1

5K 328 798
                                    

Kim Taehyung...

Benim biricik sevgilim.
Sana olan aşkım satırlara sığmaz, sığdıramam. Sen kalbime çok iyi geldin Taehyung. Herşeyim oldun. Geceleri düşünmekten uyuyamadığım tek insandın sen. Sana herşeyimle alıştım, bağlandım. Evimize polislerin gelip seni aldığı dakikalarda yaşadığım ızdırabı çok iyi hatırlıyorum...
Ne çok korkmuştum seni benden alıcaklar diye. Arkadaşın Yoongi'yi tembihlemiştin evden ayrılmayayım diye. Ne yaptıysam izin vermedi karakola geleyim. Mahkemene bile gelemedim Taehyung. Yoongi 3 yıl ceza aldığını söylediği an mahvoldum. Senden 3 yıl boyunca ayrı kalma düşüncesiyle sızladı kalbim. Bağırdım çağırdım, yıktım, döktüm ama bırakmadılar seni göreyim. Günlerce ağlayarak uyudum Taehyung. Sensizliği düşünmek beni korkuturken sensizdi her dakikam. Kimse senin hakkında tek cümle etmiyordu bana. Ceza evinin önünde bekledim ağlaya ağlaya. Göstermediler seni bana. Böyle biri olmadığını söylediler. Başka bir ceza evine mi sevk edildin?  Ne suç işlediğini bilmiyorum ama emin ol işlediğin o suçun cezasını ben en ağır şekilde ödüyorum. Bakmaya doyamadığım gözlerini sadece siktiğim bir telefon ekranından görebilmek çok ağır.
Ne özensizce çekmiştim o fotoğraflarını. Sanki hiç benden gitmiyecekmişsin gibi...

Bugün tam 3 yıl oldu Taehyung...
Ve ben senin hala gelmeni bekliyorum. Belki bir gece gelip saçlarımı okşar üstümü örtersin diye örtümü hep açık bırakıyorum. Benim sana olan sevgim hariç herkez ve herşey değişti Taehyung.
Biliyor musun? Yoongi ve jimin çıkıyor. Birbirlerini çok seviyorlar. Onlara baktıkça bizi hatırlıyorum.
Biz...
Evet, senle ben. Hala biz miyiz bilmiyorum. Ama ben hala seni seviyorum Taehyung. Hep seni bekledim bekliyorumda. O lanet günden beri hakkında duyduğum tek bir kelime yok ama ben yinede seni bekliyorum.

Nerdesin sevgilim?
Yalvarıyorum çık gel. Kurtar beni sensizlikten. İnan artık dayanacak gücüm kalmadı. Günden güne mahvoluyorum.
Aldığım nefesler bile rahatsız ediyor beni.
Sensizlik çok ağır Taehyung.
Beni daha fazla sensiz bırakma.
Yalvarırım dön evine...

Bu kaçıncı mektuptu bilmiyorum...
Her hafta yeni yeni, uzun mektuplar geliyordu evime. Ve bunların hepsi Jungkook'tan dı. Jungkook, Yoongi'ye veriyordu yazdığı mektupları. Beni hapiste zannediyordu Jungkook. Yada zannetmiyordu bilmiyorum. Ama yinede mektuplar yazıyordu bir sürü.
Yoongi'de gönderiyordu. İstesem gönderme diyebilirdim ama demek istemedim. Merak ediyordum Jungkook'un ne zaman benden vazgeçiceğini. Bu mektupların ne zaman biteceğini çok merak ediyordum.
Jungkook, sevgilimdi, yani.. eski sevgilim. En azından bir tek ben biliyordum eski sevgilim olduğunu.

Tanıştığımız gün çok etkilenmiştim Jungkook'tan...
Çok masumdu, dokunsam incinecek gibiydi. Benim olsun istedim.
Günler geçtikçe yakınlaştım ona. O da geri durmadı tabi. Sevgili olduk.
Çok bağlanmıştı bana. Çok seviyordu. Bu kadarı iyi değildi çünkü ben aşık olunacak biri değildim. Ben Jungkook'u istemiştim çünkü çok güzel ve narindi.
Ama Jungkook beni herşeyimle istemişti. Her zerremi sevmişti.

Şirketime yeni kız almıştım ismi Areum'du, çok güzeldi. Kusursuz bir yüzü ve vücudu vardı. Ofisimde işim vardı ve o gece geç gelicem demiştim Jungkook'a. Areum'da oradaydı.
Bişeyler yaşadık o gece ofiste.
Sabah gelmiştim eve. O günün yarını evli olduğunu öğrenmiştim. Ne diyebilirdim ki? Areum'a kızamazdım çünkü ikimizinde birbirimizden ayrı kalır yanı yoktu.

Jungkook'a artık duygu beslemiyordum onun bana beslediği kadar. Eskiden baktığım gibi bakmıyordum. Ona değil Areum'a dokunmak istiyordu kalbim.
Ben böyle biriydim. En başında dediğim gibi aşık olunacak bir adam değilim ben.

I'm not like you leftHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin