●One●

1.2K 96 20
                                    

Liam ve Zayn aslında sadece arkadaşlardı. Zayn'in o gün yurtta ilk günüydü. Son dönemdi ama Zayn'in eski yurdu yıkılma kararı almış ve bütün öğrenciler yakındaki yurtlara transfer edilmişti. Zayn yalvararak aylardır ilgilendiği çocuk Liam Payne ile aynı yurda gitmiş ve onun odasına yerleşmişti. Aslında bu düşündüğü kadar kolay olmamıştı. Ama umrunda olan tek şey Liam'la yakınlaşabilmekti. Ona karşı duyguları yoktu. Ama onu 'seksi, çekici, ve kendisinin seks Tanrısı olarak' adlandırıyordu. Bazen gerçekten onu arzuluyor ve pantolonunun daralmasına izin veriyordu. Zayn eşyalarını çoktan kendine ait dolaba yerleştirmiş, banyoya girmişti. Seks Tanrısı'nı bugün hiç görmemişti. Ama umursamıyordu. Çünkü yaklaşık 5 dakika önce onun yastığını koklamıştı. Liam rahatına düşkündü. Odadaki iki yatağıda birleştirmiş öyle uyuyordu. Buna rağmen fazla düzenliydi. Zayn şarkısının son nakaratını söyledi ve suyu kapattı. Kendini iyice kuruladıktan sonra siyah boxerını giydi. Dışarı çıkarken saçlarını kuruluyordu. Kapıyı açtığında karşısında ellerini göğsünde birleştirmiş bir Payne gördü. Onunla sürekli konuşurdu. Her zaman saatlerce süren uzun bir diyalogları olurdu. Çok yakın arkadaşlardı.
"Odamda ne işin var Malik? " dedi Liam. Zayn onun bir an nefesinin kesildiğini farkederek gülümsedi.
"Artık oda arkadaşıyız Payne " Zayn, Liam'a göre fazla sıcakkanlıydı. Zayn,Liam'ı geçti ve dolaba yöneldi. Eğilerek alt çekmeceyi çekti ve karıştırmaya başladı. Liam şaşkınlığını iyi gizlemesine rağmen bu durum hoşuna gitmişti. Ne de olsa mastürbasyonlarına alet ettiği çocuk az ilerde domalmış vaziyetteydi. Değil mi? Liam aklına gelen bu düşünceye gülmeden edemedi. Kafasını yatağa çevirdi. Tekrar kaldırdığında Zayn bol kolsuz tişört ve eşofman giymişti. Saçlarını düzeltmeye çalışırken bir yandan bozuyordu. Liam güldü. Hep o siyah sert saçlara dokunmak ve çekmek istemişti.
"Yardım etmemi ister misin?" Diye sorduğunda Zayn hızlıca kafasını sallamıştı. Olumsuz anlamda. Liam yatağa oturdu. Yaklaşık 10 dakika olmuştu ama hala Zayn'in saçı olmamıştı. Liam dayanamadı ve ayağa kalktı. Sert olduğunu düşündüğü saçlar çok yumuşaktı. Zayn ne olduğunu anlamadı. Liam onun saçlarını mı elliyordu? Şaşkınlıkla gözlerini açtı. Karşısındaki boy aynasından Liam'ı süzmeye başladı. Pantolonundaki şişliği farketti. Gülmek istemesine rağmen tepki vermedi.
"İşte oldu." Dedi Liam. Zayn kızardığını hissetti. Liam saçlarına dokunmuştu, erkekliği belli oluyordu. Zayn tahrik olmaya başladığını hissetti. Bunu asla yapmamalıydı. Arkasını dönerek yatağa yöneldi. Liam onu takip etti ve arkasından yatağa oturdu.
"En azından bana teşekkür edebilirdin" dedi. Zayn yanında oturan Liam'a baktı. Liam ise hafif gülümsemeye benzer düz bir ifadeyle yere bakıyordu. Zayn 'onu öpsem kızar mı? Hem ne olabilir ki? Odadan kovamaz ya! Küçücük bir öpücük.' Diye aklından geçirmekle meşguldü. Yaklaşık 5 dakika kadar onun yüzünü inceledikten sonra yaklaştı ve hızla dudaklarını 'seks Tanrısı'nın yanağına bastırdı. Daha sonra biraz yükselerek kulağına yöneldi.
"Teşekkür ederim Bay Batman" Zayn bunu bilerek demişti. Liam tam anlamıyla bir Batman hastasıydı. Zayn yine ne olduğunu anlamamıştı. Liam ona sarılmış ve dengelerini kaybederek yatağa düşmüşlerdi. Ayrıldıktan sonra ilk Zayn konuşmuştu.
"Bu ne içindi? "
"Teşekkür ettiğin ve bana Batman dediğin için. Hoşuma gitti"
"Batman'i ne kadar çok sevdiğini biliyorum Payne" Zayn farketmese de Liam onun gözlerinden çıkan parlamayı gördü.
****
Zayn ve Liam. 2 aydır aynı yatağı paylaşıyorlar. Çünkü ikiside çok zor olduğunu düşündükleri için yatakları ayırmayı denememişti. Aslında ikiside hoşlanıyor ama itiraf edemiyorlardı. Resmi kutlamalar sebebiyle 1 hafta tatildi. Liam ailesini fazla özlememesine rağmen gitmek için hazırlanıyordu. Zayn ise ona trip atıyor ve 2 gündür neredeyse hiç konuşmuyordu. Zayn daha fazla dayanamadı. Banyoya girdi ve göz yaşlarını serbest bıraktı. Onunla aynı yatağı bile paylaşma fırsatını elde etmişti. Artık her şeyi birlikte yapıyorlardı. Sürekli 'yanaklarından' öpüşüyor ve sarılıyorlardı. Zayn ona bu kadar yaklaşmışken, onun gitmek istemesini kabul edemiyordu.
"Zayn ben gidiyorum! " diye seslendi Liam. Gitmek istemesinin sebebi bile yoktu. Liam banyoya yaklaştı.
"Zayn? " Zayn yine bir şey diyememişti. Çünkü göz yaşlarını silmekle meşguldü.
"Zayn iyi misin? "
"Defol" Zayn'in sesi boğuk çıkmıştı. Liam ters giden bir şeyler olduğunu anladı. Nefesini dışarı verdi ve banyoya girdi. Zayn klozetin üzerine oturmuş gözlerini siliyordu.
"Ah, Zayn" diyerek onu ayağa kaldırdı. Sol tarafından sıkıca sarıldı. Burnunu saçlarına gömdü.
"Sana açıklayamadığım şeyler var. Gitmeni istemiyorum. Sana her anlamda bu kadar yaklaşmışken, uzaklaşmanı istemiyorum. Kaçarmış gibi gidiyorsun. Ama istemiyorum işte. Seni durdurmak da istemiyorum. Hayatın var. Her şeyi fark ediyorum. Ama gitmeni kabullenemiyorum. Sana söylemek istediklerim var ama benden uzaklaşmanı istemediğim için susuyorum. Ama yinede gidiyorsun işte." Liam bir an afalladı. Karşılıklıydı. Paranoyak bir platonik değildi. Emin değildi. Ama anlamıştı.
"Duygularını bana söyle. O zaman gitmem "
"Hayır. Gidersin. Lanet bir ibne olduğumu düşüneceksin. " deyiverdi. Liam, Zayn'i kendine çevirdi ve kocaman gülümsedi. Zayn anlamadı. Bir dakika o ne demişti. İbne. Tanrım açık vermişti. İkiside bundan nefret etmesine rağmen ilk defa Liam'ın hoşuna gitmişti. Zayn yeni anlamıştı.
"Siktir, Liam özür dilerim ben-" Liam onu banyodan çıkarıp duvara yapıştırmıştı. Liam onu sıkıştırdı.
"Gitmemi istrmiyorsan gitmem. Bunu demen yeterli Zayn "
"Ben üzgünüm Liam. Böyle olsun istemedim. Sadece sana yakın olmak istedim." Liam düşündü. Ona zaten yakındı. Her zaman. 'Belkide hissettirmeliyim' dedi kendine.
"Benimle gelmek ister misin? " Liam emin değildi. Ama Zayn'i ailesiyle tanıştırma fikri hoşuna gitti. Bir an bir şey farketti. Zayn ona umutla bakıyordu. Liam hafifçe gülümsedi.
"Hadi kıyafetlerini toplayalım " Zayn donmuştu. Liam'ın ne kadar muhteşem olduğuna bir kez daha şahit olmuştu. Liam'ın yanına yaklaştı. Elini omzuna koyarak kendisine çevirdi. Öpmek istiyordu. Her zaman istediği gibi.
"Teşekkür ederim Liam. Sen muhteşem birisin. " dedi ve sarıldı. Diğerleri gibi değildi. Fazla duygusal bir sarılma.
"Senin kadar olamam Zaynie " Zayn güldü. Saçma bir lakaptı. Liam'a yardım etti. İşte ikiside hazırdı.
****
"Aman Tanrım Liam! " diye bağırdı kadın.
"Merhaba anne. Nasılsın? " Diyerek sarıldı ona Liam.
"Ah, oğlum bu harika bir sürpriz."
"Biliyorum. Üstelik sana bir misafir bile getirdim." Diye yanıtladı ve kapının yanında mahcup olmuş Zayn'i yanına çağırdı. Karen buna çok sevinmişti. Liam kimseyle kolay anlaşamazdı. Yakınlaşamaz veya iletişim kuramazdı. Şimdi ise evine bir arkadaşını getirmişti. Karen bu düşünceyle gülümsedi. Yoksa minik oğlu üniversiteye gidince sevgili mi yapmıştı? Belki.
"Karen, kim gelmiş?" Diye bağırdı Liam'ın babası. Karen onları içeri aldıktan sonra Geoff'un yanına götürdü. Zayn'i çok sevmişti. Yakışıklı, çekici ve siyah deri montuyla 'kötü çocuk ' gibi dursada kalbinin yumşaklığını gülümsemesinden anlamıştı.
"Geoff Liam bizi ziyarete gelmiş. Erkek arkadaşıyla! " dedi Karen. Liam aniden Zayn'e döndü. Zayn ise kıpkırmızı olmuştu. Geoff ikisinede sarıldıktan sonra eski yerini aldı. İkisinde açıklama yapamadan Karen onları Liam'ın odasına atmıştı bile. Liam iç çekerek yatağa oturdu. Zayn hala ayaktaydı.Liam bunu yeni fark etti. "Otursana "
"Liam " diyebildi Zayn.
"Evet Zayn" Liam merakla ona bakıyordu.
"Tanrım annen ve baban çok tatlı ama sevgili olduğumuzu sandılar" Liam ayağa kalktı ve elini tutarak yatağa götürdü. Liam bu oyunu oynamak istiyordu.
"Belkide umursamamalısın" diyerek Zayn'in yanına uzandı.
"Fazla soğukkanlı davranıyorsun" diye çıkıştı Zayn. Liam derin bir nefes aldı.
"Bak burada kısa bir süre kalacağız. İlk inandıkları şey, onları mutlu eden şeydir. Onlar benim ailem ve mutlu olmalarını isterim." Dedi Liam. Zayn mesajı almıştı. Sadece Liam'ı okuyamıyordu ve sormaya çekiniyordu. Anlamasını zorlaştırıyor, bazen kafasını karıştırıyordu. Düşündüklerini sormaya karar verdi.
"Peki ya sen. Sen ne düşünüyorsun Liam?" Liam cevap vermek yerine banyoya gitti. Zayn gelmesini bekledi. Çıktığında yüzü hafif ıslaktı. Zayn, onun çok seksi olduğunu düşündü. Yine. Liam, Zayn'e doğru ilerledi ve onu ayağa kaldırdı. Zayn'in üzerindeki deri ceketi çıkardı ve yatağın kenarına attı.
