32. BÖLÜM "SARHOŞ"

54.4K 1.8K 1.5K
                                    

Yeni bir bölümden hepinize merhaba çiçeklerim.🌸

Umarım iyisinizdir.💗

Bölüm sonunu okuyun lütfen.🙏

Hepinize keyifli okumalar dilerim...

_______

Şuan ne hissettiğimi ya da ne hissetmem gerektiğini bilmiyordum. Duygularım o kadar karmaşıktı ki neler hissettiğimi anlatacak bir kelime bulamıyordum.

Pişmanlık mı?

Emin değilim. Çünkü ben en başından yapmam gerekeni yapmıştım. Son zamanlarda bana karşı iyi davransa da önceden yaptığı hiçbir şeyi unutamazdım.

Korku mu?

Fazlasıyla. Çünkü çevresi genişti ve oradan çıkma ihtimali çok fazlasıydı. Ve oradan çıkması demek benim sonum demekti.

Mutluluk mu?

Belki. Çünkü oradan çıkamama ihtimali de vardı ve bu da demek oluyor ki eski hayatıma geri dönüyorum.

Her duygudan azar azar yaşıyordum içimde ama en baskını korkuydu. Yavuz'dan ve yapacaklarından korkuyordum.

Şimdi ise karakoldaydım. Koltukta oturmuş ifade vermek için beni çağırmalarını bekliyordum. Öne doğru eğilerek başımı ellerimin arasına aldım. Bu saatten sonra ne yapacağımı gerçekten bilmiyordum.

''Hanımefendi?''

Polis memurunun bana seslenmesiyle başımı kaldırıp, ''Efendim,'' dedim.

''İfadenizi alacağız. Lütfen beni takip edin.''

Ayağa kalkarak polis memurunun peşine takıldım. Beni bir odanın önüne getirerek gözlerime baktı.

''Buyurun girin lütfen.''

Başımı sallayarak odaya girdim. Oda öyle filmlerde gördüğümüz gibi karanlık değildi. Aksine aydınlıktı. Ortada bir masa ve karşılıklı iki sandalye vardı. Sandalyede oturan polis memuruyla göz göze geldim. Tahminen kırk yaşlarında, saçları beyazlamaya yüz tutmuş ve kirli sakallarıyla ürkütücü görünüyordu. Ben görünce gülümsedi ve karşısındaki sandalyeyi işaret etti. ''Gel kızım, otur.''

Dediğini yaparak sandalyeye oturdum. Önündeki dosyasını açarak içine baktı. ''Bu dosyada bizi arayıp verdiğin ihbar yazıyor.'' Sonra da diğer dosyayı açtı. ''Burada da ihbar ettiğin kişinin yani Yavuz Seçkin'in ifadesi var.'' Düşünceli bir şekilde sakallarını sıvazladı. ''Açıkçası ortada dönen bir yalan var. Ya sen ya da o,'' diyerek gözlerimin içine baktı. ''Biriniz yalan söylüyor.''

Titreyen sesimle, ''O nerede?'' diye sordum.

''Şuan nezarethane de. Rahat ol ve bana her şeyi baştan sona anlat.''

Yutkundum. Polisin dediklerinden anladığıma göre Yavuz gerçekleri anlatmamış, yalan ifade vermişti. Doğruları söyleyip söylememek arasında gidip gelirken polis korktuğumu anlamıştı. ''Korkma kızım. Sen sadece doğruları anlat. Burada kimse sana bir şey yapamaz.''

''Ben,'' diyerek söze başladım. ''Bir gün okuldan geldiğimde abim tuttu kolumdan ve beni Yavuz'un evine götürdü. Ailem para karşılığı satmış beni. Yavuz zorla tutuyordu beni evinde.''

''Yani Yavuz Seçkin seni ailenden satın aldı öyle mi?'' Kaşlarını çatarak dosyaya baktı. Bir süre gözleri dosyada oyalandı ve sonra yüzüme baktı. ''Devam et.''

KALP TUTSAĞI +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin