32㊂Sirius / 4 SON

62 11 6
                                    

Wini'nin sesi yine yükseldi. "Şimdi beni dinleyin. Gelecekte, bütün personel saçlarını omuzlarına kadar uzatacak ve kadınlar o eski moda mavi tonlarında ağır göz makyajını yapmayacak. Tekrar ediyorum, kadınlar o göz makyajı kalkacak! Bence onlar kendilerini anladı!"

Buck, rahatsız bir şekilde, "Kaptan," dedi.

"Bir saniye. Mühendisin ekibine iki güvenlik personeli daha yollayayım. Wini, silahsız da güçlü ama her ihtimale karşı silahlı da olabilir."

"Bunu Travis daha önce düşünüp yaptı. Kaptan..." Buck ikinci kez seslendi.

Wini ise şarkısına devam ediyordu. "Mutlu olacağız, denizin ötesinde..."

Buck bu sefer daha ciddi bir tavırla, "Kaptan, kendimi hasta hissediyorum," dedi. "Revire gitmek için izninizi istiyorum."

Makkov, alnını ovuşturdu. "Belirtiler?"

"Biraz kırıklık, efendim. Fakat olanları göz önüne ala...-"

"Evet, evet biliyorum fakat revire gidemezsin. Bütün bölümler kapatıldı."

Travis, "Bu durumda Yüzbaşı'nın kamarasına kapatılmasını öneriyorum, Kaptan." dediğinde Buck onu onayladı.

Makkov, "Gidebilirsin ama sana bakacak bir nöbetçi de bul." 

Buck, başıyla onaylayıp kontrol odasından çıkarken, Makkov'un kafasına başka bir düşünce saplandı.

Ya Doktor Ashley de aynı hastalığa yakalanırsa? Buck ve şimdi ölü olan Olie dışında, hastalarla en fazla temas eden doktor olmuştu. 

Makkov Travis'e dönerek, "Travis sen de yerinden ayrılabilirsin, nasıl olsa hiçbir şey işimize yaramıyor. dahili mikrofonun da açık olsun, sonra revire git."

Travis, yerinden kalkarken anlamaz şekilde konuştu. "Yapay bir yaşam formu olarak bu bulaşıcı hastalığı taşıdığımı düşünmüyorum Kaptan."

Makkov, "Bunu biliyorum. Benim için doktora bak. Ama garip davranırsa sakın onunla sen konuşma. Doktorun dikkatini çek ve mahkumların duvarı vurarak konuştukları gibi, sen de doktorla öyle konuş. Konuştuklarınızı da mikrofondan bana bildir. Gidebilirsin."

"Emredersiniz, Kaptan." Travis'in de gidişinden sonra Makkov, kontrol odasında yalnız kaldı.

Makkov için şimdi, büyük ekranı seyretmekten başka yapılacak iş yoktu. On iki dakikaları kalmıştı.

Makkov'un Kaptan koltuğunun kenarındaki iletişim cihazının sinyali duyuldu.

Kaptan Makkov, hemen eliyle iletişimi onaylayıp konuştu. "Makkov konuşuyor."

"Kaptan. Doktor Ashley ile iletişim kurdum. Kısmen bir çözüm yolu bulunduğunu söylüyor." Travis, umut verici bir şeyler söylediğinde Makkov koltuğunda duruşunu düzeltti.

"Sor bakalım kısmen demekle ne kastediyor?"

"Kaptan, geminin havalandırma sistemine bir çeşit gaz vermek istiyor. Revirden yapabileceğini söylüyor. Gazın hemen yayılacağından emin. Uh'ie üzerinde bu gaz başarılı olmuş ve gemide hasta olabilecek herkesi tedavi edebilecekmiş. Ancak, bu gazın sağlam, yani hasta olmayanlardaki etkisi üzerinde kesin konuşamazmış."

"Tam Ashley'e uygun bir konuşma. Sor bakalım kendisi nasılmış?"

Yine uzun bir bekleyiş oldu. Sonra Travis'ten cevap geldi. "Kendisinin de hasta olduğunu, fakat bulduğu antidot sayesinde şimdi iyileşmiş olduğunu söylüyor."

Doktor Ashley'in sözleri doğru olabileceği gibi yanlış da olabilirdi. Eğer Ashley de diğerleri gibi hastalığa yakalandıysa, onun neler yapabileceğini şimdiden kestirmek çok zordu.

Uzay YoluOn viuen les histories. Descobreix ara