"Ne düşündüğümü merak etmemelisin. Ama şimdi yatağa uzanıp sana sarılarak bir film iyi olurdu. " Zayn gülümsedi. Liam ise aklındaki sapıkça düşünceleri atmak için uğraşıyordu. Zayn'in gülerken kısılan gözlerini bile düşününce altlarda bir yerlerde hareketlenmeler oluyordu.
"Dark Knight Rises izleyelim " dedi Zayn. Önce kahkaha attılar. Liam olumlu anlamda başını salladı ve laptopu almaya gitti.
****
Karen salonda oturan oğlu ve erkek arkadaşı sandığı Zayn'i alışverişe göndermek için yanlarına gitti. Liam kapının ilerisindeki kotlukta oturuyordu. Zayn ise vazodaki güllere bakıyordu. Karen'de heyecanla onları izlemeye başladı. Zayn bir gül aldı ve koltuğun arkasına geçti. Telefonuyla oyun oynayan Liam'ın sol gözünün yanına kadar getirdi ve sağ yanağına öpücük kondurdu. Karen oğlunun mutluluğunu buradan görebiliyordu. Büyük bir gülümseme ile mutfağına döndü. Liam şaşkın bir gülümseme ile Zayn'e odaklanmıştı.
"Bunlar ne içindi? " diye sordu Liam. Zayn kızardı ama söylemek istiyordu. Ona bu kadar çok katlanıyorsa sebebi olmalıydı. Değil mi?
"Liam bak bunu söylemem ne kadar doğru veya yanlış bilmiyorum. Ama demeyide her şeyden çok istiyorum. İşte bu yüzden... " derin bir nefes aldı. Liam ise onu öpmek için hazırda bekliyordu.
"Seni seviyorum" o an ikisininde kalbi çıkacaktı. Liam, kafasını arkaya attı. Zayn onun gözlerine odaklanmaya çalışıyordu. Liam, Zayn'in boynunu tuttu ve kendine çekti. Dudaklarını birleştirmek için uygun bir zamandı.
"Liam, gay olduğunu anlayışla karşılamam,koltuğumda seks yapmanıza izin verdiğim anlamına gelmiyor " bu Geoff'un sesiydi. Zayn hem şaşkın,hemde mutluydu. Liam'ın gay olduğundan artık emindi. Liam ise utanmıştı.
"Gerçekten üzgünüm ben aslında-" Liam hemen savunmaya geçmişti. Unuttuğu tek şey babasının çok anlayışlı olmasıydı. Geoff onun sözünü keserek konuşmaya başladı.
"Kes Liam. Sadece buradan gidin. İzlemem gereken bir futbol maçı var. " dedi. Liam hala kıpkırmızıydı. Odasına gitti. Zayn'de onu takip etti. Odaya girdiklerinde Liam yatağa uzandı ve eliyle yüzünü kapattı.
"Lanet, lanet, lanet olsun! " dedi. Zayn'i fark etmedi bile. Zayn gülümsedi. Çok tatlı görünüyordu. Yanına gitti. Elini tutarak yüzünden çekti.
"Lee rahatlaman gerek, bu kadar umursama. " Liam bir an düşündü. Madem rahatlaması gerekiyordu, Zayn'in burada ne işi vardı? Zayn, onu hep heyecanlandırır, mutlu ederdi. Peki o buradayken *kendini genişlememek için zor tutarken* nasıl rahatlayabilirdi.
"Bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum Zayn. Sen yanımdasın ve heyecanlanıyorum. Kendimi rahat bırakırsam iyi olacağımdan emin bile değilim." Zayn, Liam'a seni lanet sapık diye bağırmak istedi. Ama diyemezdi.
"Belkide güzel bir banyo yapmalısın, iyi fikir. " Liam onaylarcasına ayağa kalktı.
"Kıyafetlerini ben hazırlarım." Liam,Zayn'in bu davranışına gülümsemeden edemedi.
"Böyle bir sevgilim olacağı için şanslıyım" Liam bunu o kadar kısık sesle söylemişti ki kendi bile söylediğinden emin değildi. Zayn, bir şeyler dediğini duymuş ama anlamamıştı. Zayn, Liam için gri bir tişört, kot pantolon ve her zaman giydiği siyah boxerlarından birini yatağın üzerine koymuştu. Daha sonra mutfağa gitmeye karar verdi. Karen Zayn'i görünce gülümsedi.
"Merhaba Bayan Payne " Karen'in gülümsemesi silindi.
"Özür dilerim yanlış bir şey mi dedim? " diye merakla sordu. Karen 'hayır 'anlamında başını salladı.
"Hayır, sadece bu canımı sıkmaya başladı. Çok ciddisin Zayn. Oğlumun sevgilisiyle bir yabancı gibi konuşmayı sevmiyorum. Bana Karen diyebilirsin " Zayn daha iyi anladı. Ama Karen anlamamıştı. Onlar sevgili değildi. Zayn konuşmak için ağzını açtı.
"Şey... Karen... ben üzgünüm ama Liam ve ben... aslında sevgili değiliz. Sizi kırmamak için söylememizi istemedi. Ama... her neyse . Sadece arkadaşız. Üzgünüm. " Karen dudaklarını ısırdı. Ne demesi gerekiyordu.
"Üzgünüm Zayn, aranızda bir şeyler var. Normal arkadaşlar değilsiniz sandım. En azından sen değilsin. Liam bugüne kadar asla arkadaşıyla gelmedi. Kimseyle hemen kaynaşmadı veya kimseye 'iyi ki varsın' gibi şeyler dediğini duymadım. Kimseye sana baktığı gibi bakmadı. Hiçbir zaman bize arkadaşlarından bahsetmedi. Onlarla uzun ilişkiler kurmadı. Hiçbir sevgilisini bizimle tanıştıracak kadar ciddi olmadı. Ve kimseye sana davrandığı gibi davranmadı. Sonra sen geldin ve sevgili olduğunuzu sandım. Bunun için üzgünüm. Ama senden bir şey isteyeceğim. Onunla arkadaş kalacaksan veya ilerlerseniz sakın üzme. Olur mu? O yeterince üzüldü ve ezildi. Onu mutlu et. Anlaştık mı? " Zayn kafasını kaldırarak Karen'e baktı. İkisinde gözleri dolmuştu. Karen'in gözlerinden iki damla yaş düştü. Liam'ı fark edemediğini anladı. Karen, o an şunu fark etti. Zayn Liam'ı seviyordu. Ama Zayn, Liam'ın sevgisinin farkında değildi.
"Ah üzgünüm Karen. Ben gerçekten üzgünüm! " dedi Zayn. Daha sonra sıkıca Karen'e sarıldı. Karen sebepsizce buruk bir sevinç yaşıyordu. Omzunun ıslandığını hissetti.
"Şşş ağlamak yok." Zayn ondan ayrıldı ve yüzüne baktı.
"Ne var biliyor musun? Senin için ona teklif edeceğim hemde bu akşam. " Karen kocaman sırıttı.
"Mutlu olmanız daha önemli. " dedi. Çok düşünceli ve iyi kalpliydi.
"Liam aşk filmi sever mi? " Zayn onu sinemaya götürecekti. Bu çok şey... romatik? Karen düşünür gibi yaptı.
"Onu 'Oyuncak Hikayesi'ne götür" Zayn kahkaha atmamak için kendini zor tuttu. Ama Karen o kadar dayanıklı değildi. Kahkaha atmaya başlayınca Zayn'de sesli bir şekilde güldü. O sırada Liam geldi. Saçları hala ıslaktı. Zayn ona bakmamaya çalıştı. Çünkü bakarsa iyi hareketlenmeler olmayacığını biliyordu.
"Hey, bu kadar komik olan ne? "Karen söylemek konusunda kararsızdı. Zayn'e baktı. Zayn cevap vermesi gerektiğini anladı.
"Hiç. Sadece konuşuyorduk" dedi ve Karen'e göz kırptı. Sonra devam etti.
"Her şey için teşekkürler Karen. İyi ki varsın " dedi ve yanağına öpücük kondurdu. Karen bunu çok sevmişti. Liam hala anlamamıştı.
