卄ȶɦɛ ֆȶʀʊɢɢʟɛ ʄօʀ ʟɨʄɛ ǟɢǟɨռֆȶ ǟռ ʊռƈօռֆƈɨօʊֆ ʄɨʀɛ卄

106 14 5
                                    

~𝙷𝚒𝚜𝚜𝚎𝚍𝚒𝚕𝚎𝚗 𝚑𝚎𝚛 𝚜̧𝚎𝚢𝚎 𝚌𝚞̈𝚖𝚕𝚎 𝚔𝚞𝚛𝚞𝚕𝚊𝚖ェ𝚢𝚘𝚛

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

~𝙷𝚒𝚜𝚜𝚎𝚍𝚒𝚕𝚎𝚗 𝚑𝚎𝚛 𝚜̧𝚎𝚢𝚎 𝚌𝚞̈𝚖𝚕𝚎 𝚔𝚞𝚛𝚞𝚕𝚊𝚖ェ𝚢𝚘𝚛.

-𝑃𝑎𝑢𝑙𝑜 𝐶𝑜𝑒𝑙ℎ𝑜-

★·.·'¯'·.·★



Pembelerle döşenmiş fevkalade Sakura ağacının dökülen her yaprağı yer ile temas edince tumturaklığını kaybediyordu. Bugün muzdarip bir biçimde saçlarımı geriye doğru tarayan yel, daha da munisti. Birbirine tezat renkleri içine ihtiva eden perçemlerim düzgünce önlerimde birleşmiş, serbest bırakılmış dalgalı tutamlarımın bir kısmı tepeme topuz misalince döndürülmüş ve bu döndürülmenin etkisi olarak siyah tellerimle beyazlıklarım birbirine boca olmuştu. Tokamı görünmezliğe hapsetmek için layetezelzel bir biçimde geceyi anımsatan saçlarım birbirlerine dolandırılarak örülmüş ve topuzumun etrafını sarmıştı. İçime giydiğim beyaz gömlek ile üzerime aldığım gri ceket altımda mevcut olan koyu ve dizlerimin üst hizasına tekabül eden kısa etekle birleşince berceste gösteriyordu beni.

Önümde bulunan adam elini, sağa sola telef olmak için savrulan saçını suratından kaldırma amacı ile hareket ettirmişti. Yüzüne hücum eden tutamlarını usulca çekmek için yaptığı her hareket ile içine daha da demevilik firar ediyordu. Etrafı iyice gezen rüzgar, sakallarını yeni kesmiş olan kahramanın kusursuz yüz hatlarında gezerken vücudumu, onun siyah, düz kıyafetinin arkasına sürükledim. Ardından önümde bulunan yapıyı dikkatlice süzmeye koyuldum. İhtişamlı bir biçimde yeşil ağaçları içine ihtiva etmiş bahçeye hücum eden mavi camlarla döşenmiş U.A binası, birer tanrıça aurasıyla dikilmişti. İçime hücum eden ihtiraz duygusu ile kahramanın siyah kıyafetini sıkıca kavradım. Omzunun arkasından beni munisçe kontrol eden adam botlarını ritim tutturarak metal rengi betona temas ettirmeye koyulmuştu.

Etrafımı dikkatlice incelerken bir kapının önüne geldiğimizin farkına varmıştım. Düşey bir biçimde kırmızı renkte yazan 1-A yazısına fevkalade bir biçimde göz gezdirdim. Kahramanın, sınıfın kapısının koluna temas etmesiyle kalbimden yükselen bir nida oluştuğu hissine kapılmıştım. Bir ağacın gövdesini andıran yapının sonuna kadar açılmasıyla önümdeki adamın kıyafetini daha da sıkı kavramıştım. Ayaklarından çıkan düzenli ritimleri taklit ederek bende girmiştim içeri. Şaşkın suratlar. Onlara maruz kalmaktan korkuyordum. Gözlerimi yumduğum karanlıktan çıkarmayı hiç istemiyordum. Lakin omzumla temasta bulunan naçar eller kirpiklerimin usulca aralanmasına yetmişti. Sınıfı süzen muhteriz gözlerim, kaşlarıma u harfi çizdirtmişti adeta.

İnsanlar, onlar korkunçturlar. Bazen attıkları bakışlar bazen ise dudaklarından fışkıran nidalar.

Gözüm sadece bir şahıs üzerinde geziyordu. Karnabaharı andıran yeşil kıvırcık saçlar, muzip bir biçimde ışıldayan açık hareler. Kasvetli bir hava yayan beden. Kenarlara kıvrılmış dudak. Bana maziden tanıdık gelen bu sima beni babamdan koruyan dördüncü gençten başkasına ait olamazdı.

ʙᴇʜɪɴᴅ ᴛʜᴇ ᴜɴʟɪᴛ ʟɪɢʜᴛs | 𝑩𝒂𝒌𝒖𝒈𝒐𝒖 𝑿 𝑹𝒆𝒂𝒅𝒆𝒓 Where stories live. Discover now