Balca

BÖLÜM 48

Selamm ballarım ✨

Finale son iki bölüm kaldığını hatırlatmama gerek yok sanırım. 🥺

Çok uzatmadan bölüme geçiyorum.
İyi okumalar dilerim canlarım 🤍

✨

YAZARIN ANLATIMIYLA (4 AY SONRA)

"Bitti mi şimdi fıstığım?"

"Bitti abi." dedi Balca gülümseyerek.

Ata kız kardeşinin saçlarına öpücük kondurup elini uzattı. Balca abisinin elini tuttuktan sonra arkasını dönüp biraz önce çıktığı kapıya baktı.

O kapıda ona en acı günlerini hatırlatan izleri geride bırakmıştı.

Bugün vücudundaki izleri sildirmek için geldiği lazer tedavisinin son seansıydı.

Geriye çok ufak tefek lekeler kalsa da mühim değildi. Balca zaten çoktan iyileşmiş hissediyordu.

"Bunu kutlamamız lazım." dedi Ata sevinçle. Balca'nın gözlerinde gördüğü mutluluk her şeye bedeldi. "Ne yapmak istersin abim?" diye devam etti.

"Tek başımıza mı?" diye şaşırdı Balca.

6 kardeşin içinde tek kız olmanın güzel olduğu kadar zor yanları da vardı çünkü birisiyle tek bir şey yaptığında diğeri küsüyordu.

"Evet." dedi Ata sinsice gülerken. "Çatlasınlar."

"Abi en son Barın'la dışarı çıktığımızda ağzına ayakkabını sokmaya çalışmıştın."

Ata binadan çıkarken kahkaha attı.

"Çünkü o şerefsiz Burak'la birlikte seni pavyona götürmüşlerdi."

Balca'da kahkaha atarken "Doğru." dedi.

Balca'yı eğlenmeye diye çıkartıp pavyona götüren ikili o gece deli gibi eğlenmişti. Balca ise far görmüş tavşan gibi oynayan kadınlara ve kadınlara para sıkıştıran ikiliyi izlemişti.

Gecenin sonunda her şeyi ispikleyen Alican sayesinde Demir orayı basmış ve Balca'nın başında durup tanışmaya çalışan adamın ağzını burnunu kırmıştı.

Barın ve Burak Azat ve Demir başta olmak üzere herkesten bir güzel azar işitmişti. Demir sadece sövmekle kalmamış ikisini arabanın arkasına bağlayıp eve kadar yürütmüştü.

"Barın zaten Demir'in yaptığından sonra tövbe etti."

"Az bile yaptı." dedi Ata.

Yolun karşısına geçtikten sonra arabanın anahtarını Balca'ya fırlatıp "Al bakalım." dedi.

Balca'nın gözleri heyecanla büyüdü. "Azat abim duymasın ama abiii."

Yaklaşık iki hafta önce arabayı evin önündeki direğe azıcık dokundurduğunda Azat endişeden ölmüştü. Balca iyice öğrenene kadar araba kullanması yasaktı.

"Aramızda merak etme ben varım yanında." dedi Ata göz kırparken.

Balca gülerek sürücü koltuğuna geçti. Arabayı çalıştırıp yola çıktıklarında Ata'nın da yönlendirmesiyle sağ salim eve ulaştılar.

Salona girdiklerinde Yiğit koşup Balca'nın bacaklarına yapıştı.

"Halaa geldi."

"Biz neyiz burada eşek sıpası?" diye homurdandı Ata.