küçük asker

7

Kendi öz, mükemmel, ultra güzel ailemi bulmam üzerine sadece beş saat geçmişti ve biz artık Alper ile eve gitmek zorundaymışız bizimkilere veda edip yürümeye başladık beş on dakika geçtikten sonra bir ses duydum o yöne baktığımda iki-üç grup kavga ediyordu "asel hadi annem bekliyor bizi" dediği anda bütün herkes bize aralarından biri "YAKALAYIN ONU" diye bağırınca koşmaya başladık "ya ben ne şanslıyım dimi ilk günden başıma gelene bak" dedim isyanla ve tabiki hıçkırdım çünkü şansım hiç yoktu

Evin olduğu sokağa girdiğimizde arkama baktım hala peşimizden koşuyorlardı aniden kendimi durduramayıp kapıya yapıştım alelacele kapı açıldı kapıyı açan Hatice ablaydı Hatice abla zeynep hanım yalnız kalmasın diye hem arkadaş hemde beraber ev işlerine bakarlardı

Hızlıca yerden kalkıp evin içine girdim arkandan alper'de koşarak girdi "Hatice abla gözünü seviyim kapıyı kapat" dedi alper soluklanırken içeri girdiğim anda yere 2.80 yapıştım ayağım kaymıştı "burnum" dedim acıyla alper kalkıp benide kaldırdı hemen kalkıp üstümü silkeledim ve "asel ve alper içeri gelin" dediğini duydum zeynep hanım teyzenin evet hanım teyze diyordum çünki eskiden teyze şimdi ise hanım diyince karmaşa oldu benim için

Yavaş adımlarla içeri girdik içerde Alper'in abileri ve uraz vardı adını alper'den öğrenmiştim anlamı ise 'cesaret, gözü pek olma, ateş bakışlı. Sağlamlık, boğa, erk, güçlülük, güç' anlamlarına geliyormuş araştırmıştım ve çok güzeldi zeynep hanım abla beni göstererek "kız kardeşiniz bir şans verseniz deneseniz geçinmeyi" dedi üzgün bir sesle bende üzüldüm kız "alper ikizine odasını göster" dedi "tamam anne hadi gel" dedi ve yukarı çıkmaya başladık ev iki katlıydı ve bir bahçesi vardı baya geniş birde bodrum vardı biz çok çok nadiren oraya girebilirdik orada spor odası vardı

"Gel bakalım odan şurası benim odamda tam karşısı" dedi gülümseyerek "saol alper" dedim ve odama girdim, hemen dolaba yönelip üstümü değiştirdim telefonumu elime aldım ve o sırada mesaj geldi "asel babam aşağıya çağırıyor seni" hemen kapıya çıktım o sırada urazı gördüm "abya babam seni çağıyıyoy" lan çok tatlı bu "gel bakalım ablaya" hemen kucağıma çıktı "hanimiş ablaşı hanımı ablaşı oyy Şeni yeyim ben"

Aşağıya uraz ile indiğimde Mert bey amca beni bekliyordu "asel kızım kimliğini alabilir miyim?" hemen kimliğimi uzattım mert bey amcadan hep baba sıcaklığı görmüştüm ama hep babam o adam sanıp çok umut vermemiştim kendime "asel gelicek misin? " alpere döndüm "nereye?" "aşağıya" dedi hemen yanına gittim "şu güne kadar öğrendiklerini tekrarlicaz" içeri girdiğimizde içerde atilla abi ve alp abi vardı alp küçük atilla büyük abiydi "hadi beni yere ser" dedi dalgayla ona "niye sen halımısın" dedim ciddi olduğunu görünce "iyi peki gel bakalım" dedim yanıma bir adım yaklaştı hemen boğazından tutup ayağına çelme taktım "demekki halı değilmişsin" dedim gülerek