1

91 6 3
                                    

"Bu boyut ötesinde bambaşka bir dünya var mış. Onlar kendilerine Garolaslılar dermiş.
Bu dünyada bizden çok daha farklı sapsarı gözlü,uzun boylu,insansı varlıklar yaşarmış.
Bu insanlara doğa tarafın hediyeler verilirmiş.
Birisi suyu kontrol eder, birinin şifalı eli ,diğerin ateşten kanatları varmış.
Hepsi çok mutluymuş ama
birgün bir olay olmuş.
Bunlardan farklı bir kız çocuğu gelmiş. Ne olduğunu anlayamamışlar . Sonra onu aralarına almışlar çünkü  gelmesinin kutsal bir nedeni olması gerktiğini düşünmüşler.
Ona nasıl bir Garolas'lı olunulacağını öğretmişler yıllar yıllar geçmiş kıza da tabiat hediye verecekmiş. Tabiat onu seçmişti ilkez Garolas'lı olmayan birisi tabiat tarafından hediye alacakmış.
Garoloslular o gün büyük bir kutlama yapmışlar şarkılar söyleyip, büyük ateşin etrafında danslar etmişler.
Kızı, kadınlar hazırlamış gelinciklerden çok güzel bir elbise ve mavi orkidelerden hoş bir taç hazırlamışlar.
Rüya gibi güzel bir geceymiş derken zamanı gelmiş.
Kızı orada bırakmışlar.
Kız nedenini düşünürken ona öğrettiklerini uygulamaya karar vermiş ve sadece çevresi dinlemeye başlamış.
Bir kaç dakika sonra bir sesle irkilmiş , arkasına döndü ve parlayan bir geyik gördü geyik onun yanına kadar gelmişti.
Kız , o an ne yapacağı bilememiş. Bir anda geyik arkasına dönüp koşmuş ve kıza bakmış. Kız o an takip etmesi gerektiğini hissedip geyiğin peşinden koşmaya başlamış.
Koşmuş koşmuş tüm gücüyle koşmuş, aniden geyik onu daha önce görmediği terk edilmiş bir evin içine girmişti kız ise tereddüt etmeden eve girmiş.
Geyiği bir odada duran yepyeni yapılmış gibi görünen bir kitap okuma sehpasına bakarken bulmuş. Bir anda geyik ışık saçan bir topa dönüşüp sehpanın üzerinde gidip bir tüylü kalem ve bir kitaba dönüşmüş. Kız ne yapması gerektiğini anlamamış kitaba yaklaşıp öylece bakmış. Düşünceli düşünceli kitaba bakarken bunun belki gücüyle bir ilişkisi olabileceğini düşünmüş. Ama nedendi? Neden ona bir tüy ve kitap versinki. Tabiatın ona vermesi gereken güçlerinin doğayla ile ilgili olması gerekmiyor muydu? Kız bunları düşünürken , kitabı alıp diğerlerinin yanına dönme kararı almıştı. Kız geri döndüğünde herkes onu bekler haldeymiş. Herkes ona ' Gücün ne?','Sana tabiat ne hediye verdi?' tarzında sorular sorup durmuşlar. Kız, onlara tüyü ve kitabı gösterdi. Kabile lideri iyice inceledi ve kızın kitaba birşeyler yazıp,çizmesini istemiş. Kız bir bardak çizmiş ve karşısında aniden bir bardak belirmişti. Herkez çok şaşırmış,bu yeniydi onlar için çizimle yarama özeliği buna çok yabancılardı. Kız kitaba bakarken arkasında bir not bulmuştu. 'Sevgili evlâdım tabiat olarak anladığın bu dilde sana anlatmak istediklerim var. Sen buraya benim boyutuma ait değilsin ama artık öyle sayılırsın bundan sonra senin kanını taşıyanların benim yanımda yeri var. Sen , benim yaratığın varlıklara hep saygılıydın. Bende sana bu özelliği hediye olarak veriyorum. Ve bir isteğim var. Kendi boyutuna git. Bana güvenmeni istiyorum. Senle uyuduğunda buluşacağız katıma alıcam seni ve cevabını dinleyecek.'
Kız anlam verememişti ve diğerlerine not ile ilgili bir şey dememişti. O gece uyurken çok heyecanlıydı. Ama bir süre sonra uykuya daldı. Gözlerini açtığında karanlık bir yerde süzülüyordu ve nereden geldiğini anlamadı bir ses onla konuşmaya başladı.
'Merhaba'
'Um...merhaba sayın...eee'
'Bana tanrı deme bana denilmesinden hoşlanmam .Ben sadece yaşamı ve onla birlikte farklı varlıkları var etmiş birisiyim ve bana tabiat diye bilirsin tatlım.'
'Şey ben niye eve gitmeliyim çok uzun zamandır burada yaşıyorum ve ben buraya ait hissediyorum,gitmesem olmaz mı?'
'Ah evlâdım sen buraya aitsin, bunu en iyi ben biliyorum. Ama ben sadece bu boyuta aidim sen ise geldiğin boyuta aitsin.Bedenin bu dünyada fazla hayata kalamaz,bu kitabı sana verdim çünkü eve gidebilmen için ve gittiğin yerde ihtiyacın olabilir diye, yaşaman için lütfen anla beni.'
Kız şaşkındı ve üzgün bir sesle
'...Ama ben.... hayır off ... tekrar gelebilecek miyim?'
'Senin torunun.'
Anlamsız bakışlarla
'Huh? Benim torunum mu?'
'Evet senin torunun o burada yaşaya bilecek ve senin ruhunu burada bulunmasını sağlayacak.'
'Ama neden torun niye çocuğum değil?'
'Hehehe ben geleceği gören biriyim ve senin torunun aurası bu dünyanın enerjisiyle uyumlu olacak merak etme tatlım. Çocuğun ise bu dünyanın enerjisi için zayıf olacak ne diye bilirim ki burada uzun yaşayamayacaksın kendi dünyanda ise yaşam ben d değil başka bir tanrı var ve ben,o değilim burası çok farklı,hem o boyutta hayatta kalacaksın hem de buraya tekrar dönebileceksin ve buradaki tek insan sen olmayacaksın.'
'Hmm...Peki.'
Dediği an uyanmış ve olayı diğerlerine anlatmış. Sabah kitaba bir boyut kapısı çizip herkesle vedalaşıp insan boyutuna gitmiş. Son"

"Peki sonra ne olmuş nene?"

"Bilemem zaman illa ona yol göstermiştir ve sende kendi yolunu görmek için uyumalısın artık."

"Hehehe peki ama annemler onların bana gerçek olmadığını söyledi."

"Onlar benim kadar gerçek Albert. Annen sadece benim yaşlı deli bir kadın olduğumu düşünüyor heh ama umrumda değil."

"Peki,iyi geceler nene."

"İyi geceler."

______________________________

Flash back and (hehehehehe)

Selam ben Albert ben Amerika'da yaşayan bir üniversite öğrencisiyim, ailemle aram o kadar iyi değil ama o kadar da kötü değil sadece babamla anlamsız kavgalarımız var annem ise yani son zamanlarda psikolojisi iyi değil çünkü nenem son zamanlarda hasta...

Alberten Anlamlı Cümleler Defteri
"Bu hayatta herkez için özel birisi yada birileri vardır"
-Nenem

BUDA BENİM ÖZEL KİŞİMLE TANIŞMA HİKAYEM

Limon Gözler (bxb)Where stories live. Discover now