49. BÖLÜM "MEKTUP"

14.5K 982 722
                                    

Yeni bölümden hepinize merhaba çiçeklerim.♥️

Umarım iyi ve sağlıklısınızdır.

Hepinize keyifli okumalar dilerim...

_______

Bugün geçirdiğim en güzel günlerden biriydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bugün geçirdiğim en güzel günlerden biriydi. Hepimiz çok mutlu ve huzurluyduk. Herkesin yüzünde oluşan hafif tebessüm, mutluluğumuzdan geriye kalan kırıntılardı. Başımı Yavuz'un göğsüne yaslamıştım. O da sıkıca bana sarılmış ve her zaman yaptığı gibi başıma küçük bir öpücük kondurmuştu. Az önce yapılan itiraf sonrası, sessizce keyif yapıyorduk.

Aylin ve Demir birbirlerine artık daha rahat bir şekilde bakıyor ve gülümsüyordu. Elif de her ne kadar Dinçer'e bakmıyormuş gibi görünse de kaçamak bakışlarını sürekli yakalıyordum. Dinçer'in yüzündeki ifadeye baktığımda onun da bunu farkında olduğunu gördüm.

Hepimiz hayatımızda farklı farklı acılar yaşamış ve bugünümüze gelmiştik. Ben Esila Durukan, ailesinin daha doğrusu üvey ailesinin nefret ettiği küçük bir kız çocuğuydum. Odamdaki küçük pencerenin önünde dikilir ve gökyüzüne bakarak, kurtarıcımın ne zaman geleceğini düşünürdüm.

Yavuz... Kurtarıcım. O da gerçek ailesinden yaralı bir çocuktu. Öz ailesi onun sokakta yaşamasını umursamamış ve üvey babası tarafından sürekli canı yanmıştı.

Geçmişte ne yaşarsak yaşayalım, hangi acıları tatmış olursak olalım gelecek vardı ve yaşamak için bizi bekliyordu. Acılarımızı gelecekten uzak tutup, huzurla yaşamalı ve mutlu olmalıydık. Çünkü hayat çok kısaydı ve ölümün ne zaman geleceği belli olmuyordu. Bize düşen tek şey ise, geleceğimizi en güzel şekilde yaşamaktı.

"Fazla bakışmayın." Yavuz'un sesi düşüncelerimi böldüğünde gözlerinin Aylin ve Demir'in üzerinde olduğunu gördüm.

"Karışma onlara," dedim uyarıcı bir şekilde Yavuz'un elini sıkarken. Ne gerek vardı, şu huzurlu ortamı bozmaya?

"Ben karışım," dedi Yavuz kesin bir dille. Bana karşılık veriyor olsa da gözleri kardeşinin üzerindeydi. "Hem siz ne kadar zamandır birliktesiniz ki?"

Aylin ve Demir anında birbirine baktığında durumu toparlamak adına başımı Yavuz'un göğsünden kaldırdım ve kaşlarımı çatarak Yavuz'a baktım. "Yavuz, Aylin ve Demir çocuk değiller. İkisi de birer yetişkin. Rahat bırak onları."

Yavuz derin bir nefes alırken, "İyi bakalım, öyle olsun," dedi. Sonra da aklına bir şey gelmiş olacak ki hızla Demir'e baktı. "Yalnız sıramı vermem haberiniz olsun." Elimi tutarak, bana baktı ve, "Önce biz evleneceğiz," dedi.

Herkes Yavuz'un bu haline gülerken, Demir ellerini kaldırdı. "Tamam kardeşim, kimse senin sıranı almıyor. Önce sen evlen."

Kafamı iki yana sallayarak güldüm ve Yavuz'a baktım. Bu çocuk tam bir deliydi!

KALP TUTSAĞI +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin