|20|

2.7K 206 154
                                    

Bugün günlerden cumaydı. Ve biz kızlarla okul çıkışı kafeye gidecektik. Bu konu da çok ikilem de kalmıştım. Gidip gitmemek arasında. Ama hayatımı kendi ellerime almak istiyorsam bir yerden başlamak lazım diye düşünerek kabul etmiştim teklifi.

Zilin çalmasıyla olduğum yerde esnedim. Belim ağrıyordu. Birazcık yürümek istiyordum. O yüzden oturduğum yerden kalkıp masanın üzerindeki telefonumu ve cüzdanımı alıp sınıftan çıktım. Kantine doğru ilerlemeye başladım.

Kantinden bir kahve alarak boş bir masaya gidip oturdum. WhatsApp'a girdim. Arkın'la en son sabah konuşmuştuk. Okulun bitmesine yakın ona mesaj atmamı istemişti. Ve ben de şimdi ona annemin telefon numarasını atıcaktım. Umarım annem anlamazdı. Yoksa başım beladan kurtulmazdı.

Naz: Arkın.

Naz: Ben birazdan son derse gireceğim.

Arkın: Tamamdır güzelim. Sen annenin telefon numarasını at. Sen dersteyken arıyacağım. Çıkışta da sen ararsın.

Naz: *bir numara gönderildi*

Naz: Annem anlamaz değil mi?

Naz: Anlarsa ben bittim çünkü.

Arkın: Anlamıyacak. Sen güzel canını sıkma. O iş ben de.

Arkın: Anneni aradıktan sonra bana yazarsın.

Naz: Tamam. Benim gitmem lazım zil çaldı.

Arkın: Kendine dikkat et. Ve için rahat olsun.

Naz: Deneyeceğim. Görüşürüz.

Arkın: Görüşürüz güzelim.

Arkın'ın mesajını gördükten sonra uygulamadan çıktım ve masadaki kahvemden son yudumu alıp, yanımdaki çöpe attım.

Zil çalmıştı o yüzden ayaklanıp sınıfa doğru ilerledim. Geçip oturduktan sonra telefonumu çantama koyup, ders için gerekli olan kitapları çıkarıp hocanın gelmesini bekledim.

Yaklaşık ders başlayalı 20 dakikayı geçmişti. Acaba Arkın annemi aramış mıydı? Bu düşünce bile çok streslenmeme neden oluyordu.

Neredeyse dersi çok az dinlemiştim ve bayağı bir eksiğim vardı. Onları akşam eve gittikten sonra toparlamam lazımdı. Umarım hallerdebilirdim.

Nihayet zil çalmıştı bana 40 dakikalık ders 40 yılmış gibi gelmişti. Zil çaldıktan sonra toparlanmaya başladım. Kızlara hemen arkalarından geleceğimi söyledikten sonra annemi aradım. Sesimin titrememesi lazımdı. Gerçekçi bir konuşma olmalıydı. Yoksa anlıyabilirdi.

Nihayet telefon açıldığında konuştum. "Alo, anne?"

"Çabuk söyle toplantıya gireceğim."

"Okulda kütüphane temizleme sırası bana geldi. O yüzden eve geç gideceğim. Sana söylemek istedim." Tek nefeste söylemiştim hepsini. Kalbim çok kötü çarpıyordu. Lütfen anlamasın lütfen.

"Haberim var öğretmenin arayıp söyledi. Kapatıyorum." Diyip telefon suratıma kapanmıştı. Bu hareketi umrumda bile olmamıştı. Çünkü Arkın'a inanmıştı.

Sırıtarak Arkın'ın sohbetine girdim.

Naz: ANNEM SANA İNANMIŞ

Naz: TEŞEKKÜR EDERİMMM

Arkın: Ben bir şey yapmadım güzelim.

Arkın: Ve annenin inanmasına çok sevindim.

Arkın: Ben de olsam inanırdım. Oscar'lık bir performans sergiledim.

Gitarist / Texting Where stories live. Discover now