Başka Biri

1.6K 72 0
                                    

Balonların ışıkları söndükçe sanki ikimiz için olan umutlarım hayallerim de soluyordu neden böyle bir anda gerçekleri düşünerek yaktım canımı bilmiyorum ama gerçekler heran gözlerimde canlanıp canımı yakıyor...

Yavaşça dağıldı insanlar çadırlarına ama salih gitmemişti ateşin başında oturup yıldızlara bakıyordu o kadar istedim ki şuanda zamanın durmasını evet belki yanında değildim. Belki de hiç olmayacaktım ama onu böyle bir ömür boyu izleyebilirim. Sanki düşündüklerimi duymuş gibi arkasına bakmasıyla gözlerimiz gece karanlığında birbirini aydınlatıyodu. Gözümden akan damlaları silerken ona gülümseyerek el salladım hiçbirseyden haberi yoktu bu durum beni mahveden bir hal alsada söyleyerek onu kendimden uzaklaştırma ihtimalini bile içimde bulunduramazdım. Yanına küçük adımlarla giderken içim sanki şu karşımda duran deniz kadar derin ve hasretle karanlıktı yolumu bulmak bir ışık istemek günahtı sanki. Ben o karanlıkta içimi parçalayan acıya alıştım bir gün ışık vurur bu aşk biter karanlığımdan beni mahrum ederlerse ne yapardım nasıl aşkıma sahip cıkarım birgün ayrı düşersek gerçeklere uyanır mı bu gönlüm içim o kadar şey anlatır ki ona kabul edeceğini bilsem aşkıma karşılık vereceğine en ufak bir umut olsa nasıl mutlu olurum. İçimdeki ağırlıkları onunla paylaşsam aşkım paylaştıkça çoğalsa ona karşı...

Salih in yanına geldiğimde bana yanını işaret ederek oturmamı istedi. Yanına oturdum ve sessizce sönmeye yüz tutan ateşi izlemeye başladık.
Uyku tutmadı mı?
Hayır hava çok güzel uykum gelmedi. Dedi ve bir derdi varmış gibi iç çekti. Onu eğlendirmek canını neyin sıktığını öğrenmek istiyordum.
Neyin var?
Bu aralar canım sıkkın biraz.
Neden ne oldu? Diyerek karşılık verdiğimde içim acıdı onun acısını hissettiğime inanamadım bir anda.
Biri var aklımı hep karıştırıyor. Dediğinde içimde fırtınalar koptu ne demem gerektiğini bilemedim gözlerim doldu hıçkırmadan ağlamamak için dudaklarımı ısırdım ve ciddi anlamda canım yanmıştı ama umrumda değildi oradan uzaklaşıp yalnız kalmam gerekiyordu.
Salih kusura bakma benim çadıra dönmem lazım. Dedim ve hızlıca çadırıma giderken gözlerimi tutamadım ve yaşlar dökülürken gözlerimden küçük bir hıçkırık kaçtı ağzımdan. Umarım farketmemiştir salih. Çadıra gittiğimde ne düşünmem gerektiğini bilemeden sessiz kalmaya çalışarak ağladım. Sabah salihle birinin konuşmaları geliyordu çadıra kadar.
-Dün akşam söylemeye çalıştım ama olmadı. Bu salihin sesiydi. Kime ne söylemeye çalışmıştı ki.
- Nasıl olmadı karşına alıp konuşsaydın ya.
Bu çocuk futbol takımından biriydi ama adını şuan hatırlayamıyorum salih dışında kimseyle ilgilenmiyorum ki neydi adı acaba.
- Biran önce konuş. Dedi ve gitti. Kimi kasdedip böyle konuşuyordu bunlar bilmiyorum ama umarım beni üzecek bişey değildir.

Benim DünyamWhere stories live. Discover now