"Karen, iyiki varsın, teşekkür, öpücük, göz kırpma, hadi ama bana söyleyin." Liam birazcık da olsa o öpücüğü kendi istediğini fark etti. Karen cevap vermemek için işine döndü. Liam'da gözlerini kısarak diğer odaya geçti. Telefonuyla oyun oynamak istiyordu. Karen o an Zayn'e döndü.
"Tam sırası," dedi. Zayn tereddüt etti.
"Ya kabul etmezse?" Diye sordu. Karen düşündü.
"Annesiyim onu dövebilirim," kıkırdadı. Zayn rahatladığını hissetti. Derin bir nefes aldı ve Liam'ın yanına gitti. Koltukta telefonuyla uğraşıyordu. Yanına oturdu. Zayn nasıl başlayacağını bilmiyordu. Doğaçlama tabi ya. Direk lafa girdi.
"Liam sinemaya gidelim mi?"
"Canım istemiyor Zayn," Zayn kırıldığını hissetti.
"Lütfeeeeeen" diye uzattı. Liam biraz daha uğraşmak istiyordu.
"Zayn gerçekten yorgun hissediyorum." Zayn gerçek bir hayal kırıklığına uğradığını hissetti. Ama kabul etmesi gerekiyordu. Onu ikna etmeliydi yada etkilemeli. Elini Liam'ın yüzüne koydu. Liam kaşlarını kaldırarak Zayn'in gözlerine odaklandı. Yaklaştı ve dudaklarını Liam'ın yanağına bastırdı.
"Sen nasıl istersen bebeğim," sonra kalktı ve Liam'ın odasına gitti. Liam'ı etkilediğini düşünüyordu. Haklıydı. Liam ciddi anlamda etkilenmişti. Kalbi çıkacak gibi atıyordu. Nefesi kesildi. Ona 'bebeğim' demişti. Liam bunun şokunu uzun süre atlatamayacak gibiydi.
****
Zayn banyodan çıkarken beline küçük havluyu sardı. Liam'ı fark etmeyerek dolaba yöneldi. Boxer almak için eğildiğinde belindeki küçük havlu düştü. Umursamadı. Zaten oda boştu. *huh! Aslında Liam yatakta uzanmış onu izliyordu ve kabaran organını* Zayn bir türlü kendi boxerlarını bulamadı. Alt çekmeceye bakmak için biraz daha eğildi. Daha sonra arkasındaki baskıyı hissetti. Tam kalçasında bir baskı vardı. Kalçasının biraz üstünde yanlarda iki tane onu kavrayan el. Zayn tamamen donmuştu. Tepki veremiyordu. En sonunda doğruldu. Liam onu dolap ile kendi arasına sıkıştırdı. Zayn tuttuğu nefesini verdi. Otomatik olarak gözleri kapandı. Liam'ın nefesi boynuna çarpıyordu. Zayn karınında gezinen eli farkedince içinden bir titreme geçti. Liam Zayn'in boynunu öptü. Zayn ise titriyordu. Çünkü fazla heyecanlanmıştı.
"Kalp atışlarını hissedebiliyorum Malik! Bana az önce yaptığın buydu. Hoşuna gitti mi? " dedi Liam. Sesi hafif sinirli gibi çıkıyordu. Zayn konuşmak için ağzını açtığında Liam,Zayn'e daha çok bastırdı.
"Evet Liam, bu hoşuma gidiyor. Çünkü bunu bana 'sen' yapıyorsun. Evet Liam bunu seviyorum çünkü senden kaynaklanıyor. Ve yine evet seni heyecanlandırmak hoşuma gidiyor. Çünkü 'benim' yüzümden heyecanlanıyorsun. Seni etkilemek hoşuma gidiyor çünkü senden etkileniyorum" Liam gözlerini kapatmıştı. Hafifçe geri adım attı. Zayn ona döndü. Gözlerini açmasını bekledi. Ama açmayınca Zayn hızlıca ilk gördüğü kıyafetleri giydi.
"Ben salona geçiyorum" dedi ve çıktı. O gidince Liam derin bir nefes aldı. Banyoya gidip şu şişliğin icabına bakması lazımdı.
****
"Tatlım işine karışmak istemem ama uyusan iyi olur. Yarın erkenden gideceksiniz." Zayn, Karen'in dediklerine zorla odaklandı. Liam'ı düşünüyordu. Çünkü 2 gündür Liam onunla konuşmuyordu. Ondan kaçmaya çalışıyordu. Zayn başıyla Karen'i onayladı. Gitti ve yanağına öpücük kondurdu.
"İyi geceler" Dedi. Karen Zayn'in kolunu tuttu.
"Liam ile. İyi misiniz? " Zayn kafasını eğdi ve olumsuz anlamda salladı. Karen Zayn'i teselli etmek için sarıldı.
"Üzgünüm Karen. Sana onu mutlu edeceğim demiştim. Ben gerçekten üzgünüm "
"Sorun değil! Aranız düzelsin yeter Zayn" Karen iki gündür olanların farkındaydı. Zayn ona minnettar bir bakış attı. Liam'ın odasına girdiğinde Liam arkasını dönmüştü. Gitti ve yanına uzandı.
"İyi geceler bebeğim" Zayn bunu kısık sesle söylemişti. Daha sonra kendini uykuya bıraktı. Hafif hırıltıya benzer bir ses çıkardığında Liam ona döndü. Hayır uyumamıştı ama artık Zayn uyuyordu. Zayn'i kendine çekti. Uyandırmamaya çalıştı. Gözünün yan tarafına öpücük kondurdu.
"Sanada iyi geceler bebeğim "
****
Zayn sabah uyandığında üzerindeki ağırlığı farketti. Hafif kafasını çevirdiği zaman Liam'ı görerek gülümsedi. Onu uyandırmamaya çalışarak kalktı. Banyoya gidip günlük işlerini halleti. Daha sonra üzerini değiştirdi. Liam hala uyanmamıştı. Zayn Liam'ın yanağına dudaklarını bastırdı.
"Liam uyanman gerekiyor bebeğim" Liam uyku sersemliğiyle Zayn'e gülümsedi. Zayn bu gülümsemeyi sevmişti. Çünkü günlerdir konuşmuyolardı. Zayn'de aynı şekilde gülümsedi. Bir anda içi umutla doldu. Farkında değildi ama gözleri parlıyordu.
"Her sabah böyle uyanmak istiyorum meleğim" Zayn şaşkınlıkla gözlerini ayırdı. Ağzı açıklı. Liam onun bu tipine gülmeden edemedi. Daha sonra ne dediğini farketti. Ayağa kalktı. Zayn'in alnını öptü.
"Seni seviyorum Malik" o sırada derin bir nefes sesi duyuldu. İkiside kapıya döndüğünde gülümseyen,gözleri dolmuş bir Karen vardı.
"Uhm sadece kahvaltı hazır" dedi ve gitti. O sırada ikisinin kıkırtıları odayı doldurdu. Liam tekrar Zayn'e döndü. Zayn ona yaklaşarak küçük bir öpücük verdi. Liam kalbinin durduğu düşüncesiyle ona sarıldı ve fısıldadı.
"Yurda gitmek için sabırsızlanıyorum bebeğim,"
"Siktir Liam" Zayn ondan kurtulmaya çalıştı ama başaramadı.
"Beni sevdiğini söylemiştin Zaynie," Zayn düşündü.
"Bu beni yurda götürüp becerebileceğin anlamına gelmez," Liam sırıttı.
"Yani seni burada becerebilirim?" Zayn yine şaşkındı. Liam kıkırdasada sonra ciddileşti.
"Seni gerçekten seviyorum" Zayn ne kadar dayanabileceğini düşündü. Ciddi anlamda kalbi çıkacaktı.
"Seni gerçekten seviyorum Lee"
*****
&& işte bitti sadece biranda aklıma gelen bir kurguydu okuyan olursa diye söylüyorum hepinize öpücükler :33333

Aftertaste || Ziam One-ShotWhere stories live. Discover now