklifi vesayre  olmamış ama biz sevgili gibiydik.
    "Sen ne olmamızı istersin Doruk bey?
    " bişey derim de şimdi yersiz olcak "
    "Söyle sen  ne isterdin? "
    Muzip bi ifade takınarak söylemiştim bu cümleyi, acaba Doruk neden yersiz olucak demişti.
    "Bence biz şuan olmamız gerektiği gibiyiz, "
    "Bencede."
    Dedim ve sarıldık.
    O kokusu beni ilk günden kendine bağlamıştı, hiç kopamadım ben o kokudan...
    "Bana hala neler olduğunu anlatmadın Doruk. Ne zaman anlatacaksın? "
    "Yurda dönünce anlatırım. "
    Biraz konuştuktan sonra ilke zorla beni dans etmek için kaldırdı, hepimiz deli gibi dans etmiş en son  yorgunluktan sandalyelere sızmıştık.
    "Evet arkadaşlar parti bitmiştir geldiğiniz için hepinize çok teşekkür ederim. "
    Eren'in konuşmasından sonra bizim gurup dışında gelen Eren'in arkadaşları ve yakınları dağılmıştı, bizde kabaca etrafı topladık ve dağıldık.
    Ben ilke'yle benim arabaya binmiştim, arkamızda ki arabada da Doruk'la Ediz vardı.
    "Ee ilke, anlatsana, "
    İğneleyici sesimle konuştum ve sırıtarak ilke'ye döndüm.
    "Ne anlatayım? "
    "Ne biliyim sabah sapım, sevgilim yok, " ilkeyi taklit ederek söylemiştim  bunları. "diyordun ne oldu şimdi, anlat, "
    "He sen Ediz'i diyorsun, fakülteden ya aynı sınıftayız "
    "Biliyorum aynı sınıfta olduğunuzu ilkecim, ee devamı. "
    "Devamı yok arkadaşız işte. "
    Yalan söylediği apaçık belliydi, bacığını titretiyor ve yüzüme bakamıyordu.
    "Hoşlanıyo musun Ediz'den?"
    İlke bir anda bana döndü bende ona döndüm. "
    "Ya Ece bende anlamıyorum ki, okulda bi yakınız bi uzak bu günde gördün işte, ne hissedeceğimi şaşırdım, oda benden hoşlanıyor gibi ama... Ece bilmiyorum ya. "
    Tek nefeste bir ton şey söylemişti, ben bile ne tepki versem şaşırdım.
    "Yani sen hoşlanıyorsun doğrumu anladım? "
    "Iıı  evet. "
    "Ozaman doğru zamanı bekle açıl, "
    "Açıl diyorsun yani, "
    "Öyle diyorum yani, hem Edip'in de sende gözü var belli. "
    Deyip sırıtarak yola döndüm, zaten yurda gelmiştik.
    Odama çıkıp oturdum.
    Doruk'un gelmesini bekliyordum,Ediz'i bırakmak için başka yola sapmıştı.
    Doruğu beklerken üstümdeki elbiseden kurtulup daha rahat birşey giymek için odama koştum.
    Önce tüm makyajımı temizledim ve saçımı zorda olsa açtım. Spreyler yüzünden kaskatı olmuştu saçımı, şuan yıkamakla uğraşamayacağım için taramaya çalışıp üstten topuz yaptım.
    Dolabımdan gri bir eşofman ve lila rengi bir tişörtü alıp üstüme geçirdim.
    Ben üstümü giyerken dorukta gelmişti, odasına gidip üstünü değişecekti.
    Bıcak yarası çok derin olmadığından kendi yürüyebiliyordu zorlandığı zaman yardım ediyorduk.
    Kapı tıklanınca koltuktan kalktım ve kapıyı açtım. Doruk'u kolundan destek vererek koltuğa oturttum.bende geçip yanına oturdum.
    "Herşeyi başından sonuna kadar."
    DORUK RAMİ GÖKÇE AĞZINDAN,

  1 gün önce(çarşamba)

Sabah sabah Başak'ın zırvalamasını dinledikten sonra günümü güzelleştirmek için Ece'yi görmeye karar vermiştim. Ece'nin odasının önünde geldim ve kapıyı tıklattım.
   '𝘛ı𝘬, 𝘵ı𝘬, 𝘵ı𝘬'
   Açılmadı. Bir daha tıkladım.
   '𝘛ı𝘬, 𝘵ı𝘬, 𝘵ı𝘬'
   Açılmadı. Elime telefonu aldım ve mesaj yazmaya başladım.
   'kapını çok çaldım  . Nerdesin? Bana gel diyrcektim.
     Gecikmeden cevap geldi,
ÇAKMA PRENSES:Dışardayım. Yarım saate orda olurum. Maket için mi?
 
      ' Maket için değil ya sıkıldım da sohbet ederiz falan diyecektim.
    Hatta sen nerdeysen bekle beni geleyim dışarda bi yere gidelim. Olur mu perenses? '
   ÇAKMA PRENSES: Tamam konum atıyorum. 𝘎𝘰̈𝘳𝘶̈𝘴̧𝘶̈𝘳𝘶̈𝘻𝘻:)

GÜNAHSIZ AŞKIN KURBANLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin